REKLAMI GEÇ

SİYASİ DEPREMLER

12 Mayıs 2012 Cumartesi

Ülkemizin gündemi her gün değişmektedir..Halk nazarında olaylarla ilgili fazlaca  bir tartışma yoktur.Gençlik kendi dünyasını yaşar,sorunlarla ilgilenmez.İşçi örgütlü sayılmaz.Sendikal faaliyetlere hiç girmez.Toplumun  partilerle ve siyasetle bağı koparılmıştır..Yasama organı ne yapar,milli irade ne demektir ve milletvekilleri kimlerdir ve gelecek günler ne olacaktır bilinmez..Devlet ile halk birbirinden  koparılmıştır.Siyaset ise;menfaat yarışı haline gelmiştir.Adeta devlet imkanlarından faydalanma,oğlunu kızını işe yerleştirme  ,tayin yapma ve ihale kapma sanatıdır.

Bugünün iktidar partisi 2002 den önce yoktu.O tarihten beri de tek başına iktidardadır.Dünün Süleyman Demirel’i,Turgut Özal’ı,Ahmet Mesut Yılmaz’ı,Tansu Çiller’i,Bülent Ecevit’i, Hüsamettin Cindoruk’u, vs  sayesınde devlet idare edilememiş ve halk siyasetten yılmış , siyasi ve ekonomik krizleri yaşamıştır
                    
İhtilal idarelerinin getirdiği seçim yasaları sayesinde halk siyasetten uzaklaştırıldı,siyasi partiler göstermelik olmaktan öteye gidemedi.Adaylar Ankara’dan atama yoluyla belirlendi.Listeler eş-dost listesi oldu.Sistem yolsuzluğu ,adam kayırmayı,rüşveti,zimmeti teşvik eder hale geldi,Milletvekili aday listelerinde paralar konuştu,mafyalar,çeteler ve siyaset ağababaları düzene hakim kılındı.  Sonunda 28.Şubat 1997 olayını hep beraber yaşadık.ve halkta oluşan tepki sonunda  2002 yılında yapılan seçimlerde Recep Tayip Erdoğan liderliğinde AKP iktidara geldi.
                     
Bu gün gündemin ana konularından birisi 28 şubat olayları olup ,halen izleri silinmemiş görünüyor.O günün 28 şubatını heyecanla alkışlayanlar bu gün  onlar değilmiş gibi.o günleri kötülüyorlar.Siyaset yapanlar başta olmak üzere kamu oyu halen işin farkında değil.Siyasi Partiler ve Seçim Kanunları değişmedi,halk siyaset ile ilgilenmiyor ve kime oy vereceğim diye soruyor.Siyaset kurumsallaşmadığı ve katılım sağlanmadığı için yeniden siyasi depremler yaşanacağa benziyor.Halkın önüne alternatif oy verebileceği siyasi partiler getirilemiyor.Siyaset tek  elden idare ediliyor.CHP Ana muhalefet partisi olmasına rağmen oy kaybedecek kargaşa ve sıkıntıları yaşıyor.MHP atak yapamıyor.Muhalefeti güçlendirme adına DP den CHP ye ve MHP ye giden eski doğru Yolcular oylarını o partilerden geri çekmiş  ve oy verecek parti arayışına girmişler.
            
Tarihe baktığımızda 1946 da Cumhuriyet  Halk Partisi tek parti iken dörtlü takrirle Celal Bayar , Adnan Menderes ve arkadaşları CHP den ayrılıp Demokrat Partiyi kurup Muhalefete geçmişlerdir.Sanki yine tarih tekerrür edecek gibi görünüyor..Diyebiliriz ki o dönem tek parti dönemi bu gün ise çok partili dönem.Ancak bu gün gerçeklere bakıldığında tek parti döneminden farkı yok.AKP den başka bir parti vardır diyemeyiz.Neden olmasın AKP den şartlar gereği bir grup milletvekili ayrılıp neden muhalefet etmesinler.                          
           
Aradan on beş yıl geçti 28 şubatla ilgili soruşturmalar sürüyor sadece bazı askerler tutuklandı.geçmişe bakıldığında Tanklar yürütülmüş,BÇG kurulmuş ,koskoca Doğru Yol Partisi bölünmüş,basın tek tabarca ve sonunda Refahyol Hükümetinin yerinde yeller esiyor.
                     
Ortamı yaratan aktörleri herkes  biliyor O tarihte.Askerler Batı Çalışma Grubu kurarak herkes fişleniyor,Hakim ve Savcılar ile Yüksek Yargı Organlarının başkan ve üyeleri Genel Kurmayda “Brifing “ alıyor.TV ve Gazete patronları,köşe yazarları ve programcıları milletvekili avına çıkmış ,tehdit ve şantajla devşirme yapıyorlar.
                     
Süleyman Demirel Başta olmak üzere,ANAP genel Başkanı Ahmet Mesut Yılmaz ,DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ve bazı DYP,CHP,DSP milletvekilleri aktif rol almışlardır.Tansu Çiller güven oyu alabilecek sayı olan 282 sayıya rağmen A.Mesut Yılmaz Başbakan yapılmıştır.
                      
Şimdi sadece verilen emirleri askeri emir komuta zinciri içinde yerine getirmeye mecbur olan askerler yargılanıyor..Demirel.A.Mesut Yılmaz,Hüsamettin Cindoruk,İsmail Hakkı Karadayı,Vural Savaş,Gazete Patronları ,TV programcıları,köşe yazarları ,o günün bazı valileri,bürokratları , bu soruşturmanın dışında mı kalacak.
                      
Bugün AKP içinde 28 şubatta aktif  olan Anavatan partisinde Mesut Yılmaz ile birlikte hareket eden politikacılar var.Abdülkadir Aksu ,Cemil Çiçek,Ali Coşkun,Murat Başeskioğlu ,Ali Er ,Erkan Mumcu gibi milletvekilleri gibi.DYP den ayrılıp 28 şubat Hükümetine destek veren politikacılar var.Genel Kurmay Başkanlığına Dilekçe verip Birifing almak isteyen Haluk Müftüler var.Bunlar neden konuşmuyor veya bunlara neden sorulmuyor.
Milli irade deyip  milli iradeyi yok edenler köşelerine çekilmiş seyrediyor.Koskoca bir misyon DP,Adalet Partisi ve Doğru Yol partisi gibi siyasi oluşumlar yok edilmiş ve binlerce insanımız fişlenmiş ve mağdur edilmiş ve kaybeden Türkiye Cumhuriyeti olmuştur..Artık geçmişten ders alıp siyaseti adil ve demokratik seçimlerle kurumlaştırıp ,halkın katılımını sağlayarak gerçek demokrasiye kavuşuruz.(.)                      
                   
(.)   O tarihlerde Milli eğitim Bakanlığı ,Yargıtay ve Başbakanlıkta görev yaparken bizzat olayların tam göbeğinde mağduriyeti yaşadım.Başbakanlıktan Yargıtay’a gönderildim,Sonrasında da Mesut Yılmaz ve Adalet Bakanı Oltan Sungurlu döneminde Erzurum’a tayin edilmek İstendim.Atanmama muvafakat vermeyen dönemin Yargıtay Başkanı Mehmet Uygun’u saygıyla ve rahmetle anıyorum.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Kemal Mutlu   -  Bağlantı 13 Mayıs 2012, 20:22

Sayın Ağar;her zamanki gibi engin bilgisi ve derin siyasi tecrübesi ile gelecek kuşaklara ışık tutmuştur.Her zaman geniş düşünen Ağar yine bilgeliğini göstermiştir.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı