REKLAMI GEÇ

Devlet el dokumacılığını korusun

Devlet el dokumacılığını korusun

Forum Çamlık, Fashion Week etkinlikleri kapsamında Denizli’ye gelen ünlü modacı Cemil İpekçi, denizlihaber.com’a özel açıklamalar yaptı. İpekçi,tekstil üretiminde makineleşmenin, el dokumalarını tehdit ettiğini belirterek, Buldan ve Babadağ başta olmak üzere el dokuma tezgahlarıyla üretim yapılan ilçelerin devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini söyledi.

/ DENİZLİHABER / 30 Eylül 2013 Pazartesi, 12:11

Forum Çamlık, Fashion Week etkinlikleri kapsamında Cemil İpekçi’yi ağırladı. Ben de bu fırsatı kaçırmayıp genel olarak kadınların merak ettiği bazı konuları sordum Cemil İpekçi’ye. Çok kültürlü ve bilgili bir insan olduğunu bildiğim Cemil İpekçi ile dolu dolu bir söyleşi yaptık. Oldukça sıcak bir ortamda geçen sohbetimizden sizin de keyif alacağınızı umuyorum.

cemil-ipekci-ic-1

Cemil İpekçi etnik anlamda birçok tasarıma imza attı. Fular kullanmayı sevdiğini birçoğumuz biliyoruz. Kendisine Denizli’mize özgü Buldan işi ipek el dokuması bir fular hediye ettim. Bizden hatıra olsun istedim ve sohbetimize buradan başladık.

cemil-ipekci-ic-2

Banu Urgancı: Buldan işi el dokuması kumaşları daha önce tasarımlarınızda kullandınız mı veya kullanacak mısınız?

Cemil İpekçi: Ben etnik bir tasarımcıyım. Türkiye’de nerede ne kumaş yapılır çok iyi bilirim. Belçika’da moda tasarım eğitimimi tamamlayıp Türkiye’ye döndüğümde ilk işim el dokuması kumaşların olduğu bölgeleri keşfetmek oldu. Diyarbakır, Muğla, Bursa ve Denizli Buldan’daki dokunan bütün kumaşları çok iyi bilirim. Buldan işi kumaşı ilk tasarımlarımda kullandım. Yani bu Denizli’ye ilk gelişim değil ve Buldan’da çalıştığım bağlantılarım da var. Ama şimdi eskisi kadar el tezgahı kalmadı. Sanayileşti artık. Halbuki devletin bu konuda yatırımlar yapması gerekli. El dokuma tezgahı olanları teşvik etmeli, sonuçta bu iş ailede babadan oğula geçen bir meslek. Ama devlet açacağı kurslarla bu işi daha çok insanın yapmasını sağlamalı. Sonuçta bu bizim kültür mirasımızdır. Yok olmasını önlememiz gerekli. Burada devlete çok iş düşüyor.
Ayrıca el dokuma tezgahları sadece fular ve şal yapımında kullanılacak boyutlarda dokuma yapabiliyorlar. Muğla’da bu el dokumalarını daha büyük boyutlarda dokuyacak tezgahlarla çalışmaya başlıyoruz.

cemil-ipekci-ic-3

Banu Urgancı: Moda denince söyleyeceğiniz çok şey vardır elbet ama moda ve tasarımla ilgilenen gençlerimize neler önerirsiniz?

Cemil İpekçi: Moda ve tasarım bir sanattır. Yaratıcılıktır. Türk insanının genlerinde var bu yaratıcılık. Türk erkeklerinin çoğu mutfakta çok güzel işler başarır. Kadınımızın önüne koysanız malzemeyi ne tasarımlar çıkar. Ve zaten günümüzde kadınlar yapıyorlar bunları. Ayakkabılarına, saçlarına bir şeyler takıp yeni şeyler çıkarabiliyorlar.Bende bunu gördüğüm için sanat okulları, atölyeler açtım. Mardin’de Bodrum’da öğrencilerim var. Atölyelerimizde dantel oya yapmayı öğretmiyoruz, oya dantel işini zaten çok güzel yapıyorlar. En basitinden Mardin’deki atölyenin bahçesinde büyük bir nar ağacı var. Bir gün önüme iki tane nar çiçeği düştü. Öğrencilerimi sınamak istedim. Attım önlerine nar çiçeğini; “Hadi bakalım çok biliyorsunuz ya; bunların aynısını yapın bana” dedim. Ertesi gün yoğun bir çalışma üzerine oya ile birebir yapmışlar nar çiçeklerini. Hatta farklı renklerde birsürü çalışma yapmışlar. Sonuçta nar çiçeği temalı kreasyonumuz çıktı ortaya.

cemil-ipekci-ic-4
Bu ve bunun gibi bir çok yetenek var ülkemizde. Günümüzde gençler çok şanslı. Bizim zamanımızda hiçbir şey yoktu. Fermuar, çıtçıt, düğme bile bulamazdık. Yurt dışından çantalarımızda gizli gizli getirirdik. Şimdi gençler istedikleri her şeyleri bulabiliyor. Tek yapmaları gereken çalışmak. Bize bir yol gösteren olmadı.
Bizim zamanımızda öyle değildi. Ben çok çalışıyordum. Daha yeni yeni rahatlıyorum. Kitap yazıyorum. İlk kitabım Affedin Beni çok ilgi gördü şimdi ikinci kitabımı yazıyorum. Gece bir taraftan müzik dinliyorum, ilgimi çeken müzikleri ayırıyorum. Kitabımı yazıyorum. Gündüz uyuyorum.
Bodrum’a yerleştim ama tatil yapmıyorum, orada da atölyem okulum var. Tatil yapayım dedim 4 gün falan. Deniz kenarındayım; yanımda oturan kadıncağızın mayosu biraz deforme olmuş, durdum durdum, sonunda dayanamadım söyledim. “Arka sokakta bir terzi var orada düzeltelim” dedim. Gittik beraber, toparladık mayosunu, yapmışken birkaç ekleme daha yaptım. Yine duramadım yani. Benim hayat tarzım bu. Sokakta insanların giyimlerini değerlendiriyorum, kaşını üstten çok almışsın, şöyle olsa daha iyi olurdu gibi. Önceden insanlar rahatsız oluyorlardı şimdi beni tanıyorlarda sorun olmuyor.

Banu Urgancı: Modayı bir bütün olarak ele almak gerekli sanırım.

Cemil İpekçi: Kesinlikle.Kıyafetin güzel olması yetmiyor, saçı, makyajı bakımı bir bütün olmalı.Çok zayıf olmakta güzel olmak değil bence. Benim komplekslerimden biridir fazla kilolar. Ailem kilolu bir aile olduğundan. Yüzüm kilo aldığı zaman seviyorum çünkü kırışıklıklarım gidiyor ama vücutta kiloyu sevmiyorum. Benim beğendiğim kadınlar genelde topludurlar, kadın dediğin kendini göstermeli, ağırlığını hissettirmeli, kapıdan girdimi sarsmalı şöyle.
Biliyorsunuz artık 34 36 beden manken yasak dünyada. Zaten kadın 20’li yaşlarda 36 38 beden, 30’lu yaşlarda 38 40 42 beden sonrasında 44 bedeni görmeli tabi fazlasıda kötü. Yani 40’lı 50’li yaşlardaki 38 beden kadınlar çirkin görünüyor. Artık yerçekiminin etkisiyle sarkıyorlar. Hoş bir görüntü olmuyor.

cemil-ipekci-ic-5

Ben mesela kolsuz atlet giyerdim önceleri. Çok da severim. Ama yaşım gereği, yaşımı saklama gereği duymuyorum 66 yaşındayım, kol içlerinde sarkmalar oldu ve ben artık kolsuz atlet giymiyorum. Dirseklerim kurumaya başladı dirseklerimi kapatan kıyafetler giyiyorum. Benim bir tarzım var ve ben bu tarzımla mutluyum. Ben herkesi beğenmiyorum ki herkes beni beğensin, böylede bir kaygım yok. Benim at kuyruğum hakkında insanların ne düşündüğü benim için önemli değil. Ben hala bakım kremlerimi kullanıyorum, bu gün ne çılgınlık yapsam acaba diye düşünüyorum. Değişik şeyler yapmak hoşuma gidiyor. Benim yaşam tarzım bu. Kadınlarımıza önerim kim ne diyecek, ne yorum yapacak diye yaşamasınlar, nasıl mutlu olacaklarsa öyle giyinsinler. Çünkü her şeyi herkese beğendiremezsin. Önemli olan kendinizin nasıl hissettiğidir.

cemil-ipekci-ic-6

Banu Urgancı: Şık olmak için çok para harcamak gerekiyor mu?

Cemil İpekçi: Birebir takip edilmemeli moda. Kadınlar yakışanı giymeli. Bir mağazanın vitrininde mankenin üstünde ne varsa aynen alıyorlar. Yapma bunu, vitrindeki pantolonu al üstüne içerdeki diğer ürünlerden seç ya da evde var olanları değerlendir. Ya da pantolonunu pahalı al ama üzerindekini pazardan al. Şıklık illaki birebir modayı takip etmek değil. Yada çok para harcamak.
Kadınlarımızın yaptığı bir diğer yanlışta çirkin taraflarını öne çıkarıyorlar. Dekolte giyiyorlar ama köprücük kemikleri çıkıntı gibi hoş görünmüyor, halbuki sırt dekoltesi çok hoştur bu şahsın, sırt dekolteli göster. Neden çirkin yerini gösteriyorsun. Bacakların çirkinse çarpıksa mini etek giyme, seninde göğüs dekolten güzeldir o yönde seçimler yap. Kişinin kendisini tanıması gerekli.

Banu Urgancı: Cuma gecesi EGS fuar alanında DENİB tarafından ikincisi düzenlenen ev ve plaj giyimi tasarım yarışması final gecesinede katıldınız. Kısa bir değerlendirme alabilir miyim?

Cemil İpekçi: Gençlerin bu şekilde teşvik edilmesi çok güzel. Benim favorim birinci oldu. Zaten jüride gördü bunu. Tasarımda bir Türk esintisi vardı. Tahta baskı yapmış ve çokta başarılı.
Finalistlerden bir tanesi birsürü bir şeyler eklemiş, gözlükler, çiçekler; New York’ta zaten heryerde var onlardan, ne zaman New York’ta kaldın o kadar, oralımısın, taklit olmuş. Gençlerimiz bu konuda yanlış yapıyor. İçlerindeki cevherleri çıkarmalılar. Ama birinci olan tasarım özgün bizden bir tasarımdı. Benim favorimdi ve birinci oldu. Jürideki değerli isimlerde bunu gördü.

ic

MODANIN KALBİ FORUM ÇAMLIK’TA ATTI
Forum Çamlık, Türkiye genelindeki Tüm Forum Alışveriş Merkezleri’nde eşzamanlı olarak düzenlenen Forum Fashion Week kapsamında, modanın önde gelen isimlerini ağırladı, moda ve alışveriş dolu etkinliklere ev sahipliği yaptı.

Forum Çamlık’ta 28 Eylül Cumartesi günümoda dünyasına yön veren ünlü tasarımcı Cemil İpekçi, Forum Çamlık ziyaretçileriyle keyifli bir sohbet gerçekleştirdi. Moda ve stil üzerine gerçekleşen sohbette Cemil İpekçi, stil ipuçları ve sezon modasına dair önerilerde bulundu, dinleyicilerin modaya dair sorularını yanıtladı.

29 Eylül Pazar günüise ünlü oyuncu ve sunucu Özlem Yıldız, moda ve alışveriş tutkunlarıyla bir araya gelerek, moda ve stil ipuçlarını paylaştı. Ünlü güzel, dinleyicilere 2013 Sonbahar-Kış sezonu için örneklerle kombin önerileri de sundu.

28 Eylül Cumartesi günü gerçekleşen ‘Alışveriş Gecesi’ kapsamında birçok markada Forum Fashion Week’e özel indirimler, fırsat ve kampanyalar, Forum Çamlık ziyaretçileriyle buluştu. Moda ve alışveriş tutkunları, 2013 Sonbahar-Kış sezonunun en moda parçalarına Forum Fashion Week’e özel indirimlerle sahip olma şansı yakaladı.

Forum Çamlık ziyaretçilerinin alışveriş keyfi, DJ Berna Öztürk’ün çaldığı birbirinden güzel şarkılar ve yetenekli sokak sanatçılarının performanslarıyla ikiye katlandı.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı