REKLAMI GEÇ

ULUSAL ZAAFLARIMIZ

9 Ekim 2016 Pazar

Dünyadan başka örnek aramak

Yaratıcılığa ve yaratıcı düşünceye ne kadar açığız? Özgün olabileceğimize güvenimiz ne ölçüde? ‘Amerika’yı yeniden mi keşfedeceksin?’ derken, ne kadar kolaycıyız, ne kadar pratiğiz, ve ne kadar indirgeyiciyiz? Bir çeşit kolaya kaçma ve pratik olma tavrı dışında, bu çok sevdiğimiz ve sıkça kullandığımız söylemde sakın bir özgüven eksikliği de dile geliyor olmasın?

Sık sık duyarız, çoğu kez de yetkili ve uzman kişilerden: ‘Dünyada başka örneği var mı?’ Bilinçaltımıza işlemiş bir ulusal özgüven eksikliği konuşturuyor gibi. Biz Türk ulusundan dünya çapında ilkleri oluşturacak düşünce, tasarı, ya da proje çıkabilir aslında ve – araştırılırsa görüleceği üzere – çıkmaktadır da.

Sanki bulunacak her özgünlük ileri toplumlarca şimdiden bulunmuş gibi düşünmeyi bırakalım ve dünyada örneği var mı demeyi de refleks haline getirmeyelim derim. Türkiye’miz ve bizler, dünya çapında ve harika ilkler yaratabiliriz. Tek gereksindiğimiz, kişisel ve ulusal özgüven ve ‘büyük düşünme’dir. Bakınız, bir Bangladeshli mikrokredi sistemiyle, bir Hintli de kadınlara yönelik bir kırsal kalkınma modeliyle (güneş enerjisi vb. konularda) dünyada ilk olan modeller ortaya koymayı başarmışlardır.

Bize ‘dünyada örneği var mı’ diyene, ‘olması mı gerekir, ilk örneği ben üretmiş olabilirim’ diyebilme özgüvenini kazanmış bireyler olabilmemizi dilerim.

Kadına şiddet

Toplumumuz, kadına yönelik şiddet gibi barbarlaşma emarelerini izleyerek kendisiyle bir yüzleşme içine girmelidir. Sürekli yeni facialarla karşı karşıyayız. Korkarım her zamanki şey olacak, tekil suçlu üzerine yoğunlaşılıp tüm toplumsal vicdan yükü onun boynuna geçirilerek toplumsal rahatlama sağlanacaktır. Suçlu elbette cezasını tam çekmeli, ama bir yandan da suçu ve suçluyu üreten toplumsal faktörlerin sorumluluğu toplumca üstlenilmelidir. İnsan değerlerinin dışlandığı, siyasi rant uğruna toplumun acımasızca kamplara ayrıştırıldığı, şiddete devlet ve siyasetin en tepesinden bile dur denilmediği, aksine, insanlarımızın zaaflarının bu yönde hedef göstermelerle devinime geçirildiği ülkemizde her türlü şiddete kapı aralanmakta, ve kadınlarımız bunların başlıca kurbanı olmaktadır.

Ülkemizde ve dünyada kadın haklarının bir gün değil her gün önemsenmesini dilerim. Toplumsal, siyasal ve ekonomik yaşama kadınların özgürce katılımını sağlamak; kanımca kadın haklarının ve erkeklerle hak eşitliğinin tam sağlanmasıyla olasıdır, eşit işe eşit ücret gibi.

Bu katılım, ulusal kalkınmanın da bir temelidir. Diğer temeli ise, kırsal kalkınmadır. Kırsal kalkınmanın temeli de; toprak reformu, arazi toplulaştırması, yerel eğitim gibi unsurların yanı sıra kırsal bölge kadınlarının olanaklandırılmasıdır. Mikro-kredi verilmesi, yerinde eğitimle birer iş planı edindirme gibi.

Bir insana kendini kötü hissettirmek

Toplumumuzda karşılıklı anlayış ve saygının giderek azaldığını üzülerek gözlemliyorum. Bu saygı eksikliğinin bir dışa vurumu da bazı insanların diğerlerine kendilerini kötü hissettirebilmeleridir. Öyleleriyle birlikte olmak istemeyiz, çünkü acı çekeriz. Onlarla birlikteyken, bir türlü kendimiz de olamayız. İndirgendiğimizi, içine sığamayacağımız bir kalıba sıkıştırılmaya çalışıldığımızı duyumsarız. Ne denli kötü bir durum, değil mi? Böyle insanlar genellikle her şeyden yakınan, tatminsiz ve negatif tiplerdir. Çoğu kez, diğer insanlara tepeden bakan önyargılı kişilerdir. Enerji ve özgünlüğümüzü çalarlar. Tüm erdemlerimiz ve olumlu özelliklerimiz değersizleşir böylelerinin gözünde.

Bize, olmak istemediğimiz ve olmadığımız bir ‘biz’ yansıttıklarında, ya onları tümüyle silip uzaklaştırmalı, ya da gardımızı almalıyız. Böyle durumlarda; kendim kalabilmek için, ürettiğim şeylere döner, kendime ürünlerimin aynasından bakarım. Çevreyle ve diğer insanlarla olan ilişkilerimde daha dikkatli olur, diplomatik davranırım. Sevdiklerim ve sevenlerimle daha çok birlikte olmaya çalışırım. Enerjik olmak ve kendimiz hakkında olumlu ve yapıcı bir tavır içinde olmak da yararlıdır kanımca.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı