“FIRINCILARIN EN BÜYÜK DÜŞMANI YİNE FIRINCILAR”

Denizli Fırıncılar Odası Başkanı Kemal Aracı, 2 yıldan bu yana odanın, 300 gram ekmeğin 60 kuruştan satılması için tavsiye kararı olmasına rağmen, bakkal ve marketlerde ekmeğin 33 kuruş ile 50 kuruş aralığında satıldığını söyledi.

Fırıncılar arasındaki rekabeti, kendilerinin bitirmesinin mümkün olmadığını ifade eden Kemal Aracı, Vali Yavuz Erkmen, Denizli Belediye Başkanı Nihat Zeybekci, İl Genel Meclis Başkanı Halil Pekdemir, Tarım İl Müdürü Yusuf Gülsever’e çağr da bulunarak, “Ya bizi kurtarın, ya da kötü sonuca hazır olun” dedi. İki yıldır yaşanan rekabet nedeniyle, artık bitme noktasına geldiklerini kaydeden Aracı, “Büyük marketler, ekmeği promosyon olarak kullanıyor. Olan da bizlere oluyor. Bakkal da, büyük marketlerle aynı şekilde ekmek satmak istiyor. Hal böyle olunca, fırıncının kapısına incir ağacı dikiliyor. Maalesef biz kendi içimizde bir bütünlük sağlayamadık. Bu saatten sonra da sağlamak mümkün değil. Yerel yöneticilerimiz, duruma el atmazsa, gelecekte ekmek çıkaracak fırın kalmayacak” dedi.

“Küçük fırınlar kapanacak”
Fırıncıların ekmek çıkarabilmek için varını yoğunu sattığını, artık dayanacak güçlerinin kalmadığını belirten Denizli Fırıncılar Odası Başkanı Kemal Aracı, vatandaş açısından asıl büyük tehlikenin küçük fırınlar kapandıktan sonra ortaya çıkacağını söyledi. Aracı, “Denizli’de 60 civarında fırıncı var. Bu şekilde giderse bu sayı çok azalacak. Azaldığında ise işin boyutu çok farklı noktalara gelir. Çünkü bu sayı 4 veya 5’e düştüğünde işte o zaman ekmek fiyatları çok yüksek rakamlara çıkar. Bugün İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyük şehirlerde ekmek fiyatları 1 liraya kadar çıkmış durumda. Ekmek bazı güçlerin eline geçtiğinde de, Denizli’de olacak olan durum bu olur. Fırıncılar Odası olarak buna müsaade etmeyiz. Ama ne kadar etkili oluruz, işte bunu bilmeyiz” dedi.

“Sorunu biz çözemeyiz”
Oda olarak, ekmekte yaşanan rekabeti durdurmalarının mümkün olmadığını hatırlatan Aracı, “ Ekmek üretimi yapan bütün fırıncılar sadece odamıza kayıtlı değil. Denizli Ticaret Odası’na kayıtlı olan fırıncılar da var. Ayrıca, süpermarket içi fırıncılar var içimizde. Bunun yanı sarı ekmek pazarını elinde tutan market zincirleri var. Oda olarak meslektaşlarımızı toplayabiliriz ama yaptırım anlamında bir şey yapamayız. Çünkü, biz rayiç fiyatımızı verdik. ‘Bunu uygulayın’ dedik. Tam iki yıldır 300 gram ekmeğin 60 kuruştan satılması için tavsiye kararımız var. Zaman zaman bu karara uyduk, zaman zaman uymadık. Denizli Ticaret Odası’na bağlı olan fırıncı arkadaşlarımıza, sadece ‘bunu yapma’ diyebiliyoruz. Ama bunu yapmadığı zaman, bir yaptırım, bir ceza verme gibi bir durumumuz söz konusu değil. Oda olarak mutlaka yerel yöneticilerimizden destek bekliyoruz. Valimizden, Belediye Başkanımızdan, Esnaf Odaları Birliği’nden, Tarım İl Müdürlüğü’nden, sadece fırıncıları değil, süper marketleri büyük AVM marketleri de toplayarak, hepsinin içinde bulunduğu bir toplantı yapmamız gerekiyor. Fırıncının kurtuluşu bundadır. Bu toplantı yapılmazsa, fırıncı günden güne erimeye devam edecektir. Satacak bir şeyi kalmamıştır. Sata sata bitmişlerdir. Önümüzdeki süreçte işin boyutu çok farklı noktalara gelebilir. Ekmek fiyatları olması gerekenin çok çok altında. Bu bir şekilde mutlaka kaliteye yansıyacaktır, grama yansıyacaktır. Çünkü artık iş patlama noktasına geldi” diye konuştu.

Zararına satılıyor
Oda olarak iki yıl önce Pamukkale Üniversitesi’ne ekmek fiyatları ile ilgili bir çalışma yaptırdıklarını, o araştırmada ekmeğin ham maliyetinin 45 kuruş olarak çıktığını anlatan Oda Başkanı Aracı, “45 kuruşa mal olan ekmek, 60 kuruştan satılırsa para da kazanmaz zarar da etmez. Ekmeğin fiyatı ancak 65 kuruş olursa fırıncı esnafı para kazanabilir. Bu araştırma iki yıl önce yapıldı. İki yıl sonra bugün ekmek Denizli’de bazı yerlerde 3 tanesi 1 liradan bile satılmaya başladı. Kimi yerlerde 35 kuruş, kimi yerlerde 40, kimi yerlerde de 50 kuruştan ekmek satılıyor. Aldığımız unun fiyatı belli, kullandığımız elektriğin fiyatı aynı, çalıştırdığımız işçinin aldığı maaş ortada. Bu fiyattan ekmek satılmaya devam ederse çok yakında birçok fırın batar. Maliyetinin altında satılan ekmek, aynı zamanda vergi kaybıdır da. Fırıncı kazanırsa, kazancının vergisini verecektir, bu da Denizli halkına dönecektir. Kazanılmayan paradan Denizli halkı zarar görecektir. Şu anda, fırıncı içine kapanmış, derdini kimseye söylemiyor. Ama boğazına kadar borçlanmış. Un alamıyor, maya alamıyor. Gün geçtikçe yok olma noktasına gelmiş. Onun için mutlaka çare bulunması gerekiyor” dedi.