REKLAMI GEÇ

DENİZLİ BAŞKAN İHRAÇ EDER HALE GELDİ

11 Aralık 2018 Salı

Şahin Tin il yönetiminde iken fabrikasına ziyarete gidip Denizli belediye başkan adaylığını önerdiğimizde; teklifimizi kabul etmeyen Nihat Zeybekci; televizyonda kendi adının ilan edildiğini duyunca şaşırmış; ancak Recep Tayyip Erdoğan’ın irade beyanı karşısında itiraz edecek gücü kendisinde bulamamıştı.

Fakat aday olmayacağı konusunda söz verdiği Mehmet Yüksel’e karşı mahcup olmuş; seçimlerden sonra Denizli Belediyesi’nde Mehmet Yüksel ile beraber mesai yaparak, onu yanından ayırmamıştı.

Belediye başkanlığına fırtına gibi başlamış, radikal kararlar almış, bir sonraki seçimi düşünerek popülist politika izleme yolunu tercih etmemişti.

İlk anda ters ve yanlış gelen bu tutum; ilerleyen zamanlarda Denizli’nin menfaatlerine doğru evrilince halkımız Zeybekci ve çalışma tarzına alışmış ve uyum sağlamıştı.

Halkı adeta bıktıran ve bezdiren alt yapı çalışmaları bitip de üst yapı tamamlanınca, şehir Avrupai bir görünüme bürünmüş; bu defa da kaldırım yüksekliğinin az olmasından faydalanan otomobil sahiplerinin kaldırıma çıkması karşısında; görme engelli İbrahim Kokucu’ya; elindeki bastonla arabaları ikaz etmesi yetkisi(!) vererek sempatik ve esprili yönünü de ortaya çıkarmıştı.

Esnafın dışarıya mal sergilemesini yasakladığında; aldığı kararlarda geri adım atmayacağını ispatlamış ve zik-zak çizmeyeceğini göstermişti.

Denizli’yi vizyon kent yapacağını, halkın başını öne eğdirmeyeceğini, siyasette de lider şehir olunacağını iddia etmiş; bunda da haksız çıkmamıştı.

Kendisinden önce yıllarca “Çoban Sülü”ye çok sayıda milletvekili veren Denizli’den bir heyet bakan istemek için Süleyman Demirel’e ziyarete gitmiş; O ise “Sizin bakanınız benim” diyerek demagojideki üstatlığını bir kez daha ispat etmişti.

19. dönem milletvekilliği seçimlerinde Süleyman Demirel Denizli’ye Nabi Sabuncu’yu aday olarak gönderdiğinde kabullenmekte zorlanılmıştı.

AK Parti ile birlikte ise Denizli hak ettiği hizmet ve bakanlıkları almaya ve ülke yönetimindeki en önemli masalarda yer almaya başladı.

Şimdi ise Denizli Türkiye’nin en büyük üçüncü iline kendisini kanıtlamış bir belediye başkan adayı gönderiyor. Karar yine tabii ki Recep Tayyip Erdoğan’dan çıkıyor ve yine itiraz şansı yok.

Denizli’nin çalışkan, girişken, üretken, müteşebbis insanları ihracat rekorları kırarken; ihraç kalemi olarak bir de “Başkan” eklenmesi; Denizli’yi onurlandırmış ve gururlandırmış vaziyette.

Hoş; global dünyada mekanların uzaklığı ve sınır diye bir şey kalmadı. Hoş; Aydın-Denizli otoyolu da yapıldığında Denizli ile İzmir adeta birleşecek. Hoş; N. Zeybekci Ekonomi Bakanı iken zaten diğer tüm şehirler gibi İzmir’i de mesken tutmuştu. Hoş; İzmir’in 9 ilçesinde işyeri ve istihdam ettiği 540 çalışanı var.

Adaylığı açıklandığında gazetecilerin “İzmir’i alacak mısınız?” şeklinde sorduğu soruya verdiği mantıklı ve güzel cevabın önceden çalışıldığını zannetmiyorum.

Hürriyet’ten İpek Özbay’la röportaj verirken; halkın kalbini çalarak, İzmir’e hizmetkar olmak istediğini, İzmir’i ideolojik bir savaş alanı haline getirmeyip, gönüllere gireceğini ifade etti.

Umuyor ve diliyoruz ki Türkiye ve Ege’nin en güzel şehirlerinden birisi olan İzmir; belediyecilikteki makus talihini Zeybekci ile yener.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı