REKLAMI GEÇ

ÖĞRETMEN PERFORMANSI!

28 Şubat 2018 Çarşamba

Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerin performansını değerlendirmek için hazırlamış olduğu taslak yönetmeliği eğitim fakültelerine, okullara, öğretmenlere gönderilmiş görüş istenmiş. Böyle bir çalışma için konu ile ilgili paydaşlardan görüş alınıyor olması eğitim açısından güzel bir gelişme.

Ben de, bu çalışmanın neleri içerdiğini merak ettim ve incelemeye çalıştım. Sonuçta bende ilkokul öğretmeni, ilköğretim müfettişi, Milli Eğitim Müdürü ve Eğitim Fakültesi’nde öğretim görevlisi olarak Türk Eğitim Sistemi’nde 29 yıl, 6 ay çalışmış bir eğitimci olarak bu konuda görüş bildirme hakkımın olduğunu düşünüyorum.

Her şeyden önce öğretmeni performans bazında değerlendirip, başarılı veya başarısız olarak değerlendirmek EĞİTİME bir şey kazandırmaz. Çünkü olaya sadece performans bazında baktığınızda yapılan işin sadece öğretmenin eksiğini aramak olarak karşınıza çıkacaktır. Hele yönetmelik taslağında belirtilen “değerlendiriciler” başlığı altında belirtilen 18. maddeye baktığınızda “öğretmenin vay haline” demeden yapamazsınız.

Bu kadar denetim mekanizmasının olduğu yerde öğretmenin kendisini rahat hissetmesi mümkün mü?

Biz; öğretmeni hep denetleme yerine, REHBERLİK ihtiyacı olup olamadığına niçin bakmıyoruz. Niçin öğretmene değer vermeyi düşünmüyoruz?

Peki, eğitim sisteminde denetim olsun mu? Tabi ki olsun. Eski bir müfettiş olarak denetimin şart olduğunu, eksik ve açık arama yerine rehberlik esaslı denetimin, öğretmenin çalışmalarında performansı daha da artıracağına inanıyorum.

Değerlendiricilere bakarsak;
Okul Müdürü: Öğretmeni en iyi tanıyan, çalışmalarını en yakından gören kişi olarak olumlu. Ancak; okul müdürü objektif olabildiği sürece sorun yok. “Öğretmen bizim sendikadan mı, değimli?” anlayışı ön plana çıkarsa iş değişir. Bu konuda endişelerin çok fazla olduğunu şimdiden söylemek yanıltıcı olmaz.

Zümre öğretmenleri: Burada meslektaşını zor durumda bırakmamak adına olumsuzluk varsa bile genelde görmezden gelinir. Sonuçta verimli olacağını düşünmüyorum.

Diğer öğretmenler: Ayni kurumda çalışan insanların bir birini değerlendirmesi verimli bir sonuç vermez. Zaman zaman duygusal, zaman zaman siyasal sonuçların olacağı bir gerçek.

Öğrenci velileri: Bu “EĞİTİM”de asla olmaması gereken bir durum. Okul ticarethane değil ki öğretmen öğrenci velisine şirin görünmeye çabalasın. Sonuçta işi öğrenci velilerine iyi dilek mesajları atarak hal hatır sormaya kadar götürür. Oysa olması gereken, öğretmen sınıfta işini en iyi şekilde yapar, öğrenci velileri ile de öğrencinin durumu hakkında bilgi alış verişinden öteye gitmeyen bir iletişimi olur.

Öğrencileri: Bu maddeyi anlamak mümkün değil. Öğrenciye şirin görünmeye çalışan öğretmen iyi, disiplini ön plana çıkaran öğretmen kötü. Sonuç bu olur.

Bu tablodaki göstergeleri 8 yaşındaki çocuk öğretmeni için çok iyi, iyi, orta, az, çok az diye değerlendirme yapacak.

İnanılır gibi değil. Hangi eğitsel ölçüt ile böyle bir değerlendirme düşünüldü? 8 yaşındaki çocuk “öğretmenim ben sana not verdim” diyecek, o öğretmen verimli olacak! Dilerim bu yönetmeliği hazırlamaya çalışanlar böyle bir hata yapmazlar.

Kendisi: Öğretmen ne diyecek? “Ben başarılı olamıyorum”mu diyecek? Alan bilgim az, planlamam orta, sınıf disiplinim çok az. Öğretmen kendi kendine galiba bunları diyecek.

Geçin bunları.
Taslak yönetmelikte belirtilen 4 yılda bir mesleki sınav ve bunların puanlanması karmaşasına girmek istemiyorum. Çünkü EĞİTİMİ bu kadar karmaşık hale getirmenin gereği yok.

Eğer çözüm arıyorsanız; önce öğretmeni iyi yetiştirmenin yolunu bulun, öğretmene gerekli güveni ve desteği verin. Sözleşmeli öğretmen olayını kaldırın, gelecek kaygısı ortadan kalksın, politik endişelerin olmadığı bir ortam yaratın.

Öğretmen için bunlar yeterli. Bu güveni ve desteği alan ÖĞRETMEN öğrencileri için, bu ülke için geçmişte olduğu gibi gece gündüz çalışmaya hazırdır.

Sizleri bilemem!
Ayrıca öğrenci velilerinin de, çocukları için fedakarca çalışan öğretmenleri için, az, çok az, orta gibi değerlendirme yapacaklarını sanmıyorum. Çocukları için çaba harcayan öğretmenleri onlar için her zaman ÇOK BAŞARILIDIR.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı