REKLAMI GEÇ

CENAZE NAMAZININ ULU CAMİ’DE KILINMASI ŞART MI?

9 Mayıs 2017 Salı

Tabii ki değil. Cenaze sahipleri cenaze namazını istediği camide kıldırabilirler. Buna engel bir durum yok. Fakat şehrimizde uzun yıllardan beri oluşan bir gelenek devam edip gidiyor ve cenaze namazlarının büyük bir çoğunluğu Ulu Cami’de kılınıyor.

Bunun da makul karşılanabilecek sebepleri var: Ulu Cami’nin merkezi bir yerde olması, yaya ulaşımının kolay olması, vakit namazlarında cemaatin çok olması ve cenaze namazının kalabalık bir kitle tarafından kılınması imkanının elde edilmesi, cenaze namazını kılanların cami avlusunda taziyelerini yaparak; kabristana gitmeden, oradan ayrılabilmeleri.

Yukarıda saydığımız avantajlarına mukabil; cenaze namazlarının Ulu Cami’de kılınmasında ısrar edilmesinin dezavantajları da var. Normal zamanlarda bile yoğun olan trafik; cenaze namazı kılınacaksa iki, üç misli artıyor.

Kabristana gidebilmek için mecburen otomobiliyle gelen vatandaşlar, park yeri bulmakta güçlük çekiyor. Özel şahsa ait çok katlı ve belediyeye ait açık otopark sabah saatlerinden itibaren dolmaya başladığı için; cenaze yakını olanlar buralara pek giremiyorlar. Ya da girenler çıkmakta güçlük çekiyor.

5 Mayıs Cuma namazını müteakip UIu Cami’den kalkacak olan dört cenaze vardı. Bunlardan bir tanesi Asri Kabristan’a, üç tanesi de Çakmak Kabristanı’na defnolunacaktı. Cenaze araçlarından biri; kendisine ayrılan yeri özel araçlar doldurduğu için, mecburen, kaldırımda konuşlanmak zorunda kaldı.

Halbuki cenaze sahipleri; vefat eden yakınları hangi kabristana defnedilecekse; o mezarlığa en yakın camiyi tercih etseler; çok isabetli davranmış olacaklar.

Bir de gözlemlenen garip bir durum var. Cuma namazı haftada bir kılınan ve her Müslüman’ın üzerine münferiden farz olan bir vecibe. Cenaze namazı ise “farz-ı kifaye” olup, bir beldedeki Müslümanların bir kısmının kılmalarıyla; diğerlerinin üzerinden sakıt olan (düşen) bir borç.

Kimseyi zorlamaya hakkımız yok ve herkesin ibadeti kendisine… Ancak gönül arzu ediyor ki; cenaze namazı kılmaya gelen bazı Müslüman kardeşlerimiz (abdestli olarak geldiklerine göre) cuma veya vakit namazı kılınırken cami avlusu dışında sohbet edeceklerine, cuma veya vakit namazına da iştirak ediverseler çok daha güzel olacak. Tabii ki tercih kendilerinin.

Az yaşa, çok yaşa; neticede gelir başa.. Şairin dediği gibi; her insanın ömründe bir defa, bir namazlık saltanatı olacak musalla taşında. Önemli olan arkamızda “mevtayı iyi bilirdik” diyen eş, dost, arkadaş ve akrabalarımızın olması ve baki kalan bu kubbede hoş bir seda bırakabilmek.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

aliço aşkın   -  Bağlantı 9 Mayıs 2017, 09:55

Millete boşu boşuna eziyet etmenin anlamım yok. Cenaza hangi mezarlığa defnedilecekse, namazı da orada kılınsın. Namazı kılınır,ardından hemen defnedilir. Bu kadar basit!

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı