REKLAMI GEÇ

HAYAT NEREYE SIĞAR?

14 Ocak 2019 Pazartesi

Bir kareye sığar mı hayat?
Ya çiriş çanağı bir kaşık suratın ortasını aydınlatan bir çift erken büyümüş yeşil göze sığar mı?
Peki, kına yerine nasır yakılmış ellerin içine yorgunca yerleşmiş yüzde, yılların sürdüğü tarlaların arklarına sığabilir mi?
Hayat günlerdir ağzına lokma girmemiş bir çocuğun cılız çığlığına sığmaz mı?
Adaletsiz yargının oltası ucunda çırpınan adamın, çaresiz bakışına,
İki dilim ekmek için mendil satan küçük kızın zaptiyeden kaçışına,
Geçmişin yükü, geleceğine yüklenmiş gencin, alnının ortasına yol açan kaş çatışına
Denize sevdalının, betona mahkûm oluşuna
Doğasından koparılmış kedinin, balkondan kuşlara mahzun mahzun bakışına sığmaz mı?
Sığar
Sığar…
Düştüğünde poponun üstüne, kendine gülüşüne,
Elinden tuttuğun ninenin teşekkür edişine,
Karnını doyurduğun kedinin bacağına sürtünüşüne,
Baharın gelişine, kışın gidişine,
Başını sokacak bir dama şükredişine,
Tanımadığın insanlara dua gönderişine,
Sevdiğine dolu dolu sarılışına,
Dağlara beyaz kalemle resim yapmış göğün gururlu şımarıklığına
Gecenin kuzguni dinginliğine
Bebek uykusunun huzurlu tosultusuna sığmaz mı?
Sığar
Sığar…

Bu kadar değil mi aslında hayat?
Senin bakışında, kaçışında, şaha kalkışında, gülüşünde, yenilişinde, yenilenişinde, yüreğini dolduran, yüreğini boşaltanlarda, gözünü yaşartanlarda, gözünü kurutanlarda…
Hayat bunların her birine sığar.
Ne hissediyorsan o kadar, yaşadığın o an kadar.
Ölümü beklemek de sancılıdır, doğumu beklemek de…
Beklemek yani asıl sancılı olan, neyi beklediğin değil.
Beklemeyeceksin o zaman.
Ne gelişine sevineceksin çok fazla, ne gidişine üzüleceksin çok fazla.
Ne gelişine yaşayacaksın, ne gidişine öleceksin.
Oluşuna yaşayacaksın, oluşuna…
Olduğu gibi
Geldiği gibi
Gittiği gibi
Dans eder gibi
Suyun seni kaldırdığı gibi
Trafikte araba kullanır gibi sevmeyeceksin misal, öyle dikkatli dikkatli, hesaplı, kitaplı, kontrollü..
İçinden geldiği gibi seveceksin, dolu dolu!
Öyle bir sarılacaksın ki;
“dünyada böyle bir sevmek görülmemiştir” diyecek Attila İlhan
Öyle bir öpeceksin ki, dudaklarınla değil yalnız, bütün yüreğinle ve ;
“seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük…” dizeleri dökülecek Cemal Süreya’dan
Yani hayat bir öpücüğe sığar mı, sığar
Bir yüreğe sığar
Sen sevdiğin kadarsın,
Hayat yüreğin kadar…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı