REKLAMI GEÇ

İŞTE O FETÖCÜLER

19 Ağustos 2016 Cuma

Kim daha tehlikeli? 
Bir amaca hizmet eden takiye mi?
Sadece kendi götünü düşünen ve her devrin adamı olan kaypaklık mı?

**

Beğenin ya da beğenmeyin ilkinin hiç olmazsa kendisi dışında da birilerini düşünen yönü vardır. Yolu, yordamı, yöntemi her ne kadar aşağılık olsa da ‘davaya olan sadakati’ takdir edilebilir.

Diğerinin üzerine söylenecek söz bulamıyorum. Şu grafitide bahsedildiği gibi aşağılığın da ötesinde bir ‘çukurluk’ hadisesidir.

**

Hep birlikte Fethullahçı avına çıktık. Doğrusu histeriye dönüştü ve kendimizi kaybettiğimiz rahatlıkla görülebiliyor.

Ama işte hep yanlış yerde arıyor muşuz gibi de geliyor.

‘Biz ne arıyoruz? Kimi?’

**

Düşünün…
Bu yurdun insanı çocuklarına atalarının ismini vermeyi gelenek sayar… Bu yurtta peygamberinin ismini taşıyan binlerce insan vardır…

Neden aşık oldukları ‘Fethullah’ın ismini çocuklarına bir tanesi bile vermemiştir…
Neden her yanlarından böyle aptalca sorulara bile verilemeyen yanıtsızlık garabeti akmaktadır?

**

Kendi insanının içine sızan nedir? Parazit mi? Virüs mü?

Yanı başımızdaki güler yüzlü adam, neye dönüşmüştür? Ne kadar robotlaşmıştır?
O gün geldiğinde bize ne yapacaklardı?

Ne kadar gaddar olacaklardı?

**

Daha ne kadar aptal olacaktık?

**

Memleketin en seçmece yerlerine kuruldukları gerçeği ne acı… Bir bağırsak solucanı gibi yurdun bütün enerjisini emen ve posasında sadece hayatta kalabileceğimiz kadar lütuf barındıran bu acımasızlığın tarifi nedir…

Güzel yaşam umutlarını çaldığı binlerce insanın acı çığlıkları arasında inşa edilmiş fütursuz lüksleri neyle açıklanır…

**

Neredeler?

İşte bakın…
Kallavi bütün işlerin başındalar…

İyi bakın inceleyin… Fazla uzaklara filan da gitmeyin kardeşim…
Nerede bir hibe varsa, nerede bir kredi varsa, nerede bir destek varsa oradalar güzel kardeşim…

Gariban yaşasın, üretsin diye çıkarılan hibe ve desteklerin olduğu yerdeler. Hem birey olarak hem şirket olarak tüm beleşçilikleri ile oradalar işte…
Kalkınma ajanslarında…
TKDK’larda…
Avrupa Birliği fonlarında…

Paranın olduğu her yerdeler…
Üç kağıdın olduğu her yerdeler…
İmar rantlarındalar… Sit alanlarındalar.. Ormanlardalar…

Bu memleketin tek bir zerre toprağına hakkı olmayanların toplandığı yerdeler…
Savaş günü geldiğinde cepheden kaçanların yanlarındalar…

**

Şu çukur meselesine gelince…

Dün kendi kıçının selameti için memleketi satanlar, bugün en çok sesi çıkanlar değil midir?

Her daim ‘muzaffer’ olanlar, her daim savaşı kazanan tarafta değil midir?
Hiç savaşmadan ‘serdar’ olanlar, memleketin boğazındaki düğüm müdür?

Yas mıdır? Düğün müdür?
Bu kargaşa, bu doğurganlık
Hayır mıdır, şer midir?

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı