REKLAMI GEÇ

“EN BÜYÜK” KİTAP FUARI

22 Mart 2017 Çarşamba

Büyük olmanın “en” halinden kurtulamadık gitti!

Şu günlerde kentin her yanını işgal etmiş olan Denizli Büyükşehir Belediyesinin “Kitap Fuarı” afişlerinden söz ediyorum.

Mevcut gelişmişlik halini bir türlü kabullenemeyişin tipik bir yansıması gibi duruyor!

Sanki Bankada mevduat faizi dağıtılıyor!

Bunu özel bir şirket düzenliyor olsa belki kısmen anlayışla karşılamak mümkün olabilir.

Ama bir kamu kurumundan söz ediyoruz. İnsan biraz ciddiyet bekliyor doğrusu.

Ne ile yarışılıyor?

Kime karşı?

Hangi kültürel alt yapıyla?

İşin gerçeği şu; hangi dürtüyle bilemiyorum ama “En Büyük” fantezisi son on yılın en önemli yerel yönetim hayali olageldi hep.

***

Adaletli olalım, yine de şimdiki yönetimler eskiye göre daha mütevazi iddialarla sahneye çıkıyor.

Hatırlayalım. Biz zamanlar bu ‘en büyük’ olma çıtası Avrupa irtifasından başlatılırdı.

“Denizli’ye en büyük jeotermal santral kuruluyor!”

“Nihat Zeybekci Kültür Merkezi Avrupa’nın en büyük kültür kompleksi olacak!”

“Avrupa’nın en büyük müzesini kuruyoruz!”

“Avrupa’nın en büyük turizm destinasyonu Pamukkale olacak!”

…..

Bunların hepsi için şunu söyleyebiliriz: dağ her zaman fare doğurdu. Bazıları da doğmadan öldü.

***

Kitap Fuarı gereksiz mi?

Aksine çok geç kalmış bir girişim.

Kitap fuarı türü etkinlikler, o kentin kültürel gelişmişlik düzeyinin aynasıdır.

Aynı biçimde, kentin kitapçı sayısı kitap okuru niteliğinin belirleyicisidir.

“Nitelik” sözcüğünün neyi ifade ettiğine dair bir fikrimiz olsa bile aklımızda varsa yoksa sayılar. Büyüklük göstergesi kaba rakamlar!

***

Kentte kaç kitabevi var? Bunun sayısından yerel yönetim haberdar mı bilmem.

Belediye Kültür Dairesi Başkanlığı adıyla örgütlenmiş bir yapı var. Dairenin başında tüm iyi niyetiyle çalışmalar yürüten bir ekip olduğunu görüyoruz. Çünkü heyecanlarını her zaman koruduklarını gözlüyoruz. Ancak bu iyi niyet yeterli mi?

Kentin kültürel kimliğinin aşama kaydetmesi için gereken vizyonun orta vadeli projelerle olacağı aşikar. Bu konuda nasıl bir çizgi izleniyor çok belirgin değil.

Çok basit bir soru; bu kentte kaç kitabevi var? Bunun bir istatistiği çıkarıldı mı? Merak ediyorum?

***

Şehrin yayıncılık kültürüne de göz atalım.

Belediye kültür yayınları olarak basılmış eserlerin hiç birini küçümsemiyorum.

Ama dikkat edin, ‘kadrolu’ yazarların ‘belirlenmiş çizgiyi’ aşmayan yayınları bunlar.

Kentin etnografyasını mercek altına alan ama başkaca bir alana izin vermeyen yayın anlayışı.

Varsa da ancak hatır gönül ilişkisiyle yayınlanmış birkaç marjinal eser.

Oysa o ‘kadrolu’ yazarların on katı nitelikli yazar listesi yapabiliriz kentte yaşayanlardan!

Neden dışlanıyor veya görmezden geliniyor ya da uzak durmalarına göz yumuluyor?

Hangi ölçütlerle?

***

İl Halk Kütüphanesinin yerini kaç kişi biliyor sizce? Kütüphane benim arka sokağımda ama her gün yolda bir ya da birkaç kişinin kütüphaneyi sorduklarına şahit oluyorum. Mahalle bakkalı kütüphanenin gönüllü adres tarifçisi oldu kaç zamandır. Oysa gidin her kentte, o kentin en merkezi alanında yer alır Halk Kütüphaneleri. Mesela yıkılıp otopark yapılan Kız Meslek Lisesi arazisi gibi yerlerde!

***

Kitap Fuarına dönelim.

Türkiye’de son otuz yıldır çok büyük kitap fuarları düzenleniyor.

Bölgede de düzenleniyor.

İzmir’de, Antalya’da düzenlenen onca büyük fuarlar var.

Hiç birinin tanıtım afişinde “en büyük” ibaresi görmedik şimdiye kadar.

Ama kitap okuru kadar yayıncı, kitapçı ve fuarcı da bilir ki, kitap fuarının büyüklüğünün ölçüsü;

Ne katılan yayınevi, ne kullanılan alanın metrekaresi, ne satılan-sergilenen kitap miktarı ve ne de ziyaretçi sayısı değildir.

Kitap fuarını büyük kılan, onun sürekliliğidir. Sahip çıkılmasıdır. Gerisi istemeseniz de gelir.

Yeter ki bu ilk aşamayı geçelim.

Hele bir düzenlensin.

Hele bir gelenekselleşsin.

Hele bir okurun ihtiyacına cevap verir hale gelsin!

Hele bir bölgesel beklentiye dönüşsün.

İnsanlar desin ki, “Bu yıl Denizli kitap fuarında buluşalım!”

Onu sağladığınız gün isterseniz küçülün, insanların gözünde çoktan büyümüş oluşunuz.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı