REKLAMI GEÇ

‘MAKSATLI ÇEVRECİLER’ ZEYTİN YAYLASINDA NE İSTİYOR?

14 Eylül 2018 Cuma

Zeytin Yaylası’nda sürdürdüğü çalışmalara gösterilen kamuoyu tepkisi, Orman Bölge Müdürlüğünü epey rahatsız etmiş görünüyor.

Kaç haftadır süren sosyal medya merkezli protestolar öyle rahatsız etmiş ki, sonunda suskunluğu bozmak zorunda kaldılar. Müdürlük dün bir basın bildirisi yayınlayarak bazı açıklamaları basın kuruluşlarına e-postayla ulaştırdı. Basın açıklamasına dikkatle baktığımızda gördük ki, medyaya yönelik suçlamaların önemlice bir yanı bize dokunuyor. İlk haber yapan değil ama haberi etraflıca ele alıp hukuksal-idari çerçevesiyle ilk yayınlayan biz olduğumuz için ‘dokunuyor.’

***

Ya Valilik, ya da başka bir üst kurumun zorlamasıyla yazılıp postalanmış bir açıklama olduğu aşikar. Çünkü yapılan açıklamanın iler tutar tarafı yok. Bolca şehit hamaseti, orman yangını öcüsü, doğal hayat canlılarına da yarayacak hoş bakışıyla ikna etme kaygısı. Hepsinden çok ‘yerseniz’ türünde sert bir açıklama!

***

İşin garibi, yapılan açıklamanın asıl hedefi, olan biteni haberleştirmek doğal görevini yerine getiren yerel medya. Yapılan haberlerden duyulan rahatsızlık,“bazı maksatlı çevreler tarafından… gerçeği yansıtmayan kasıtlı bilgiler” ifadesiyle bildiride yer alıyor.

Hayli iddialı mı desem, seçim dönemlerinin sallamaya pek alışkın politikacı tipinden ödünç alınmış retorik mi desem… hepsi uyuyor aslında. Ama temelde iktidar jargonuyla posta atmak gibi duruyor.

***

Dilimize dolarsak Bölge Müdürü bu ironiden zor kurtulur. İyisi mi daha açık biçimde iddialarının neden mesnetsiz ve açıklamalarının niçin içeriksiz-tutarsız olduğunu madde madde ele alalım. Ele alalım ki, “kasıt,” “maksat,” “yalan-yanlış” gibi sözcükleri daha ölçülü kullanmak gerektiğini idrak etsinler.

***

Orman Müdürlüğü basın açıklamasında diyor ki, “kaynakta 4 litre/saniye su bulunmaktadır. Basında çıkan haberlerin aksine suyun kesinlikle tamamı değil 4 litrelik suyun sadece 1 litresi (1 lt/sn) alınacak kalan 3 litre (3 lt/sn) ise kaynağında bırakılarak…”

Biz de Müdür Bey’in ağzından aynısını yazmıştık. Ancak o gün telefonda ayaküstü sormadıklarımızı, şimdi sormak farz oldu.

***

Varan soru 1

Orman Bölge Müdürlüğünün yanıtlaması istemiyle: 1litre/saniye suyla yangın söndürme havuzu besleyeceksin, yürüyüş yolu güzergahındaki 1, 2 ve 3. çeşmelerin de içinde olduğu bütün çeşmeleri canlandıracaksın, helikopter pistini sulayacak, belki çevresindeki yeşilliğe can suyu yapacaksın, bunların üstüne bir de şehitler çeşmesi yapıp onun kaynağını oluşturacaksın. Artanıyla yangın arozözleri ve helikopterin yangın söndürme su ikmal depolarını dolduracaksın. Yetmedi, bölgedeki yaban hayatına da hizmet verilmiş olacak. Nasıl olacak?

Bu bir mucize vallahi. Sadece mucize değil, ilahi kudretin hikmeti! Saniyede bir tas suyun marifetini görüyor musunuz? Nutkum tutulacak şimdi, müdürlüğün hikmetinden de sual olunmuyor ki?

***

Varan soru 2

Bu soru özel meramımı tatmin edecek: Anlaşılan birkaç km’lik bir etapta 1litre/saniye suyu taşımayı müdürlük kafasına koymuş. İyi de, bu su mevsimine göre değişkenlik göstermeyecek mi? Özellikle yangın olasılığının arttığı yaz aylarında suyun çekilme ya da azalma ihtimali var. O zaman ne olacak?

Bir de yaklaşık 8-10 km’lik bir güzergahtan taşınıyor. Yol boyunca, borulardan kaçan su miktarı ne olacak? Bu benim samimi merakım.

***

Varan soru 3

Buradaki yatırımın maliyeti nedir? Kime havale edildi? Kamuoyu neden bu tür bilgilerden muaf tutulur?

***

Varan soru 4

“Şehitler çeşmesi” bayağı hamaset değil de nedir? “Şehit” deyince akan sular duruyor. Dursun elbette ama bunu yapılan hukuksuzlukların kılıfına dönüştürdüğünüzde anlamı kalmıyor, hatta itici olmaya başlıyor. Belki de şehit verenlerin kendisi için de incitici! Yani bana öyle geliyor ki, şehit popülizmi olmayınca yaptıklarınız kendi gözünüzde bile meşruiyet kazanamıyor mu nedir? Yani Orman Müdürlüğü çeşmesi deseniz, inandırıcı olmayacağınızdan bu kadar mı eminsiniz?

***

Varan soru 5

Basın açıklamanızda“Bu su ile ilgili Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünden ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulundan tahsis ve uygun görüşler alınmıştır. Çalışma alanının Sit alanıyla ilgisi de yoktur”diyorsunuz.

Basın açıklamasındaki bu ifade ne ölçüde gerçek? Daha önce yapılan açıklamalarla çeliştiğinin farkında mısınız? Şu cümle bile kendi kendine çelişmiyor mu: hem “tahsis” ve “uygun” görüş alıyorsunuz, hem de SİT alanıyla ilgisi olmadığını belirtiyorsunuz. Allah aşkına şu Kültür Varlıkları Koruma Kurulundan gelen “uygun görüş”übasına dağıtırmısınız? İnanın yapılan tartışmaların yarısını bitirecek o belge.

Daha ayrıntılı soralım: Koruma Kurulu size “uygundur”mu dedi?

Yoksa burası “SİT alanı değil” mi dedi? Bu ikisi birbirinden farklı durumların tarifini içerir.

Devlet Su işleri nasıl tahsis etti?

Önce kuruldan karar mı aldı, yoksa tahsis edip istim arkadan gelsin mi dedi?

Çünkü Aydın Kültür Varlıkları Bölge Koruma Kurulu Müdürü ve Kurul Başkanı’nın henüz beş gün önce haberi yoktu gelişmelerden. Peki siz hangi kuruldan ‘uygun görüş’ aldınız? Siz mi aldınız, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ) mü?

***

Varan soru6

DSİ’den talepte bulunurken, yangın havuzu mu, şehitler çeşmesi mi, helikopter pisti mi, çamlık yürüyüş yolu çeşmeleri mi; hangisi için talepte bulunuldu?

DSİ’nin talep edilen suyu ne için kullanılacağını belirterek tahsis etmesi gerekiyor, size hangi kullanım amacına uygun olarak tahsis etti? Havuza mı, çeşmelere mi, diğerlerine mi?

***

Varan soru 7

Orman Bölge Müdürlüğünün Zeytin yaylası civarında kaç tane yangına müdahale havuzu var merak ediyorum. Bunların kapasitesi nedir?

***

Varan soru 8

Bu arada, 1 litre/saniye suyun ölçümleri için DSİ’nin raporu var mı? Bu raporda suyun yeterli olup olmayacağı konusunda raportör görüşü nedir?

***

Sorulacak soruların esasını bunlar oluşturuyor.

Bu işin faili, Orman Bölge Müdürlüğü. Soruların muhatabı da onlar. Olay Mahalle muhtarlarının girişimiyle adliyeye aksetmiş durumda. Suç duyurusu sonrası ne gibi gelişmeler olacak bilemiyoruz.

Ancak bizim beklediğimiz, Aydın Kültür Varlıkları Bölge Koruma Kurulu’nun alacağı karar. Kurul Başkanı gündemimize aldık demişti. Sanırım önümüzdeki hafta sonuna doğru bir toplantıları var, galiba 20 Eylül. Bakalım ne gibi bir karar çıkacak?Kurul bundan önce yaşananların bıraktığıolumsuz izleri silecek mi göreceğiz.

Müdür Bey’e iki çift söz:

İnsanları, kurumları, medyayı itham etmekle bir yere varmanız mümkün değil. Hele ki yaptıklarınızla söyledikleriniz birbirini tutmuyorsa hiç değil.

Biz hangi kuruma inanacağız? Sizinle telefonda görüştük, “ben koruma alanı olduğunu sanmıyorum ama yine de korumada olup olmadığını tam bilmiyorum” dediniz. Şimdi kesin konuşuyor ve “SİT alanı değil” diyorsunuz. Hangi arada Koruma Kurulu’ndan karar aldınız?

Sizinle görüştüğüm gün, Aydın Bölge Koruma Kurulu Müdürü Mehmet Yılmaz ve Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek’le telefonda görüştüm. Her ikisi de bölge ile ilgili bir karar olmadığını söyledi.

Burada yalan söyleyen kim? Medya mı, sosyal medya kullanıcısı çevre aktivistleri mi, mahalle muhtarları mı, biz yazan-konuşanlar mı, yoksa basın açıklamasını kaleme alan Orman basın birimi mi?

“Maksatlı” dediniz ya, maksat ne olabilir? Rant mı? Muhtemel… ama öyle bir rant peşine düşen zaten sizinle istişare etmeden hiçbir şey elde edemez değil mi? Başka maksat ne olabilir?

***

Ben yoruldum müdür bey. Daha da yazmıyorum. Ama bir lütfen: Lütfen daha fazla karıştırmayın ortalığı, görünen köy kılavuz istemiyor işte anlayın. İş savcılıkta, belki de mahkemede. Belki başka davalar açılacak veya müdahiller taraf olacak. Örneğin Mimarlar Odası, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, Çevre Mühendisleri, Orman Mühendisleri… Aç tavuğun kendini darı ambarında sanması değil bu. Sonuçta insanlar el ele kamusal bir alanı korumaya çalışıyor. Maksat arıyorsanız, temel maksat işte bu! Bir de Koruma Kurulu masasında iş.

İnanın eğer bu taraftan baksaydınız siz de kendinize aynı şeyleri sorardınız. Biraz empati bunun için yeterli. Seçim dönemi siyasetçilerinin birbirini suçlayan gündelik hamaset dili resmi devlet kurumunun dili olamaz, olmamalıdır.

Meraklısı için Orman Bölge’nin Basın açıklaması link bağlantısı: 

denizliobm.ogm.gov.tr/SitePages/OGM/OGMHaberler.aspx?l=06668cfb-48a5-48e4-a259-ca4dc94fa82d&i=458

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı