REKLAMI GEÇ

AVUSTURYA’NIN ZEYBEKCİ ‘DARBESİ’

12 Temmuz 2017 Çarşamba

Gündem 15 Temmuz’a doğru ısınma hareketlerine biraz geç mi başladı ne?

Kılıçdaroğlu “Adalet Yürüyüşü”yle tekere çomak soktu adeta.

Günler, hatta haftalar öncesinden hazırlıklara başlamak isteyen yerel belediyelerin eli böğründe kaldı. Özellikle merkez belediye çadırları ‘başlarım böyle işe’ cinsinden keyifsizliklerle ayak sürüyen bir kurulum geçiriyor.

Dün Yeni Cami önü, arkası, bahçesi, kaldırımı, gölgesi falanı, filanı ‘seyyar çadır ve pankart işgaline’ hazırlanıyordu ama öyle iştahlıca sayılmaz. Sanki ağzının tadı kaçmış gibi. Sanki gündem istediği kıvama gelememiş gibi!

***

Gündem gecikmesinin en tipik göstergesi, birkaç günden beri çelişkili haber ve demeçlere konu olan Zeybekci’nin Avusturya ziyareti tartışması oldu. Başka zaman olsa çoktan ‘dibini’ bulacağımız bir başarı hikayesi olacakken, üstü kapatılsın diye özel bir çaba harcandı. Yapılan her açıklama kafaları karıştırdı, soru işaretlerini çoğalttı.

***

Aynı gün Denizli Haber manşetleri bu çelişkiyi es geçmedi, arka arkaya okurlarına duyurdu.

İlk başlık sabahın dokuz buçuğunda, “Bakan Zeybekci’nin Avusturya’ya girişine izin verilmediği iddia edildi” diyordu. Haber kaynağı Reuters tüm abonelerine servis etmiş, merkez medya da manşetten görmüştü.

O saatlerde Avusturya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, ORF radyosuna, “Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz’un, Ekonomi Bakanı’nın ülkeye girişini yasakladığını teyit edebilirim” açıklamasıyla ajansı doğruladı.

Ardından Bakan Zeybekci, Bakanlık düzeyinde açıklamayla bu iddiayı yalanladı. Açıklama, “Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’ye Avusturya’nın 15 Temmuz’da ‘ülkeye girmesine izin vermediği’ haberi doğru değil” diyordu.

***

Ama mevzide bekleyenlerin gecikmiş taarruz demeçlerini kontrol etmek ne mümkün?

Havuzun Akşam Gazetesi internet sitesinde, “Avusturya’dan skandal karar” başlığı attı.

AKP Denizli Milletvekili Cahit Özkan belli ki konuya tam vakıf değil ama bir şeyler söyleme gereği duymuş. “Zeybekci’nin programının iptal edilmesi manidardır. Avusturya’nın terör limanı olması kabul edilemez” deyip çıktı. “Konu ne, sen ne diyorsun” diyen olmadı. Geçi Özkan sonradan danışmanının bozuk imlasıyla “Az önce gönderdiğimiz ‘Avusturya FETÖ ihanetinin yanında yer alıyor’ haberini, dikkate alınmamasını rica ediyoruz” açıklaması yaptı ama o sırada “atı alan Üsküdar’ı geçmişti.”

Zeybekci baktı olmayacak, kendisi çıkıp açıklama gereği duydu. “biz öyle izin-mizin almayız” mealinden raconla toparlamaya çalışırken, kontrolsüz bir hissiyat açıklaması yaptı.

***

Öyle ya, böyle haberlerin 15 Temmuz’a doğru çıkması artı puan yazacakken, Adalet Yürüyüşü’ne odaklanan ulusal ve uluslararası haber kuruluşları haberi sür manşete çekivermişti. Puanlar sönüp giderken ne gerek vardı bir atımlık barutu tüketmeye!

Ama kutu açıldı bir kez. Aynı gün tüm medya organları haberi servislerken, soru işaretleri artmaya başladı. Son darbe Dışişleri Bakanlığı sözcüsünden geldi. Bakanlık Sözcüsü Hüseyin Müftüoğlu, “Hain darbe girişimi karşısında demokrasiye sahip çıkan ve bu uğurda şehit düşen ve gazi olan vatandaşlarımızın anılmasına yönelik etkinliğe katılmak üzere Sayın Ekonomi Bakanımızın yapmayı planladığı ziyaretin engellenmesi, Avusturya’nın demokratik değerlerin savunulmasına yönelik yaklaşımında samimi olmadığını ortaya koymaktadır” deyiverdi.

Fazla söze gerek yok.

Zeybekci hop oturup, hop kalkmış olmalı. Kimi haşladı, kimi fırçaladı bilmiyoruz tabi. Ama yerel ‘kahramanlık’ için bir fırsat daha elden kaçıp gitmiş oldu.

***

Zeybekci Ekonomi Bakanı olmak için çok çırpındı. Kent halkını, Erdoğan gelecek diye iki gün evine hapsetmişliği bile vardır. Hatta bu uğurda 20. Yüzyıl iktisadının ikonası Keynes’i ‘yakmayı’ dahi göze aldı. Ama işte bazen olmayınca olmuyor.

***

Bu arada 15 Temmuz hazırlıkları geciktikçe gecikti!

Zaman akıp gidiyor.

Hem şunun şurasında 2019’a ne kaldı?

Bari günler boş geçmesin, zamanında yapılmamış taziyelere gitmeli.

Mesela şehit aileleri ziyaret edilmeli.

Hazır yeni Vali göreve başlamışken o da gezilere eşlik edebilir.

“Valilik Halk Günü” mü dediniz? Vali katılmasa da olur. Katılmadı oldu netekim.

Birlikte gidilen evlerde çekilecek fotoğraflarla hiç olmazsa yerel kamuoyundaki ‘atalet’ bir nebze atılabilir.

***

Ah, şu Adalet Yürüyüşü yok mu?

Bütün gündemi silip süpürdü.

Ezberleri bozdu, onunla kalmayıp psikolojileri bozdu, özgüveni sarstı, dahası sinirleri bozdu.

Üstüne 9 Temmuz miladı diye bir şey çıkardılar, tüm bu karışıklık ondandır.

Geçer mi?

Gezi Direnişi travması hala atlatılamamışken şimdi de Adalet travması çıktı.

Kim bilir kaç yıl daha bunun ceremesini sürecek?

Çekilir dert değil hani…

 

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

ibo   -  Bağlantı 12 Temmuz 2017, 14:03

okumaya deger güzel bir yazı amayazılanlar dogru horozlukda sökmemiş bu arada rezil olduk sayelerinde

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı