REKLAMI GEÇ

Umursamazsanız…

21 Nisan 2016 Perşembe

En korkulu hastalıklar diye sorsak…
Kanser…
Kalp damar rahatsızlıkları…
Obezite…
Solunum sistemi…
AIDS…
Diye başlar, devamını da getiririz.

Bunlar tamam da…
Daha tehlikeli bir hastalıkla karşı karşıya toplum.
Adı da umursamazlık!
Öyle hızlı yayılıyor ki…
Habis ur gibi sarıyor hepimizi.

Oysa umursamazsanız;
Cumhuriyet gider.

Umursamazsanız;
Cumhuriyet’e enkaz derler.

Umursamazsanız;
Reklam arası dalgasını geçerler.

Umursamazsanız;
Laiklik gider.

Umursamazsanız;
İki ayyaş derler.

Umursamazsanız;
Vesayete mahkum olursunuz.

Umursamazsanız;
Çocuklar, 23 Nisan’ı…
Gençler, 19 Mayıs’ı…
Koca bir ulus, 30 Ağustos ve 29 Ekim’i kutlayamama dayatmasıyla karşı karşıya kalır.

Umursamazsanız;
Milli bayramlar yerine, Kut’ül Amare Zaferi’ni alternatif kutlama olarak sineye çekersiniz.

Umursamazsanız;
Çocuklara Andımızı söyletmezler.

Umursamazsanız;
Kumpasları arkası yarın dizileri gibi hayretle izlersiniz.

Umursamazsanız;
Mahalle baskısı denilen şey yaşam tarzınızı elinizden alır.

Umursamazsanız;
Yaşadıklarınızı kanıksarsınız.
Tıpkı şehit haberlerinin sıradanlaştırıldığı gibi…

Umursamazsanız;
Ankara’nın garında…
Kuvvet komutanlıklarının bulunduğu Merasim Sokak’ta…
İstanbul’un göbeğindeki Sultanahmet’te, İstiklal Caddesi’nde patlayan bombaları ekşın filmi sahnesi gibi izlersiniz.

Umursamazsanız;
İmralı ile Kandil arasında posta güvercini olanlar, gün gelir şahinleşir.

Umursamazsanız;
Süreç yolları hendekleştirir.
Güneydoğu’yu mayın tarlasına çevirir.
Sokak başlarını sniperlar tutar.

Umursamazsanız;
Karaman’da, Buldan’da çocukların yaşadığı cinsel istismarları duymaya devam edersiniz.

Umursamazsanız;
Denizli’den taze bir haber olan yetiştirme yurdundaki şiddetin dozu daha da artar.

Umursamazsanız;
Sıfır iş güvencesiyle çalışırsınız.

Umursamazsanız;
Susurluk’lar…
17 – 25 Aralık’lar…
Ayakkabı kutuları…
Rıza Sarraf’lar…
Keriz Feneri…
Kaderi olur ülkenin.

Umursamazsanız;
Sizden-bizden ayırımı olur.
Örneğin İzmir Kemeraltı’nda, Musevi kökenli Yusuf Hoba’nın vefat anonsunu camiden yaptırmadıkları iddiası gibi.

Umursamazsanız;
Yollar kazılıyor, kapatılıyor ve tekrar kazılıyor…
Köstebek yuvası yollardan dolayı arabalarımız sanayiden çıkmıyor…
Suyumuz kesiliyor…
Şikayetleriniz bitmez.

Umursamazsanız;
Çevre katledilir, tarım arazileri betonlaşır.

Umursamazsanız;
Bugün suyunuz kirlenir.
Yarın içecek, tarım arazilerini sulayacak su bulamazsınız.

Umursamazsanız;
Önceliğiniz buz pisti mi, otopark mı?
Betonik bahçesi mi, kentin trafiği mi?
Sormazlar.

Umursamazsanız;
Üniversiteniz, aynı yıl yola koyulduğu, hatta daha sonra kurulan üniversitelerin çok gerisinde kalır.
Fakülteler vekillerle yönetilir.

Umursamazsanız;
Sormayı…
Sorgulamayı…
Söz sahibi olmayı unutursunuz.

Umursamazsanız;
Şikayet hakkınız olmaz.

Ve gün gelir umursayacak olursunuz ama bakmışsınız ki elinizde umursayacak bir şey kalmamış.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı