REKLAMI GEÇ

Aslı & Ragıp… Diğerleri

19 Ağustos 2016 Cuma

Birkaç hafta önceden, geçmişinin karanlık izlerini kırk yıldır kapatamayan birinin ihbar yazısını hatırlıyorum. “Cemaatin Gelini” diye başlayan ve Elif Şafak’ı konu edinen uzunca yazının sahibi…

Herhalde muradına bir ölçüde ermiştir. Elif Şafak değil ama bir başka kadın yazar Aslı Erdoğan’ın Özgür Gündem Gazetesi’ndeki yazarlığından dolayı gözaltına alınmış olması biraz burukluk yaratmış olsa da, bu kırıklığı telafi edeceğinden kuşkum yok. Nasılsa günün birinde ihbar ettikleri için de gereğini yerine getirmeleri muhtemel!

Herkesin savcı, yargıç, polis ya da kolluk kuvveti rolünü kolayca benimseyip keramet sahibi sayıldığı bir zamanda olağan sayılmalı mı bu durum, bilmiyorum.

Ama saymadan geçmeyelim. İletişim Yayınları şürekasının, sanki tüm edebiyatçılar yerin yedi kat altına inmiş de yayınlayacak edebiyat metni kalmamış gibi kolundan tutup pazarladığı biridir Bu ihbarcı ‘genç’. Adı geçen yayınevi, onun sinik şiddetini genç demokrat, solcu vs. dimağlara kaotik bir ilgiyle sunmasının yolunu açmıştır. Onlarca yıl vitrinde kalmasını sağlamıştır. Hak etmediği bir şöhreti ona hediye etmiştir. “Koyunun olmadığı yer…” örneği bir kabulle yazın dünyasında hatırı sayılır bir alan açmıştır. Şimdi ise ortaya çıkan gerçek şiddet yanlısı ve bağnaz milliyetçiliğini, konjonktüre uygun olarak bol bol sergilemesinin müsebbibi olmuştur…

Şu karmaşık, geçişli ve tekinsiz ülke günlerinde eserinle gurur duyabilirsin İletişim Yayınları ve Murat Belge! İhbarcı yazarın da günahlarını sırtlayarak Araf’ta daha çok beklemeniz gerekeceğini umarım aklınızdan çıkarmazsınız!

***

Aslı Erdoğan ile aynı kaderi paylaşan bir başka isme gelelim.
Ragıp Zarakolu hem yayın dünyasının, hem basın dünyasının ve hem de entelektüel dünyanın yakından tanıdığı bir sima.

Uzun yıllar eşi Ayşe Zarakolu ile birlikte Belge Yayınları’nı devam ettirdi. 90’larda önce hapishaneye konan, sonra salıverilip kanserin kollarında hayata veda eden Ayşe Zarakolu’dan sonra işi tek başına yüklendi. Ayşe ile birlikte yüklendiği çoğulcu entelektüel sorumluluğu devam ettirdi. Solun sorunlarından ülkenin etnik sorunlarına, bir dizi alanda yayın faaliyetiyle resmi tarihin duvarlarında özgürlükçü ve bağımsız bir kültür ve tarih anlayışını temsil eden gedikler açtı.

Gramschi’nin “Hapishane Defterleri”, Dido Sotiriyu’nun “Benden Selam Söyle Anadolu’ya”sı, Reşat Kasaba’nın “19. Yüzyıl Dünya Ekonomisi”si, “Alman Belgelerinde Ermeni Soykırımı”, Aydınlanma düşünürü John Stuart Mill’in “Özgürlük Üstüne”si, Stefanos Yerasimos’un “Azgelişmişlik Sürecinde Türkiye”si… ve daha niceleri, ilk kez yayınlayan Ayşe ve Ragıp Zarakolu’nun adeta dövüşe-savaşa sürdürdükleri yayıncılığın medar-ı iftiharı oldu.

Öyle ki, Belge Yayınları, hala ülke, toplum, insanlık ve hayat kavramlarına ilgi duyan herkesin yayın dünyasındaki güvenli köşesi olmaya devam ediyor.

Ragıp Zarakolu işte bu yayın felsefesini Türkiye yayıncılığı serüveni içinde en ilkeli ve sağlam duruş sergileyerek koruyan kişi oldu.

Umarız Türkiye yayıncılığı ve yazın dünyasında kalemiyle değer üreten Aslı Erdoğan ve Ragıp Zarakolu ile birlikte gözaltında, aranan ya da takip edilen yazar, yayıncı ve medya mensubu herkesin suçsuzlukları anlaşılır da, kısa zamanda özgürlükleri iade edilir.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı