REKLAMI GEÇ

ZORAKİ NİKAH

1 Temmuz 2015 Çarşamba

81 vilayetteki seçmen düşündü taşındı ve kararını verdi.Bunun sonucunda dört partiyi meclise gönderdi. HDP’nin ilk defa bu seçimlerde barajı geçmesi, Ak Parti’nin tek başına hükümet kurmasına engel oldu.

13 seneden beri tek parti iktidarına alışık olan ve koalisyonları unutmuş ve hatta koalisyonun nasıl bir şey olduğunu bilmeyen insanların olduğu yurdumun insanları şaşkınlığa uğradı.

Hükümetin kurulabilmesi için en az 276 oy gerekiyordu ve Ak Parti’nin 18 oya daha ihtiyacı vardı…MHP daha seçim gecesinde kendisine ana muhalefet rolü biçti.HDP Ak Parti’ye içeriden veya dışarıdan destek olmayacağını zaten seçimden önce açıklamıştı ve sözünde duracağına dair sinyaller verdi.

CHP hükümet kurabilmek için MHP’ye göz kırptıysa da; ummadığı ve beklemediği tepkilerle karşılaştı.Siyasi rüşvetçilik ve koltuk tedarikçiliğiyle itham edilerek süt dökmüş kedi gibi suçlandı.

Milleti kutuplaştırdığı suçlamalarını yönelttiği Akpartİ’nin karşısında % 60’lık bir blok olduğunu açıklayacak oldu ama, bu hesap şekli de itibar görmedi.

Bu mantıkla CHP’nin karşısında % 75’lik bir blok; MHP’nin karşısında % 84 ‘lük bir blok; HDP’nin karşısında % 87 ‘lik bir blok var demekti. HDP’yi Kürt kimliği üzerinden siyaset yapan bir parti değil de sol bir parti sayıp kendisiyle toplasa bile,yine karşısında % 62’lik bir blok çıkıyordu.

Ak Parti tabanı kimseyle koalisyon kurulmasına taraftar olmadı. Fakat milletin iradesini de beğenmemek olmazdı.Madem ki seçim sonucu böyle tecelli etmişti; koalisyon kurma imkanları zorlanacaktı.

Koalisyon kurmak için gönülden çaba sarf etmeyen, eteğindeki taşı dökmeyen, “inadım inat” diyen, sanki tek başına iktidar olacak oyu almış gibi kırmızı çizgilerini kalınlaştıran partileri ; halkın affedip affetmeyeceği bilinmezdi.

Bu yüzden birbirlerini beğenip beğenmeseler de,gözünün üstünde kaşı olsa da; bu aritmetikten bir hükümet çıkarmak zorundalar..

Sadece iki ihtimal var;Ya AK Parti CHP; ya da Ak Parti MHP koalisyonu.MHP 13 seneden beri CHP’nin uhdesinde olan ana muhalefet görevine talip olarak, kendisini nadasta tutmaya devam edip, kurulacak bir Ak Parti – CHP koalisyonunun yıpranmasını beklemek istiyor.

Kılıçdaroğlu Ağustos’taki kurultaya Başbakan Yardımcısı olarak girmenin avantajlı olup olmayacağının hesaplarını yaparken;bir taraftan da ilk grup toplantısında 12-13 maddeden oluşan koalisyona girme şartlarını öne sürmekten geri durmuyor.

Siyasette “hayır” demek; “belki” anlamına gelebildiği gibi, “belki” demek de “evet” anlamına gelebiliyor.
Bakalım nikah masasına hangi ikili oturacak? Evlenenler ve bu ikiliyi zoraki olarak nikah masasına oturtan irade mutlu olacak mı?

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı