REKLAMI GEÇ

PİRUS’UN PİŞMANLIĞI!

26 Nisan 2017 Çarşamba

Aşağıdakiler eskisi gibi yönetilmek istemiyor,

Yukarıdakiler eskisi gibi yönetemiyor!

Son referandumun bizzat YSK’ya dayanan şaibesi bir yana.

Devlet olanaklarını son zerresine kadar kullanıp ancak bunu başarabildiyseniz, olan bitenin başka tarifi yok!

‘Galiptir bu yolda mağlup” demiştik ya,

Daha tarihsel bir analojiyle adlandıralım, ‘Pirus Zaferi!’
***
Epirli Pyrrhus(Pirus)’un neredeyse mitolojik bir destana dönüşen ‘zafer’ hikayesini anımsatalım.

Pirus İ.Ö 318-272 yılları arasında Yunan kolonisi Tarentumların kralıydı. Büyük İskender’in Kartaca’yı fethetme hayalini gerçekleştirmek için yola çıktı. Beş yıl süren savaşlar sonunda Roma’yı yendi. Ancak savaşın sonunda fillerin desteğindeki güçlü ordusundan geriye kimse kalmamış, kazandığı zafer varını yoğunu elinden almıştı.

Zaferin ertesinde söylediği söz hala hem savaş ‘sanatı’, hem de politika sanatı stratejistlerinin kulağına küpedir: “Tanrım bana böyle bir zafer kazanmayı bir daha nasip etme!”
***
16 Nisan referandumundan sonra kim ne derse desin, geriye sadece enkaz kaldı. Bu kaybedenden çok kazananın enkazı!

Ekonomide enkaz, diplomaside enkaz, hukukta ve adalette enkaz, sokakta enkaz!

Bakmayın dillere pelesenk olmuş kalıp cümlelerle yapılan ‘referandum analizlerine.’

Hangisine baksanız birbirinden farklı üç cümle kuracak yetenek sergilemekten acizler.

Bence Denizli’de yerel düzeyde alınan sonuç, Türkiye’nin aynasıdır. Referandum öncesi çokça konuştuk, daha açık ifade edelim; birkaç puanlık fark, son on yıl içinde defalarca tanık olduğumuz gibi kolayca manipüle edilebilirdi, öyle de oldu.

YSK’nın son saat bitiminde aldığı karar, bu manipülasyonun açık göstergesinden başka bir şey değil. Sonuçlar yine de tatmin edici mi? Olsaydı bunca savunmaya geçmezdi ‘kazanan’ taraf.
***
Sonuçları tartışılır kılan başka faktörlerden biri de elde edilen oranın mutabakatı ya da toplumsal uzlaşmayı temsil edip etmediği. Dahası temsil yeterliğinde olup olmaması!

1961 Anayasasını hatırlayalım.

Tam 20 yıl boyunca, başta iktidarı en fazla elinde tutmuş olan siyasi parti (Adalet Partisi) olmak üzere merkez ve sağda konuşlanmış tüm partiler o Anayasanın ‘bol’ geldiğini tartıştılar. Daha önemlisi, meşruiyetini tartıştılar. Nedeni, %61.7 oy oranıyla kabul edilmiş olmasıydı. Geriye kalan %38.3’ü temsil etmediğini ileri sürdüler. Yer yer anayasal ihlallere varan tutumları oldu. Nihayetinde 12 Mart 1971 askeri darbesinin olağanüstü dönem koşullarında kısmen tırpanlanmasını sağladılar.

Bu gün % 51.2’yi zafer ilan eden geleneğin temsilcileriydi onlar. Şimdikiler de o dönemlerde politikaya bulaştılar ve siyaseti onlardan öğrendiler.

O gün %61.7’ oranını tartışanlar, bu gün çok daha meşru olan tartışmaya katlanmak, toplumun 50’sinin sesine kulak vermek zorundalar.

‘Ben yaptım oldu’ zamanları geride kaldı. Bundan emin olun. İlk seçimlerde yanıtını aldığınızda da şaşırmayın.
***
Pirus’un zaferi, aynı zamanda pişmanlığıdır. Onca zayiattan geriye kalan şey sadece koca bir enkaz olduğunda başka türlü bir duygu oluşması beklenebilir mi?

Nitekim dün CB Erdoğan’ın Amerika’da tutuklu bulunan Rıza Sarraf için “Babamın oğlu değil” demek zorunda kalması, kayıpların çetelesini tutmaktan yorulduğunu gösteriyor. Yaşadığı gerilimin boyutlarını anlatıyor. Beraberinde, kabine değişikliği için ortaya atılan iddiaların nedenleri de bu durumu doğrular nitelikte. Üç beş puan daha fazla olsaydı girişilecek kıyamın ne olacağının işaretlerini vermişti önceden. Şimdi öyle mi?
***
Pirus’un pişmanlığı önümüzdeki dönem daha da belirginleşecek. Erken kalkanın aldığı yol mesafesinin öyle kayda değer olmadığı anlaşılacak. Elde edilen ‘zaferin’, kayıpların yarısını bile telafi etmeye yaramadığı görülecek.
***
Aşağıdakiler eskisi gibi yönetilmek istemiyor,

Yukarıdakiler eskisi gibi yönetemiyor!

Bu evrensel sosyolojik yargının doğruluğunu zaman bize kanıtlayacak.

Sürecin nasıl işleyeceğini ise hep birlikte görüp yaşayacağız.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı