Saadet Partisi, Denizli’de dengeleri değiştirecek

Siyaset arenasının yükselen partisi Saadet Partisi, Denizli’de seçim çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. İl Başkanı Ahmet Eryılmaz önderliğindeki ekipler kentin dört bir yanında yoğun bir çalışma yürütüyor. Eryılmaz bu seçimde Denizli’de farklı bir sonuç almanın hesaplarını yaparken en az bir milletvekili çıkacaklarını kaydediyor.
Türkiye’nin geleceğine ilişkin kaygıları olan Milli Görüş hareketi, son dönemde halka kendini iyi anlatabiliyor olmanın getirisini de yaşıyor. Katılımın giderek arttığı SP’de saha çalışmalarından olumlu yansımalar alan İl Başkanı Eryılmaz, Genel Başkan Temel Karamollaoğlu’nun da seçmen üzerinde önemli etkisi olduğunu kaydediyor.
Denizlihaber’e konuşan Eryılmaz hem Denizli hem de Türkiye’nin geleceğine ilişkin düşüncelirini paylaştı. İşte o söyleşi…

Denizli’de Saadet Partisi’ne son dönemdeki ilgi nasıl?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Partiye katılım ve teveccüh konusunda Türkiye’deki genel ilerleyiş Denizli’ye de yansıyor. Özellikle Genel Başkan Temel Karamollaoğlu’nun ortaya koyduğu üslüp ve söylem, ülke meselelerine yaklaşımı, çözüm önerileri, insanımızı da aklını kullanarak düşünmeye davet etmesi sonuç veriyor. Bunun tüm toplum nezdinde bir karşılığı var. Toplumun her kesiminden Saadet Partisi’ne katılım var.
Biz bu durumu Denizli’de sahaya indiğimizde de görüyoruz. Çok olumlu tepkiler alıyoruz. Somut meseleler üzerinden, ülkenin yaşadığı sıkıntılar üzerinden hareketle; bizim ortaya koyduğumuz çözüm önerileri insanımız tarafından dinleniyor ve artık ‘Bu iş böyle olmalı’ diye düşünüyorlar.
Sahada yaptığımız çalışmalarda, halka yaptığımız ziyaretlerde bunu görüyoruz. Bunun seçime yansıması ne olur bunu bilmek olanaksız.. İnşallah bizim gördüğümüz yükseliş seçim sonucuna da yansıyacak ve ciddi oranda netice alacağız.

Saadet Partisi’nin değir partilere emanet giden oyları 24 Haziran seçimlerinde geri gelecek mi?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Ak Parti seçmeninin yüzde 25’lik bölümü kemikleşmiş durumda. Bu kesim her halükarda partisine oy verecektir. Geri kalan yüzde 75’lik kesim ise Ak Parti’den ayrılma eğilimi olan insanlar. Bunların içinde Saadet Partisi’ne oy verme eğilimi olanların yüzde 15-20’lik bir bölümü oluşturuyor. Şu anda Saadet Partisi olarak bizim ortaya koyduğumuz çözüm önerileri bu kesimi etkiliyor.
Saadet Partisi’ne oy geleceği kesin ama bunun miktarını ölçemeyiz.
Elbette şartları bir önceki seçime göre mukayese ediyoruz. Fakat ülkenin şartları değişti. Hem ülkenin hem de Saadet Partisi’nin durumu değişti. Artık Saadet Partisi ülke gündemini belirleyen bir pati. İlerleyen günlerde de bu etkisini artıracağını düşünüyorum.
Denizli’de bu değişimin yansımasını rakam olarak vermeyi uygun bulmuyorum ama tahminlerimizin ötesinde sonuç alacağımızı düşünüyorum.
Denizli’de ilerleyen günlerde partimize toplu katılımlar olacak.

Denizli’den milletvekili çıkarabilecek misiniz?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Geçmişte insanlar Saadet Partisi’ne oy vermeyi istiyordu ama baraj sorunu nedeniyle bu oyların büyük kısmı Ak Parti’ye gidiyordu. Bunuseçim çalışmalarında görüyorduk.
Seçim barajı kanunen her ne kadar var olsa da, seçim ittifakıyla sıfırlanmış oldu. Baraj endişesi ile hareket eden insanların bunu dikkate alarak Saadet Partisi’ne yani gönüllerinden geçen partiye oy vereceklerini düşünüyorum. Bu da bizim oylarımızı ciddi oranda artıracaktır.
Denizli’den en az bir milletvekili çıkaracağımızı düşünüyorum. Bu aşamada Saadet Partisi’nin duruşu son derece önemli. İlkeli bir duruş ortaya koyduk. Gerek ittifak içindeki partilerin gerekse karşı taraftaki kitlenin üzerinde etkili olmayı başardık. Yapılan çalışmaların sadece seçim işbirliği içinde olduğumuz partilerin seçmenini değil tüm seçmeni etkilediğini görüyoruz.

Saadet Partisi’nde söylem değişikliği oldu mu?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Saadet Partisi olarak biz çizgimizden bir sapma yaşamadık. Dün neysek bugün de oyuz. Sadece şunu gördük… Bu süreç içinde bir çok kişiden; “Biz Milli Görüş’ü, Saadet Partisi’ni ve Erbakan’ı yanlış tanıdık” sözlerini duyduk.
Ülkenin 81 milyon vatandaşını kucaklayan bir siyasi anlayışa sahip olduğumuzu bu dönemde insanlar daha iyi kavradı. Biz hedefimizden sapmadık ama son dönemde yaşananlar insanlarımızı bu noktaya çekti.
Türkiye’de farklılıklar üzerinden konuşursak kendimize zarar veririz. Biz biraz daha milletin ortak değerleri üzerinde, ittifak ettiği meseleleri ön plana çıkararak, kardeşlik havasının geliştirilmesi gerektiğine inanıyoruz.

Son dönemdeki kutuplaşma konusunda düşünceniz nedir?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Türkiye’nin seçim öncesinde çok büyük problemleri var. Bunlar içinde en önemlisi kutuplaşma ve gerginlik. Biz bunu nasıl aşacağız? Benden olmayanı sürekli ötekileştirerek, sürekli hainlikle, terörle yan yana nitelendirerek bu kardeşliği sağlayamayız.
Özellikle bizi bir arada tutacak olan ortak noktalarımız üzerinden hareket etmemiz gerekiyor. İç barışı başka türlü sağlayamayız. Tehlike şu anda Türkiye’nin kapısına dayandı.
Artık mesele sağcılık, solculuk meselesi değil. Birlik ve bütünlüğün sağlanması meselesi. Etrafımızda olanlara bakıyoruz. Irak’ın, Suriye’nin hali ortada. Sıranın Türkiye ve İran’a geldiğini biz yılar öncesinden ortaya koymuştuk. Şimdi biz bu tehlikeyi görüyoruz. Kendi içimizdeki barışı sağlamamız lazım. Birbirimizi ötekileştirerek bunu sağlama imkanımız yok. Öyleyse bu doğru bir yöntem değil. Saadet Partisi, büyük tehlikelere karşı kendi içimizdeki anlaşmazlıkları bir kenara koyalım, birbirimizi yıpratmayalım anlayışı ile hareket ediyor. Yoksa biz çizgimizden vazgeçmiş değilim. Keza hedefimiz güçlü bir Türkiye… Makul düşünen bir insanın buna karşı çıkmasını da bekleyemeyiz.

Yürütülen kampanyalar hakkında ne düşünüyorsunuz?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Bir seçime gidiyoruz. Bu aşamada halkı daha da gerip birbirimizi karşı karşıya getirecek kampanyalar yürütülmesinin ülkeye büyük zararı olur.
Adil şartlar içinde seçime girelim. Kim neyi hak ediyorsa alsın ve kimse de buna itiraz etmesin. Ama siz farlı yollardan seçimi kazanmaya yönelik çalışma yürütüyorsunuz. Bu olmaz…
Bir taraftan hazine yardımı, medya imkanları, kamu olanaklarını kullanıp adil olmayan bir seçim yarışı yapar bir taraftan da toplumda benden olanları vatansever olmayanları vatan haini ilan ederseniz, seçimi kazansanız da ülkeye zarar vermiş olursunuz.
24 Haziran’dan sonra da 81 milyon insan bu ülkede yaşayacak. Böyle bir tehlikeye dikkat çekiyoruz. Ramazan ayı içindeyiz. Bereketli bir ay. Ramazanın insana verdiği sükunetin seçim döneminde de sürmesini isteriz. Birbirimizi kırmamamız lazım.

Denizli’de gördüğünüz sorunları anlatır mısınız?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Denizli olarak genelden çok da farklı sorunlar yaşamıyoruz. Türkiye’de ciddi bir israf problemi var. Denizli’de de var. Özellikle belediyelerde… Mesela biz yolların kaç defa kazılıp yapıldığını sayamıyoruz bile. Sebebi ne olursa olsun… Sonuçta bir altyapı üstyapı çalışması var. Aynı yerde 5 kere 10 kere kazı yapılmasının makul bir izahı yok. Burada bir masraf yapılıyor. Tekrar tekrar kazılması israftır. Özellikle belediyelerde problemler var.
Türkiye’nin ve Denizli’nin yatırım noktasında öncelik problemi var. Bu iller için de geçerli belediyecilik açısından da geçerli.
Biz Saadet Partisi olarak geleceğe dönük bir yatırım göremiyoruz. Özellikle üretecek ve istihdam oluşturacak yatırımların olması gerekirdi. Biz bir fabrika açılışına şahit olmadık. Statlar yapıldı ama onbinlerce işsize iş olanağı sağlayacak bir fabrika yapılmadı. Biz bunu eleştiririz.
Yatırımı üretime yönelik yapmak gerekir. Yatırımlarda öncelik planlamasında ciddi sorunlar var. Üretime yönelik yatırımlar yapılmıyor. Sürekli konfora yönelik yatırımlar yapılıyor. Bu da bizim elimizdeki imkanı toprağa gömmek anlamına geliyor. Çok ciddi borçlanma içine girerek oluşturduğumuz kaynakları betona ve asfalta gömdük. Bunlar da hizmet ancak öncelikli değil. Öncelikli hizmet üretime dönük olmalı.
Denizli, Türkiye’de ihracatın sanayinin iyi olduğu kentlerden biri. Türkiye ortalamasına göre iyi durumda olmasına rağmen, potansiyeline göre göre yatırımlar gereken seviyede değil.
Üreten kazanamıyor. Çiftçi kazanamıyor. Girdi maliyetler iyükseldi. Bu şartlar altında üreticiler de kar endişesini fazlasıyla hissediyor. Ya kapasite düşürüyor ya da üretimi tamamen durduruyor. Üretimin azalması istihdamın da azalması demektir. Geçmiş kriz dönemlerinde yaşananları hatırlıyoruz. Türkiye aynı sürece doğru ilerliyor.

FETÖ ile mücadeleyi nasıl görüyorsunuz?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Türkiye’de bu iş olması gereken seyrinde devam etmiyor. Denizli’de de böyle. Zaman zaman tanık oluyoruz: FETÖ davalarından dolay ciddi sıkıntılar yaşayan insanlar var. Hukuki anlamda hiçbir suç isnadı olmamasına rağmen sadece şüphe üzerine işten atılan, açığa alınan insanlar var.
Özellikle üniversite onlarca akademisyenin açığa alındığını ve hala görevlerine iade edilmediğini buna bağlı olarak ciddi sorunlar yaşadıklarını görüyoruz. Biz adaleti önemsiyoruz. Onu ayakta tutmamız lazım. Haksız yere görevlerinden uzaklaştırılan insanlar, ekonomik ve sosyal problemlerle iç içe kalıyor. Onun içine düştüğü travmayı bilmek, ailesinin yaşadıklarını düşünmek lazım.
Komisyon kuruldu. 17 bin kişinin dosyası incelendi. 91 bin kişi bekliyor. Bir yıla yakın zaman oldu. Nasıl çözeceksiniz bunu… Adaletin gerçek anlamda tecelli etmesi için hızlı işlemesi lazım.
Özellikle FETÖ ile mücadeleye yanlış yerden başlandığı kanaatindeyim. İşin siyaset ayağına hiç dokunulmadı. Belki alk kademelerdeki kişilere yönelik bir takım işlemler yapılsa da üst kademeye yönelik çalışma görmedik.

FETÖ, Saadet Partisi’ne sızabildi mi?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Milli Görüş’e giremediler. Buna neden olarak Milli Görüş’ün şuurlu bir hareket olduğunu gösterebilirim. Biz olayı görüyoruz. Bir inancımız var ve bu inancın ölçüleri var. Geçtiğimiz yıllarda inancımıza terk bir takım faaliyetlerin yürütüldüğünü gördük. Yanlış olduğunu biliyoruz. Bu yanlışın içine gözü kapalı girmemiz mümkün mü? Milli Görüş’ün bu yapı ile yan yana gelmemesinin nedeni Erbakan hocamızın ortaya koyduğu basiret, şuurlu bir kadro yetiştirmesi bizi yanlışa düşmekten korudu diye düşünüyorum.
Sonuç itibariyle bu konuda kaybeden yine bizim insanımız oldu. Unutmayalım ki o cemaatin içinde olan insanlar da bu ülkenin insanları…

CHP ile yapılan seçim ittifakından rahatsız olanlar çıktı mı?
İl Başkanı Ahmet Eryılmaz: Ak Parti seçmeni başta olmak üzere diğer siyasi parti seçmeni içinde yer alan fakat Milli Görüş dediğimiz şuurun sahibi bir takım insanlar bu ittifakı doğru anlamış değiller. Biz buna ittifak demiyoruz, ‘seçim işbirliği’ diyoruz. Barajın sıfırlanması anlamında yapılmış bir işbirliği. Her parti kendi adayı ve amblemi ile seçime girecek. Saadet Partisi’ne oy vermek isteyen kişi gidip mührünü basacak. Benim verdiğim oy CHP’ye gidecek diye bir şey söz konusu değil. Kime oy verdiyseniz oraya gidecek.
Bu konuda halkımızın bilgilendirme eksiği içinde olduğunu düşünüyoruz. İttifak demek, iş birliği demek başka bir partiye geçilmesi anlamına gelmiyor. Başka bir partinin siyasi politikalarını benimsediğimiz anlamına gelmiyor.
Bizim seçim beyannamemiz var. Önümüzdeki günlerde halka açıklanacak. Kendi çalışmamızı, propagandamızı yapacağız.
Şu parti Saadet Partisi ile yan yana geldi, şununla birleşti gibi sözler aslı astarı olmayan şeyler. Saadet Partisi önüne konan engeli kaldırma adına böyle bir çalışma yaptı. Kendiniz yapınca ittifak normal ama Saadet Partisi yapınca anormal bir şey… Böyle şey olmaz.
Yüzde 10 barajını biz getirmedik. Teklif sunduk. Barajın bir anlamı kalmadı, gerekçesi ortadan kalktı, kaldırın dedik. Kaldırmadılar. Neden? Kaldırırsa Saadet Partisi barajı geçecek bir problem kalmayacak. Bu engeli kaldırmadıkları için seçim işbirliği ile bu barajı etkisiz hale getirdik. Ama bunu sıklıkla işliyorlar. Biz de seçmene anlatmaya çalışıyoruz.