YENİ YIL HAYIRLAR GETİRSİN

Yılın bu ilk yazısını, yeni yılın ilk gününde yazmak kısmet olduğu için çok mutluyum. Bu mutlu rastlantının, çevremiz için olduğu kadar, birlik içinde olmasını dilediğim milletimiz ve tüm âlem için hayırlara vesile olmasını dilerim. 2015 Yılı hepimiz için hayırlı  olsun!..

2014 Yılını oldukça yoğun gündemler ve hatta olumsuzluklarla geçirdiğimiz gerçektir. Tüm milletimizin yüreklerini hoplatan, bir benzeri hiç görülüp duyulmamış olaylar yakamızı hiç bırakmadı. Siyaset yapmak olarak vasıflandırılsa da, bu olayları özet olarak vurgulamakta yarar olacaktır. Yıl içinde izleri ayyuka çıkan 17 ve 24 Aralık olayları, devamında gelen paralel devlet çalkantıları dudakları uçuklatacak boyutta uzayıp gitmiştir. Olaylar ve inanılması zor iddia ve çalkantıların bir türlü sonu gelmemiş, geleceğe de benzememektedir. Her şey 2015 yılına devredilmiş gibi gündemde duruyor. Yani 2015 yılına Allah kolaylıklar versin demekten başka bir şey gelmiyor elimizden.

Bütün bu olumsuzluklarla birlikte her gün bir kaza olayı, fakir fukara kesiminden insanlarımızın canını yakıp durmuştur. Soma ve Ermenek maden ocaklarındaki kazalar, her yönüyle hepimizin canını yakmış, yüreklerimizi dağlamıştır. Gerek inşaat ve gerekse maden ocaklarında meydana gelen toplu ölümcül kazaları olağan deyip geçmemiz mümkün değildir. Allah geride kalanlara sabırlar versin demekle geçiştiremeyiz. Ne var ki, 2014 yılının benzeri yürek yakan olaylarıyla anılacağı hiç unutulmamalı ve tekrarı olmaması için gerekli önlemlerin alınması için 2015 yılında yetkililerimizin daha duyarlı olmalarını diliyoruz.

Güneydoğuki son gelişmeler hafife alınacak gibi değildir. Gün geçmiyor ki bu bölgemizde sokak olayları şeklinde gelişen ve başkaldırı haline gelen olaylar vahimdir. Bu illerde PKK dağdan şehirlere inmiş gibidir. Suriye ve IŞİD olayları durduk yerde başımıza önemli dert haline gelmiştir. Bulaşmayalım şu Araplara derken ne kadar haklı olduğumuz görülmektedir. TIR Şoförleri, konsolosluğumuz çalışanları esir alınıp aylarca esir hayatı yaşatılmıştır. Şükür ki yurttaşlarımız, şu veya bu şekilde sağ salim kurtarılıp gelmişlerdir.

Bu ve benzeri olumsuzlukların yanında, özellikle son haftalar içerisinde Denizli özelinde çok güzel olayları da yaşadık. Böyle acılar yanında hiç değilse bölgemizde bizlere neşeli zamanlar yaşatan başta Büyükşehir Belediyesi Başkan ve çalışanlarına teşekkürü bir borç sayıyorum. Büyükşehir Belediyemizin konservatuar çalışanları, şef Selim Öztaş ve eşleri Neşe Öztaş’ın çalışmalarıyla gerçekleşen ve bir benzeri bulunmayan aktiviteler hiç değilse bizi bir nebze de olsun bu olaylardan uzaklaştırmıştır denilebilir. 10 Kasım Atatürk’ü anma gecesi, başlı başına büyük, güzel ve çok anlamlı bir konser organizasyonu olmuştur. Ulu önder Atatürk’ü böyle güçlü ve büyük emek ürünü organizasyonlarla anmak çok önemlidir. 17 Aralık günü Üniversite Spor salonunda düzenlenen Şeb-i Arus törenleri ile Semâ gösterisi ve tasavvuf müziği konseri büyük olay olmuştur. Koronun gücü, solistlerin becerileri, orkestranın çağların gerisinden gelen tasavvuf müziğine uyumu, semazenler ve dinî müzikler, hepimizi bir başka aleme alıp götürmüştür. Beğenmeyen olmuş olabilir, ancak organizasyonun azametine kimse tek söz söyleyemez.

20 Aralık günü yine Üniversite Kültür Sanat Merkezinde, Kıbrıs Barış Harekâtının 40. yılı onuruna düzenlenen zafer gecesindeki konser şahaneydi. Seçilen eserler, salonu izleyenlerin yüreklerini titretmiş, gözlerini yaşartmış, bazen neşeden coşturmuş, güçlü sesiyle İzmir’den gelen sanatçının serhat türküleri izleyenleri coşturdukça coşturmuştur. Bir kenara saklanmış gibi görünmez bir ortamda şahane vurguları ile konserin sunumunu yapan Neşe Öztaş’ın (Selanik Türküsünü) sunarken ağlamaklı titrek sesi, hepimizi ziyadesiyle duygulandırıp coşturmuştur. Hele Onuncu Yıl marşını (demir ağlarla ördük) diye tüm salon birlikte söylerken, al bayrakların havada uçuşturuluşunu görmek lazımdı. Bizi millî duygular içinde hem güldürüp gururlandıran ve hem de coşturup ağlatan bu programı hazırlayan ve uygulayan başta Selim Öztaş hoca olmak üzere, emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler.

2015 Yılının böyle güzel ve ulusal birlik duyguları içinde geçmesini dilerim.