BİZ UYURSAK HERKES ÖLÜR!

Sevgili Basın Emekçileri ‘10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nüz Kutlu Olsun

Basınımızın Güzide Temsilcileri ‘Oldu Olacak Çalışan Gazeteciler Günü’nüz Kutlu Olsun

Değerli Medya Mensupları ‘Ne Olacak Çalışan Gazeteciler Günü’nüz Kutlu Olsun

Bu böyle uzar gider mi?
Zorlarsan gider!…

Ki oldum olası çalışan gazeteciler gününün bir zorlama olduğunu düşünürüm…

O ara işsiz olanlarının kutlayamayacağı bir güne sahip başka bir meslek var mıdır yeryüzünde bilmiyorum?

Aslında özellikle çalışan gazeteciler gününü bu nedenle hem zamanlama hem de getirdiği kriter açısından bir hayli manidar bulurum.

O ana kadar bir kurumda çalıştığın halde, yazdığını bir yazı, yaptığın bir haber, gösterdiğin bir duruş nedeniyle patron seni 9 Ocak’ta kapının önüne koysa,

Hoop! 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde yoksun!..

Saçma değil mi sence de?

Neyse öze dönecek olursak;

Ona buna gevrek gevrek gülüp yılışan,
yağlı kapılarda kendi gibilerle yalaşan,
terliksi üreyip,
mitoz bölüşen,
her geçen gün daha da
küçülüp,
biraz daha fazla
omurgasızlaşanların
gazeteci sayıldığı bir ülkede,

en ufak farklı düşünceye bile
tahammülün olmadığı
iyi niyetin, sağ duyunun
kalmadığı bir ülkede,

Hala inatla,
dertle, tasayla,
yoğun bir çabayla,
gazetecilik yapmaya çalışan
onurlu, mert,
yürekli, boyun eğmeyen dostlarımın

ve bu uğurda bedeller ödeyen
ve ödemeye devam eden

ailelerinden, sevdiklerinden,
kendilerinden, geleceklerinden
çalıp başkalarının yüzünde
gülümsemeye duran
yol arkadaşlarımın

‘Çalınan Gazeteciler’ Günü’nüz Kutlu Olsun!

‘Gelecekte özlemle, hasretle Anılan’ Gazeteciler Günü’nüz Kutlu Olsun!..

Evet, bu ülkeye; bu ülkenin insanlarına dair, yani onların iyi niyetine, sahip çıkışlarına
dik duruşlarına olan inancımı yitirmiş; geleceğin bugünden pek daha iyi olmayacağına yönelik bir umutsuzluğun içine düşmüş olmama rağmen,

yine de ben ve arkadaşlarım
dilimiz döndükçe,
gücümüz yettikçe
gerçekleri yazmaya,
insanları aydınlatmaya,
doğruları söylemeye ve
her şeye rağmen
gazeteci olmaya
devam edeceğimizi
söylemek isterim…

Şimdi sınır kapısında, kışın ortasında, bilmem kaç bin rakımda nöbet tutmak gibi artık gazetecilik!…

Ve biliyoruz ki,
Biz uyursak, herkes ölecek!..