REKLAMI GEÇ

İşsizlik oranı düştü, Maşallah(!)

1 Ağustos 2010 Pazar

Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK), Hane Halkı İşgücü Araştırması, ”2010 Nisan Dönemi’’ sonuçlarını açıkladı.

Sonuçlara bakılırsa işsizlik oranı düşüyor(muş)!

(Mart, Nisan, Mayıs 2010) döneminde, Türkiye genelinde işsiz sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre 547 bin kişi azalarak, 3 milyon 71 bin kişiye gerilemiş.

Geçen Nisan’dan bu Nisan’a ne değişti de bu kadar kişi istihdam edildi ve işsizlik rakamları azaldı?

Tarım sektörü mü büyüdü?

Hayır.

Tam aksine…

Açıklamalara göre tarım sektöründe milli gelir 2010 yılının ilk 3 aylık döneminde geçen yılın (2009’un) aynı dönemine göre yüzde 3.8 küçülmüş.

Ama istihdam verilerine baktığımızda bir yıl önceye göre tarımda çalışan sayısında yüzde 14 oranında bir artış olmuş.

Yani tarımda çalışan artmış ve bu sayede işsizlik azalmış, ama tarımda iş bulanların ne yaptıkları belli değil.

Çünkü çalışan sayısı artarken üretim gerilemiş.

Sanayi üretimine gelince;

geçen yıla oranla sanayi üretimi artmış, ancak iş bulanların sadece 450 binine sanayide istihdam yaratılabilmiş.

Peki sanayi üretimi artarken bu artış yeni yatırımlarla mı sağlanmış?

Hayır.

İşsizliği gerçekten azaltmak için olması gereken ne?

Ücretli kayıtlı olarak üretime katkı yapan işçi sayısını artırmak.

Peki, bunun için yapılması gereken yatırım tutarı ne kadar?

Bu sorunun cevabı Hazine Müsteşarlığı’nın verilerinde:

işsizlik oranını 1 puan aşağı çekebilmek için 249 bin kişiye iş yaratacak yatırıma ihtiyaç duyuluyor.

Bir kişiye iş yaratma maliyetinin 242 bin 341 TL olduğu Türkiye’de, işsizliği 1 puan düşürmek için 60 milyar 343 milyon TL’lik yatırıma ihtiyaç duyuluyor.

Şimdi gelin beraberce hesap yapalım…

İşsizlik Nisan ayı itibariyle son bir yılda ne kadar azalmıştı?

%2.9

İşsizliği 1 puan düşürmek için ne kadar yatırım gerekiyordu?

60.3 Milyar TL

2.9 puan düşmesi için ne kadar yatırım yapılması gerek?

2.9’u çarpalım 60.3 milyar TL ile = 174,87 milyar TL

Bu rakam, Türkiye’nin 2009 yılında cari fiyatlarla gerçekleşen 953 milyar 974 milyon TL’lik GSYH’siyle karşılaştırıldığında, Türkiye’nin milli gelirinin yüzde 20’sini “iş yaratmak” için harcaması demek.

Böyle bir yatırım yapıldı mı veya yapılıyor mu?

Hayır.

Tam aksine bakın ne oluyor.

(1) Büyümeye başlayan sektörler işçi alımında hala çekingen davranırken
(2) Büyümesi henüz başlamayan, zarar etmeye devam eden, sektörler de işçi çıkarmaya devam ediyor.

İşte bu nedenlerle üretim artsa bile istihdama yansımıyor.

Değerli okurlar,

Yatırım yapmayı bir tarafa bırakın son iki madde bile kara kara düşünmemiz için yeterde artar bile.

Peki icranın en başındakiler ne diyor?

İşsizlik oranı ile ilgili geçtiğimiz Mayıs ayında açıklama yapan Başbakan Erdoğan “iktidara geldiğimizde işsizlik oranı yüzde 10.3 idi. Üç ay sonra inanıyorum ki biz bu rakamı da yakalayacağız”

Vallahi dünyanın hiç yerinde görülmeyecek bir biçimde bir şeyler oluyor ülkemizde.

Tarımı küçültüyor, tarımda çalışan sayısını artırıyoruz.

Sanayi üretimini artıyor, çalışan sayısını azaltıyoruz.

Sıfır yatırımla işsizlik oranımızı %2.9 düşürüyoruz.

Yetmez, bunu birkaç ay sonra %10’lara indireceğimizi söylüyoruz!

Verilen bu rakamlara bakarsak,

“İyi ki kriz olmuşta bizi teğet geçmiş” demekten başka söyleyecek laf bulamıyor insan.

Allah muhafaza kriz falan olmasaydı demektir ki çalıştıracak işçi bulamayacaktık.

Nasıl yani demeyin.

Krize rağmen işsizlik oranını %2,9 düşürebiliyorsak ve birkaç ay içerisinde de %10’a gerileteceksek,

Demek ki kriz olmasaydı, bu orantısal azalma devam edeceği varsayımından hareketle işsiz kalmayacaktı ülkemizde.

Bu ne demek biliyor musunuz?

İşletmelerin çalıştıracak işçi bulamaması.

Bu durumda yapılacak tek bir şey kalacaktı.

Yurt dışından işçi ithal etmek…

Sadece bizim işsizlik sorununu çözmekle kalmıyoruz. Konu komşuya da yardımcı oluyoruz.

Maşallah.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı