Akkurtlar yuvaya mı dönüyor?

Hatırlarsanız eğer, 2002 Genel seçimleri sırasında MHP içersinde olduklarını sanan bazı insanlara, ilimizdeki MHP oylarının AKP’ye kaymasında rol oynamak için AKP’nin Denizli kurmayları ile o dönemde gizli gizli çadırlarda (!) toplantı yaptıkları için AKKURT demiştim.
Yine yazılarımda, Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye “Bizim Devlet” diyecek kadar kendini büyük gören, Denizli’de milliyetçiliğin sadece kendi tekellerinde imiş gibi hareket ettikleri için 101 TÜRK BÜYÜĞÜ diye lanse ettiğim ikinci gurup ta “yuvaya Dönüş” yolunda harekete geçti.
Benim o dönemdeki yazılarımda kimleri kastettiğimi çok iyi bilen bu Akkurtlar ve Türk Büyükleri, AKP’nin güçlü olduğu son 6 yıl içinde MHP saflarında veya toplantılarında hiç görünmeyen, hatta MHP’nin bulunduğu yerlerin kıyılarından bile geçmezken, şimdilerde MHP saflarındaki (güya) yerlerine dönüş için ısınma turlarına başladılar.
Bu “dönüş” meselesini açmak gerekirse;
AKP’nin ilk kez iktidara geldiği 2002 genel seçimlerinde, ilimizdeki MHP oylarının yön değiştirmesinin yegane sebebleri arasında olan ve dönemin AKP kurmayları ile, meşhur bir dağımızda kurulan 101 Türk büyüğünden birisinin çadırında gizli gizli buluşan; Yine Nihat Zeybekci’nin ilk kez belediye başkan adayı olduğu yerel seçimlerde O’nu “Ülkücü kökenli” ilan ederek, milliyetçi kesimdeki insanlarımıza yanlış bilgi veren sözde MHP’liler, diğer adıyla nam-ı değer Akkurtlar, AKP’nin açılım rüzgarı ile oy kaybetmeye başladığını hissedince; bu kez de “Her dönemin adamı” niteliğinde yuvaya dönüş sinyallerini vermeye başladılar.
Çünkü artık biliyorlar ki, AKP çözülmeye başladı.
Bundan sonra AKP’nin inişini ve silinişini kimse engelleyemez.
Gerçi AKP’nin çöküşü için henüz erken.
AKP bu haliyle bile önümüzdeki genel seçimlerde birinci parti çıkar. Ama iktidar olamaz. Mutlak şekilde koalisyon ortaklığına gidecektir.
Ama Akkurtlar ve 101 Türk Büyüğü, sanki efendilerinden emir almışçasına “gelecek koalisyon MHP ile” dercesine öylesine hızlı bir dönüş yaptılar ki, MHP’nin Pamukkale’de düzenlediği istişare toplantısında hep ön planda onlar vardı. Basının çektiği resimlerde. Televizyonların çekimlerinde hep birinci planda kalmayı başardılar.
Ve, izlediğim bu toplantıda MHP’li belediye başkanları ile ikili ilişkiler kurmayı denediler. MHP Yöneticileri ile “kırk yıllık ahbab-çavuş” ilişkisine girmek istediler.
Dikkatle izlediğim bu insanların, -bana göre- acınacak hallerini MHP yönetiminden bazılarına aktardım. Onlar da, olayın farkında olduklarını ve olası bir MHP iktidarında veya seçimlerdeki milletvekili aday adayı seçimlerinde bu insanların engellenmesi için ellerinden geleni yapacaklarını, gerekirse bu insanların deşifre edileceğini belirttiler.
Buna çok sevindim.
Çünkü yıllardır dik duran, davasından taviz vermeyen, AKP iktidarında bile ezilen, Ülkücü kökenlilerin iktidara yürüdüğünü bilen bu her dönemin adamları, artık bu davanın içersinden ayıklanmalıdır.
Eğer bu yapılmazsa, AKP iktidar olmasa bile, MHP’yi payanda gibi bu zat-ı muhteremler kanalıyla kullanmaya çalışacaktır.
Benden uyarması….
Bu adamlar MHP’ye küfür eden insanlardır. Genel Başkanı aşağılayan “Bundan Genel Başkan olmaz” diyecek kadar ileri gidenlerdir.
Bu vebali almak istemeyen yöneticiler dikkatli olmalı ki; AKP’den hesap sormaya yemin eden Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin torbasındaki listede bu isimlerin de bulunmasını sağlamalıdır…
Bu olayın takipçisi olacağım…