Tutuklu akademisyenlere Denizli’den mesaj

Eğitim-Sen Denizli Şubesi üyeleri, PTT Merkez Şubesi’ne giderek, Silivri ve Bakırköy cezaevlerinde kalan 3 akademisyene kart gönderdi.

Eğitimciler, “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildirinin ardından akademisyenler yönelen tehdit, işten atma, soruşturma gibi baskılar hakkında bilgi vermek ve barış talebindeki ısrarı dile getirmek üzere düzenledikleri toplantının ardından “terör örgütü propagandası yapmak” iddiasıyla tutuklanan Eğitim-Sen üyesi ve akademisyenlere Denizlili meslektaşlarından “yalnız değilsiniz” kartı gönderildi.

“KENDİLERİ İÇİN BİR ŞEY İSTEMEDİLER”
Konu ile ilgili açıklama yapan Eğitim-Sen Denizli Şube Başkanı Mehmet Dede, “Eğitim-Sen olarak belirtmek isteriz ki, tutuklanan arkadaşlarımız kendi ikballeri, hırsları, saltanatları, iktidarları, kibirleri için hareket etmediler. Aksine, tüm insanlık için barış talep edip, hakikati dile getirme cesaretini ve ısrarını gösterdiler” dedi.

“MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK”
Akademisyenlerin serbest bırakılmasıyla ilgili hukuksal ve örgütsel mücadelelerinin devam edeceğini vurgulayan Dede, “Tutuklu akademisyen arkadaşlarımız yalnız değildir. Onlara dayanışma içerisinde olduğumuzu göstermek için kart gönderiyoruz. Bu gönderdiğimiz kartlar barışa, demokrasiye ve geleceğe dair umutlarına katkı olacağı inancındayız” diye konuştu.

DENİZLİYİ ANLATAN ÖZEL KARTLAR
Aralarında akademisyenler de bulunda Eğitim-Sen Denizli Şubesi üyeleri, doğa ve fotoğraf tutkunu Pamukkale Üniversitesi Denizli Teknik Bilimler MYO, Malzeme ve Malzeme İşleme Teknolojileri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Velittin Kalınkara’nın çektiği Denizli ile ilgili fotoğraflardan hazırlanan kartları meslektaşlarına gönderdi.

Silivri cezaevi’nde tutuklu Kıvanç Ersoy ve Muzaffer Kaya ile Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda kalan Esra Mungan Gürsoy adına gönderilen karta şu ifadelere yer verildi:
“Bir akademisyen, bir aydın, bir eğitimci ve bir vatandaş olarak barış yok ise barış, demokrasi yoksa demokrasi, akademik özgürlük yok ise akademik özgürlük istemek hakkımızdır. Hakkımızı alana kadar birlikteyiz.”