BÖḠÜRTLENLERİN TOPLANMA ZAMANI GEÇMEDEN
6 Ağustos 2018 Pazartesi
Doğada kendiliğinden yetişen böğürtlen, doğanın insanlığa sunduğu bir armağandır. Ülkemizde yaygın olarak yol kenarlarında ve kırlarda bulunur.
Ağustos ve Eylül ayında yenilecek duruma gelir. Binlerce yıl önce Yunanlılar “gut” hastalığında, Romalılar da böğürtlen yaprağını bir çok hastalığın iyileşmesi için kullanmışlardır.
Doğanın mükemmelliğini bu küçücük meyve içinde bulabilirsiniz. Yabani böğürtlen A, B, C, E, K vitaminleri, bakır, manganez, magnezyum, potasyum gibi mineraller, lif ve antioksidanlar açısından oldukça zengindir.
Son yıllarda yapılan araştırmalarda yüksek mineral, vitamin ve antioksidanlardan zengin olan yabani veya organik böğürtlenin aşırıya kaçmadan tüketilmesinin kanser oluşma riskini azaltabileceği yönündedir. Hafıza kaybını azaltır, savunma sistemini güçlendirir, vücutta iltihaplanmayı azaltır, adet sancısını azaltır, kalp ve damar sağlığına katkıda bulunur, yaşlanmayı yavaşlatır.
Böğürtlenin en parlak ve şekli iyi görüneni toplanmalıdır. Hassas bir meyve olduğundan üst üste toplanması ve bu şekilde saklanması meyvenin bozulmasına neden olur. Toplandıktan sonra buzdolabında 5-7 gün saklanabilir ya da dondurulabilir.
Böğürtlen yaprakları tannin içerdiğinden, aşırı miktarda böğürtlen çayının tüketilmesi kanserli hastalarda kanserin büyümesine neden olabileceğinden önerilmez.
Günümüzde böğürtlen market ve pazarlarda bulunmaktadır. Ancak, böğürtlenin olgunlaşma mevsimine girdiğimiz bu günlerde, toplamak için doğaya kırlara gitmenizi tavsiye ederim. Bu harika meyvenin faydalarından yararlanacağınız gibi, hem spor yapmış hem de bol oksijen almış olursunuz.
Sağlıklı günlere …