REKLAMI GEÇ

HAZRETİ HAMZA’NIN ÖLÜMÜ

13 Ocak 2016 Çarşamba

Bundan 10 yıl kadar önce bir Ramazan ayını kutsal topraklarda geçirmiş ve o yılın bayramını da oralarda kutlamıştık. Ramazanın ilk 20 gününü Mekke’de yaşadıktan sonra, kalan 10 günü ve bayramı da, Medine’de yaşamıştık. Her şeyden önce, oraların sıcak havasına rağmen Ramazan’ın sıkıntılarını hiç hissetmediğimi özellikle belirtmek isterim.

Medine’de kaldığımız otelin penceresinden, ünlü Uhud Dağı’nı seyredip, dinlediğimiz menkıbeleri yaşar gibi olduğumu dün gibi hatırlarım. Uhud Dağı olarak bilinen ünlü tepe, Müslüman ziyaretçilerin bu Müslüman alemi için önemli olayı anmak için oralara çıkıp inmeleri sonucunda dağ, küçük bir tepe haline gelmiş.

Anlatılanlara göre Müslüman olan kardeşinin, Bedir Savaşı’nda babasını karşılıklı çarpışmaya davet edişine kız kardeşi Hind çok sinirlenmiş. Üstüne üstlük Bedir Savaşı’nda müşrikler çok kayıplar vermişler. Hind’in babası Utbe, amcası Seybe ve kardeşi Velid bu savaşta ölmüşler. Bu olay Hind’i çileden çıkarmış ve Müslümanlara karşı önü alınmaz bir intikam duygusu ile çılgına dönmesine sebep olmuş. Müşrikler büyük bir hazırlıkla Müslümanlarla savaşmaya hazırlanırken Hind, usta mızrakçı köle Vahşi bin Harb’ı buldurtup, Uhud Savaşı’nda Hazreti Hamza’yı hedef göstererek, O’nu öldürebilirse azad ettireceğini ve inanılmaz hediyeler vereceğini vaat etmiş. Böylece hazırlanan vahşi, savaşın bir anında Hazreti Hamza’yı gafil avlayıp, uzaktan fırlattığı mızrağı ile vurup, Hazreti Hamza’yı şehit etmiştir.

Hazırlanan savaş taktiğine uymayan ve savaşı kazandık sarhoşluğu içinde düzeni bozan okçuların mevkilerini terk etmeleri yüzünden Müslümanlar, ilk defa böyle önemli bir savaşı kaybederler. Vahşi, efendisi Hind’e daha çok yaranmak için Hazreti Hamza’nın ciğerini söküp kendisine götürür. Hind de Hazreti Hamza’nın ciğerini çiğ çiğ yer. Bu vahşet daha da fazlasıyla devam edip, Hazreti Hamza’nın bazı uzuvları, takı olarak da kullanılır.

Hazreti Hamza Uhud Savaşı’nın gerçekleştiği gün daha yeni evlenmiştir. Müşriklerin saldırılarını işitince gece vakti eşini bırakıp savaş alanına koşup gitmiştir. Eşinin şehit olduğunu öğrenen tazecik eşi şaşkına dönmüş ve endişeler içinde Peygamberimize koşup giderek Hazreti Hamza’nın evden ayrılırken banyo bile yapamadığını yana yakıla anlatır. Allah Resulü genç kadına üzülmemesini söyler. Çünkü Hazreti Hamza’nın cesedi yanına bizzat gidip başını okşadığını ve o anda bile saçlarının hala ıslak olduğunu söyler. Böylece Hazreti Hamza’nın genç eşi, O’nun kirli olarak şehit olmadığı mucizesine inanarak teselli bulur. Çünkü o da inanmış Müslümanlardandır ve bu mucizeye inanarak üzüntülerinden kurtulur.

Sayın Cumhurbaşkanımızın son umre ziyaretine katılan Akit Gazetesi Genel koordinatörü Hasan Karakaya Medine’de ölmüştü. Ölüm sebebi olarak kullanmış olduğu ilaç diye bir sürü dedikodular yapılmıştı. El Cezire televizyonu da dedikodulara çanak tutuyordu. Bizler için ne idüğü belirsiz El Cezire televizyonuna ne oluyordu ki? Akit Gazetesi ve ona yakın gazeteler bu dedikoduları yalanlayıp durdular. Her halükârda ölmüş birisinin arkasından çirkin dedikodular hiç yakışıklı olmuyor. Hem Hasan Karakaya toprağa verilirken mezarı başında Cumhurbaşkanı’nın bizzat Kur’an okumuş olması, yüreklere serin sular serpmiş ve sevenlerini teselli etmiştir. Aynı Hazreti Hamza’nın eşini teselli eden Peygamberimizin o mucizevî olay gibi, bu Kur’an okuma olayının Cumhurbaşkanı gibi birisi tarafından tilavet edilmiş olması, yakınları için ziyadesiyle teselli vesilesi olmuştur diye düşünürüm.

Ne var ki kulaktan dolma işittiklerimize göre rahmetli Hasan Karakaya, belki de birilerine yaranmak için Atatürk dâhil, ülkenin saygın pek çok insanlarına karşı saldırganlığı da yenilir yutulur gibi değildir. Her şeye rağmen toprağını sevsin demekten başka bir şey gelmiyor elimizden.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

ahmet   -  Bağlantı 13 Ocak 2016, 13:13

Yazar önemli bir hata yapmış. Vermiş olduğu örnekteki sahabe Hz. Hamza değil Hz. Hanzala’dır. Lütfen bir sonraki yazıda bu yanlışlığın düzeltilmesini sağlayın. Ayrıca Peygamber Efendimiz(SAV)dönemindeki bir mucize ile mukayese yapılması çok yanlış.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı