REKLAMI GEÇ

“BÜYÜKŞEHİR HEM KAZANÇ HEM YÜK GETİRİR”

“BÜYÜKŞEHİR HEM KAZANÇ HEM YÜK GETİRİR”

Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ersan Öz, büyükşehir adayı illerin, büyükşehir olduklarında karşılaşacağı ek mali yükümlülükler olduğu gibi, büyükşehir statüsünün kazandıracağı ek mali kazançların da bulunduğunu söyledi.

/ DENİZLİHABER / 26 Ocak 2011 Çarşamba, 19:00

Denizli’nin büyükşehir olmasına ilişkin görüşler, kamuoyunda geniş yankı bulurken, konuyu bir uzman ve bilim adamı gözüyle, PAÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Mali Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ersan Öz ele aldı. İl belediyelerinin büyükşehir statüsüne dönüşmesi ile gelirlerinde artış olmakla birlikte, burada yaşayan mükelleflerin vergilendirilmesine ilişkin değişikliklerin de ortaya çıktığını belirten Öz, “Bu illerde gayrimenkulü bulunan mükelleflerin ödeyecekleri emlak vergisi oranları artmakta, basit usulde vergilendirilen bazı mükellefler bu haklarını kaybetmekte ve gerçek usulde geçmek zorunda kalmaktadırlar. Öteden beri basit usulde vergilendirilen bazı mükelleflerin, bu usulden faydalanmak için aşmamaları gereken hadler yükselmektedir. Görüldüğü üzere, Denizli de dahil tüm büyükşehir adayı illerin, büyükşehir olduklarında karşılaşacağı ek mali yükümlülükler olduğu gibi, büyükşehir statüsünün kazandıracağı ek mali kazançlar da bulunmaktadır” dedi.

“MÜKELLEFLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ,
BELEDİYELERİN GELİRLERİ ARTIYOR”
Normal il belediyelerinin büyükşehire dönüşmesi ile birlikte, bu illerde yaşamakta olan kişilerin vergisel yükümlülüklerinde ve kurulacak olan belediyelerin gelirlerinde, dönüşümden önceki duruma göre bazı avantaj ve dezavantajların ortaya çıktığını belirten Öz, “Bazı mükelleflerin ödeyecekleri vergiler ve yükümlülükleri artmakta iken, belediyelerin genel bütçe vergi gelirlerinden aldığı paylar ise artmaktadır” dedi.

“İLK DEFA MÜKELLEF OLACAKLAR İÇİN BAZI AVANTAJLAR VAR”
PAÜ İİBF Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ersan Öz, büyükşehir belediyesi bulunmayan illerde, basit usule tabi olabilmek için yıllık iş yeri kira bedeli toplamının 3 bin 200 TL’yi aşmaması gerekirken, büyükşehir belediyesi bulunan illerde bu tutarın 4 bin 600 TL’yi aşmaması gerektiğini söyledi. Öz, “Bu durum büyükşehir belediyesi sınırları içerisinde ilk defa mükellef olacak olan kişiler için avantaj sağlamaktadır. Ancak öteden beri gerçek usulde vergilendirilen mükellefler, faaliyette bulundukları ilin büyükşehir olması durumunda, işyeri kira bedeli büyükşehir belediyeleri için belirlenen tutarın altında kalsa bile basit usule dönemezler. Çünkü Gelir Vergisi Kanunu’nun 46. maddesinde; ‘Herhangi bir şekilde gerçek usulde vergilendirilecek olanlar ve gerçek usulde vergilendirilen mükellefler, bir daha hiç bir şekilde basit usule dönemezler” hükmü bulunmaktadır” dedi.

“BÜYÜKŞEHİRDE ALIM SATIM HADLERİ, BASİT MÜKELLEFLER İÇİN DAHA YÜKSEK”
Maliye Bakanlığı’nın, 2011 yılı için geçerli olacak milli piyango bileti, akaryakıt, şeker ve bunlar gibi şeyler için alım satım hadlerini belirlediğini ifade eden Öz, “Buna göre bu maddelerin ticaretini yapanlar, 2011 takvim yılında da basit usulden yararlanabilmeleri için; alış, satış ve hasılatlarında, 31 Aralık 2010 tarihi itibariyle belirlenen hadleri aşmaması gerekir” dedi. Basit usulden faydalanacak mükellefler için yıllık hadleri, büyükşehir belediye sınırları içinde ve dışında kalan yerler olmak üzere ikiye ayıran ve bunları karşılaştıran Öz, konuyu örneklerle açıkladı. Örneğin; değerli kağıt alım satımı yapan ve basit usulden faydalanan mükellefler için büyükşehir sınırları dışında yer alıyorlarsa, yıllık alım haddi 100 bin TL, büyükşehir sınırı içinde kalıyorlarsa yıllık 140 bin TL. Bu örnek, şeker çay, milli piyango bileti, hemen kazan, süper toto, içki, ispirto, sigara, tütün ve akaryakıt için de geçerli. Öz, “Maliye Bakanlığı’nca belirlenen alım-satım hadlerinin, büyükşehir belediye sınırları içinde kalan yerlerde faaliyet gösteren mükellefler için daha yüksek belirlendiği görülmektedir. Bu durum büyükşehir belediye sınırları içinde kalan yerlerde faaliyet gösteren ve bu maddelerin ticaretini yapan basit usul mükellefler için bir avantaj oluşturmaktadır” dedi.

“BAZILARI İÇİN BÜYÜKŞEHİR DEZAVANTAJ OLUŞTURACAK”
Öz, “95/6430 Sayılı Bakanlar Kurulu kararı gereğince, normal il belediye sınırları içerisinde, diğer şartları taşımaları kaydı ile basit usulden faydalanmakta olan bazı mükellefler, sınırları içerisinde faaliyet gösterdikleri il belediyesinin, büyükşehir belediyesine dönüşmesi ile birlikte basit usulden faydalanma haklarını kaybedecekler ve ertesi takvim yılı başından itibaren gerçek usulde vergilendirileceklerdir. Yine belirtilen işleri yapmak amacıyla ilk defa mükellefiyet tesis ettirecek olan mükellefler de basit usulden faydalanamayacaklar ve gerçek usulde vergilendirileceklerdir. Büyükşehir belediyesine dönüştürülecek il belediyesi sınırları içerisinde, 95/6430 sayılı Bakanlar Kurul kararında belirtilen faaliyetlerde (Her türlü emtia imalatı ile uğraşanlar, her türlü emtia alım-satımı ile uğraşanlar, inşaat ile ilgili her türlü işlerle uğraşanlar, motorlu taşıtların her türlü bakım ve onarım işleriyle uğraşanlar, eğlence ve istirahat yerlerini işletenler) bulunan mükellefler açışından, il belediyesinin büyükşehire dönüşmesi dezavantaj oluşturmaktadır” dedi.

“BİNA, ARSA VE ARAZİ SAHİPLERİ
YÜZDE 100 DAHA FAZLA EMLAK VERGİSİ ÖDEYECEK”
Öz, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanları içinde yer alan bina, arsa ve arazilerden alınan emlak vergisi oranlarının, 1319 sayılı Emlak Vergi Kanunu’nun 8 ve 18’inci maddelerine göre, diğer yerlerde bulunan bina, arsa ve arazilerden alınan emlak vergisi oranlarına göre yüzde 100 artırımlı uygulandığını belirtti. Öz, “Bu nedenle, büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan bina, arsa ve arazilerden, diğer yerlerde bulunan bina, arsa ve arazilere göre iki kat emlak vergisi alınmaktadır. Bu durum, il belediyesinden büyükşehir belediyesine dönüşen yerlerin, belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde gayrimenkulü bulunan mükellefler açısından ek bir yük getirecektir. Yeni durumda, eskiden ödedikleri emlak vergilerinin yüzde 100 fazlasını ödeyeceklerdir. Örneğin daha önce konutu için binde 1 oranında emlak vergisi ödeyen bir kişi, konutunun yeni kurulacak büyükşehir belediyesi sınırları içinde kalması durumunda, binde 2 oranında emlak vergisi ödeyecektir” dedi.

“TAŞINMAZ KÜLTÜR VARLIKLARININ KORUNMASINA KATKI PAYI DA İKİ KATINA ÇIKIYOR”
Büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan gayrimenkullerden alınan emlak vergisi oranlarının yüzde 100 fazla olmasının ardından, bu gayrimenkullerden alınan, taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına katkı payının da iki katıda çıktığını dile getiren Öz, “Büyükşehir belediyesine dönüştürülecek il belediyesi sınırları içerisinde gayrimenkulü bulunan mükellefler, eski duruma göre iki kat Emlak Vergisi ve taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına katkı payı ödeyeceklerinden, il belediyesinin büyükşehire dönüşmesi bunlar açısından dezavantaj oluşturmaktadır” diye konuştu.

“YÜZDE 5’LİK PAY İÇİN BÜYÜKŞEHİR İSTENİYOR”
Öz, normal il belediyelerinin, genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamı üzerinden yüzde 2.85 pay almakta iken, büyükşehir belediyesi bulunan illerde ilçe belediyelerinin payının yüzde 1,75, büyükşehir belediyelerinin payının yüzde 0,75 olduğunu belirterek, “Belediye sınırları içinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilâtı toplamından büyükşehir belediyeleri yüzde 5 pay almaktayken, normal il belediyeleri kendi belediye sınırları içinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilatından herhangi bir pay alamamaktadır. Büyükşehir belediye sınırları içinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamının yüzde 70’i, doğrudan ilgili büyükşehir belediyesi hesabına aktarılmakta, kalan yüzde 30’luk kısım ise bir havuzda toplanarak büyükşehir belediyeleri arasında nüfus esasına göre dağıtılmaktadır. Alınan payların tamamı büyükşehir belediyesi ve ilçe belediyeleri tarafından, belediye sınırları içinde bulunan yerler için harcandığından, büyükşehir belediyesi bulunan iller belediye sınırları içinde toplanan vergi gelirlerinden aldıkları yüzde 5’lik pay ile daha avantajlı duruma gelmektedirler. Normal illerin büyükşehir olmak istemelerinin en büyük nedeni de bu yüzde 5’lik payı alabilmektir” dedi.

“BÜYÜKŞEHİRLER, 2012’DEN SONRA ÖTV’DEN DE PAY ALACAK”
5779 sayılı yeni yasa öncesinde, Özel Tüketim Vergisi ve Özel İletişim Vergisi’nin genel bütçe vergi gelirleri toplamına dahil edilmediğini hatırlatan Öz, “5779 Sayılı İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun’un bazı maddelerinde yapılan değişiklikle, Özel İletişim Vergisi’nin, genel bütçe vergi gelirleri toplamına dahil edilmesi yönünde düzenleme yapılmıştır. Özel tüketim vergisi ve özel iletişim vergisinin genel bütçe vergi gelirlerine dahil edilmesi nedeniyle, vergi gelirleri toplamı önemli tutarda artmış olacaktır. Böylece il özel idareleri ve belediyelere pay tahsisi esnasında dikkate alınacak rakam büyüyecektir. Ancak yasal düzenleme gereği büyükşehir belediyelerinin payı hesaplanırken, 2012 yılına kadar, özel tüketim vergisi, genel bütçe vergi gelirleri içerisinde dikkate alınmayacaktır” dedi.

“VERGİ GELİRLERİNDEN ALINAN PAYIN ARTMASI İŞTAH KABARTIYOR”
Öz, 2012 yılından itibaren, büyükşehir belediyelerinin payı hesaplanırken, özel tüketim vergisinin, genel bütçe vergi gelirleri içerisinde dikkate alınacak olması nedeniyle, büyükşehir belediyelerinin vergi gelirleri tahsilâtından alacağı payın daha da artacağını belirterek, “Bu, il belediyelerinin büyükşehir belediyesine dönüşme isteklerini artırmaktadır. Türkiye’de yerel yönetim birimlerinden olan belediyeler, illerde normal il belediyeleri ve büyükşehir belediyeleri olmak üzere ikili bir yapı göstermektedir. Kırsal kesimden kentlere doğru devam etmekte olan göçler nedeniyle birçok il merkezinin nüfusu hızla artmaktadır. Nüfusu hızla artan il belediyeleri, büyükşehir belediyelerinin genel bütçe vergi gelirlerinden aldıkları payların yüksek olması nedeniyle, büyükşehir statüsüne geçmek istemektedirler” diye konuştu.

“HEM EK KAZANÇ HEM DE EK MALİ YÜK GETİRİYOR”
İl belediyelerinin büyükşehir statüsüne dönüşmesi ile gelirlerinde artış olmakla birlikte, buralarda yaşayan mükelleflerin vergilendirilmesine ilişkin değişikliklerin de ortaya çıktığını dile getiren Doç. Dr. Ersan Öz, “Bu illerde gayrimenkulü bulunan mükelleflerin ödeyecekleri emlak vergisi oranları artmakta, basit usulde vergilendirilen bazı mükellefler bu haklarını kaybetmekte ve gerçek usulde geçmek zorunda kalmaktadırlar. Öteden beri basit usulde vergilendirilen bazı mükelleflerin, bu usulden faydalanmak için aşmamaları gereken hadler yükselmektedir. Görüldüğü üzere, Denizli de dahil tüm büyükşehir adayı illerin, büyükşehir olduklarında karşılaşacağı ek mali yükümlülükler olduğu gibi, büyükşehir statüsünün kazandıracağı ek mali kazançlar da bulunmaktadır” dedi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı
 

Hava Durumu

DenizliSıcaklık (°C)Durum
En
Düşük
En
Yüksek
24 Nisan 2024 Çarşamba 18 34Rüzgarlı
25 Nisan 2024 Perşembe 17 29Rüzgarlı
26 Nisan 2024 Cuma 15 27Az Bulutlu
27 Nisan 2024 Cumartesi 15 31Az Bulutlu
28 Nisan 2024 Pazar 17 32Parçalı Bulutlu