REKLAMI GEÇ

O adrenalin tutkunu

Selin Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi Sedat Küçüker, başarılı bir işadamı olmanın yanında tam bir adrenalin tutkunu. Motor tutkusunun babadan geldiğini söyleyen Küçüker, kendisi ile ilgili bilinmeyenleri bizlerle paylaştı.

/ DENİZLİHABER / 25 Mayıs 2007 Cuma, 00:00

SEDAT KÜÇÜKER KİMDİR: 1965 yılında Denizli’de dünyaya geldi. Eğitimine Kâtip Çelebi İlkokulu’nda başladı. Daha sonra iki yıl Denizli Lisesi’nde bir yıl da Sanat Okulu’nda okudu. 1986’da askerlik görevini tamamladıktan sonra baba mesleği olan tekstil işine girip kendini Denizli ekonomisineyön veren dünyanın içinde buldu.. Şu anda da Selin Tekstil’in ortaklarından olan Sedat Küçüker evli ve iki kız çocuğu babası.”

İş dünyası ile tanışıklığınız nasıl ve ne zaman oldu? Bunun öyküsünü dinleyebilir miyiz?

S.KÜÇÜKER: “Ticarete 1986 yılında yani askerliğimi tamamladıktan hemen sonra başladım. Dolayısıyla baba mesleği olan tekstil sektörüyle ticarete merhaba dedim. O döneme kadar sadece yaz tatillerinde çalışırdım. Benim ticarete başladığım dönemde kardeşim Oktay Küçüker, üniversitede okuyordu. O dönem içinde babamla birlikte ‘Sedat Küçüker Dokuma Sanayi’yi kurduk ve burada üretime başladık. 1994 yılına kadar havlu, bornoz üretip iç piyasada satış yapıyorduk. Daha sonra 1996 yılında kardeşimin askerlik görevini tamamlamasıyla birlikte şirketleşerek Selin Tekstil’i kurduk”

Peki, Sedat Küçüker Dokuma Sanayi iken Selin Tekstil ismi nereden geldi?

S.KÜÇÜKER: “Ticarete başladıktan birkaç yıl sonra evlendim ve 1994 yılında kızım Selinay dünyaya geldi. O dönem şirketimiz de yeni doğuyordu ve şirkete kızım ismini koymaya karar verdik. Öyle ki kızımın ismini verdiğimiz firmamız şu an dünyanın birçok ülkesine ihracat yapmakta. Yani bize büyük uğur getirdiğini düşünüyorum”

Ticaretin dışında neler ilginizi çeker? Yani nelerle vakit geçirirsiniz?

S.KÜÇÜKER: “Öncelikle çok yoğun bir tempoyla çalışıyoruz. Bu yoğun iş temposundan fırsat buldukça heyecanlı olan her türlü aktiviteyi yaparım. Bu aktivitelerimin başında motor kullanmak gelir. Çocukluktan beri motorlara karşı çok büyük ilgim var. Bu biraz da babadan geliyor diye düşünüyorum. Hatta motor kullanmaya olan merakım bir keresinde beni üç ay hastanelik etti. Geçirdiğim kazanın ardından babam motora binmemem için otomobil almıştı. Ama içimdeki motor aşkı devam ettiği için babamdan gizli arkadaşlarımın motorunu ödünç alır doyasıya gezerdim. İşte bu tutkumu fırsat buldukça gerçekleştiriyorum. Eşimle birlikte hafta sonları Kale’de, Tavas’ta pide yemek bahanesiyle motor gezisi yapıyoruz. Ayrıca yılın bazı zamanlarında arkadaşlarımızla birlikte ülke genelinde gezilere çıkıp buralarda çadır kampları yapıyoruz. Ayrıca bu tutkuyu çocuklarıma da aşılıyorum. 13 yaşındaki kızım Selinay ve 9 yaşındaki kızım Ceylin ile birlikte bazı hafta sonları motorla dolaşıyoruz.”

Motor tutkunuzun dışında ne tür aktivitelere katılıyorsunu? Başka hobiyeriniz var mı?

S.KÜÇÜKER: “Kışları Davraz’a gidip kayak yaparım. Araba kullanmayı çok severim. Yine motora atlayıp arkadaşlarımla birlikte hem çadır kampı hem de bu gezi esnasında rafting yaparım. Stresimi attığım zaman işimde de daha başarılı olduğumu düşünüyorum. Bir maceranın ardından işime daha bir başka sarılıyor, şevkle çalışıyorum.. Tüm genç iş adamlarına yaşamlarına renk katacak hobiler geliştirmelerini öneririm. Yaşamın renkleri hepimize lazım.”

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı