REKLAMI GEÇ

GENÇ KALMAK KENDİ ELİNİZDE

29 Mayıs 2017 Pazartesi

İnsan hücreleri yirmili yaşlarda yaşlanmaya başlar. Hücrelerdeki bu yaşlanmayla birlikte, fiziksel ve ruhsal birçok değişiklikler birbirini takip eder. Cilt incelir ve esnekliğini kaybeder, kas kuvveti azalır, kemiklerde minerallerin yetersizliğine bağlı kemik erimesi olur, iç organların çalışması azalır, görme ve işitme kaybı başlar. Yaşın ilerlemesiyle ortaya çıkan bu değişikler “biyolojik” yaşlılık olarak adlandırılır.

“Biyolojik” yaşlılığı geciktirmek ve ertelemek için neler yapılmalıdır?

Kendimize verdiğimiz değer ve yaşama bağlılık, yaşlılığa karşı en güçlü silahtır. Hücrelerin yenilenmesi için olumlu bakış açısı, kişinin sevgi ve motivasyona sahip olması gereklidir.

Sabah güne başlamadan önce, düşüncelerin sevgiyle pozitif olarak yeniden programlanması, vücutta mutluluk hormonunun salgılanmasını arttıracağından daha genç görünmeyi sağlayacaktır.

Derin ve yeterli uyku hücreleri yaşlanmaktan korur. Vücudun toksinlerden temizlenmesini ve yenilenmesini sağladığı gibi, savunma sistemini de güçlendirir. Gece saat 11 den önce uyunmalıdır. Kimyasal uyku ilaçları kullanılmamalıdır. Uyku ilaçları uyku kalitesi ve derinliğini azaltarak savunma sistemini zayıflattığından ve ölüm riskini arttırdığından dolayı önerilmez.

Vücudumuz %90’ı sudan oluşacak şekilde yaratılmıştır. Yetişkinler de bu oran %75’dir. Beynimizin %80’i sudan oluşmaktadır. Sabah güne yarım litreden fazla su içerek başlanması, gece uykuda kaybedilen suyun (terleme, solunum ve horlama yoluyla) yenilenmesini sağlayacaktır. Gün içinde ise, idrar rengi su gibi açık oluncaya kadar su içilmesi, hücrelerin yeterli su içinde yüzmesini sağlayarak yenilenmesine yardımcı olacaktır.

Hücrelerin iyi çalışması için günde yeterli miktarda, iyi kalitede yağ yenmesi önemlidir. Organik tereyağı, zeytinyağı, kokonut yağı gibi. Her gün lahana, karnabahar, brokoli, avokado, sarımsak, soğan, zerdeçal, tarçın ve diğer baharatların az miktarda tüketilmesi hücrelerin çalışma kapasitesini arttıracaktır.

Genç kalmak için vücudun hareket etmesi şarttır. Egzersiz sırasında terlenmesi toksinlerin atılmasını sağlar. Mutluluk hormonunun salınımını arttırarak kişinin daha sakin ve iyi hissetmesini sağlar. Gün içinde en az yarım saat yürüyüş vücudun çalışmasına katkıda bulunacaktır.

Toksinlerin vücuttan atılması hücre yenilenmesinde oldukça önemlidir. Ancak, öncelikli olarak vücuda toksinlerin alınması önlenmelidir. Toksinler vücuda hava, su ve gıda yoluyla girerler. İçilen suyun, solunan havanın, yenilen gıdanın kalitesinden emin olunmalıdır. Filtre edilmiş iyi kalitede suyun içilmesi, toksik tarım ilaçlarının kullanılmadığı sebze ve meyvelerin yenilmesi, oksijen miktarının veya çevre kirliliğinin olmadığı yerde yaşanması, sigaranın bırakılması ve alkolün iyice azaltılması gereklidir.

Her yıl %1-3 oranında hormonlarımızı kaybederiz. Bundan dolayı hormonların dengede olması önemlidir. Bunun dengelenmesi için profesyonel yardım alınmalıdır.

Düzenli kemik suyunun tüketilmesi yaşlanmayla azalan cildin güzelliğini ve nemini sağlayan hyalüronik asid miktarını karşılayabilir.

Cilde vitamin C içeren serum veya kremlerin kullanılması ve doğal vitamin C değeri yüksek sebze ve meyvelerin tüketilmesi, cildin kollojen sentezini arttıracağından, ciltte oluşacak kırışıkların oluşma hızını yavaşlatıp veya var olanları azaltacaktır.

Kaç yaşında olursanız olun olumlu düşünce gücü, doğru beslenme ve yaşam tarzı değişikliği ile takvimi 10 yaş geriye alıp, hayata daha fazla tutunabilmek sizin elinizde.

Sağlıklı ve güzel günlere…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı