REKLAMI GEÇ

ESNAF ODALARI SEÇİMLERİ

Esnaf ve Sanatkarlar Odalarının genel kurulları neredeyse bitti. Birkaç odanın haricinde diğerlerinin ki yapıldı. Genel olarak baktığımızda, seçimlerde eski yöneticiler yerlerini korudular. Sadece birkaç oda da yeni isimler geldi. Genel manada seçimlere baktığımızda, ekonomik krizden bıkmış esnaflarımızın, her şeye rağmen odalarına sahip çıktıkları görülüyor. Bazen şiftah yapmadan kepenk kapatan, yürekleri kan ağlayan esnaflarımız genel kurulda oy kullanmak için adeta seferber oldular. Benim anlamadığım tek…

/ DENİZLİHABER / 16 Mart 2010 Salı, 11:57

Esnaf ve Sanatkarlar Odalarının genel kurulları neredeyse bitti. Birkaç odanın haricinde diğerlerinin ki yapıldı. Genel olarak baktığımızda, seçimlerde eski yöneticiler yerlerini korudular. Sadece birkaç oda da yeni isimler geldi.
Genel manada seçimlere baktığımızda, ekonomik krizden bıkmış esnaflarımızın, her şeye rağmen odalarına sahip çıktıkları görülüyor. Bazen şiftah yapmadan kepenk kapatan, yürekleri kan ağlayan esnaflarımız genel kurulda oy kullanmak için adeta seferber oldular.

Benim anlamadığım tek şey; iktidar partisi AKP’nin “müdahale edersek iyi olmaz” prensibi içersinde hareket ederek, hiçbir oda da kendi arkadaşlarını aday göstermemeleri, MHP’nin ise, kendi içinden başkanların karşısına bile aday çıkarmaları oldu. Nedendir bilinmez, Sanayi Odası, Ticaret Odası, Ticaret Borsası gibi ilimizin bel kemiğini teşkil eden kuruluşlarla “havlu atan” MHP, küçük esnafın içine siyaseten girmeyi amaçlamıştı.

Yıllardan beri Berberler Odası Başkanı İdris Ağılönü, Ardından Manavlar Odası başkanı M.Ali Erbeyi ile Esnaf ve Sanatkar Odaları Birlik Başkanı Musa Çelikkol’u devirmek için mücadele eden MHP kanadı, ne hikmetse bu emeline bir türlü ulaşamıyor. Ulaşması bir kenara, bir arpa boyu yol alamıyor.
Bu seçimlerde de Erbeyi ile Şekerciler Odası Başkanı Abdurrahman Demirdak’ın elele vererek Çelikkol’u devirmeyi planladıkları biliniyor. Demirdak ,bu konuda aşağı yukarı iki yıldır ilçe, belde demeden dolaşıyor. Esnafların nabzını yokluyor. Ama ne yazık ki, bu nabız yoklama ”gülümsemekten” öteye geçmiyor. Tabi ki, buna en çok sevinen de Çelikkol oluyor. Çünkü yılların deneyimli başkanı delegelerden o kadar emin ki, yapılan çalışmalardan bile “anında” haberdar edildiği için, tedbirleri aldığı gibi, kesinlikle açık kapı bırakmıyor.

Benim üzerinde durduğum konu bu değil.
Ben, neden esnaf odalarımıza siyasetin sokulmak istendiği üzerinde duruyorum. Öyle ya, daha 2000’li yıllara kadar oda başkanlıklarını angarya olarak görenler, kendilerine başkanlık teklif edildiğinde sırt çevirenler, şimdilerde ne oldu da oda başkanlığı için bu denli ısrarcı oldular anlamıyorum.

1993 yılından beri esnaf ve Sanatkarlar Odaları’nın içindeyim. Yani esnaflarımızın dertlerini, sorunlarını dile getiririm. Onları gazeteci olarak en iyi tanıyan insanlardan birisiyim. Oda başkanlıklarını “bir kuruş” para almadan yapanlar vardı. Yeni nesil her şeyin “para” olduğunu idrak edince, bu odaların üzerinden “üç kuruş” maaş alabilmek için harekete geçti. Ve bazı oda başkanlarının durumlarını “göreve geldikleri” yıllar ile kıyaslayınca, bu durumun ne kadar açık olduğunu görmek mümkündür.
Ve, maaş olayını aşanlar, şimdiler de siyaseti bu kesimin içine sokmak için elinden geleni yapıyor. Düne kadar hiçbir siyasi partimizin benimsemediği, küçük gördüğü bu odalar; ne hikmetse Hükümet tarafından kapatılmak için çabalanırken, MHP tarafından da ele geçirilmek için mücadelelere sahne oluyor.

Bir Başkan adayı, seçimlere girerken “Ben MHP’li arkadaşlara söz verdim” diyebiliyor. Bir başka kişi ise, siyaset uğruna yola çıktığı arkadaşına ihanet edercesine, yine MHP’li olan arkadaşının karşısına aday olarak çıkabiliyor.
Ve bu tür olaylardan bunalan esnaflarımız artık “MHP’yi ayaklar altına aldılar. Bu ne hırs, bu ne kin anlamak mümkün değil” diyerek, hem iktidar namzedi olan MHP’nin ilimizdeki durumunu anlatıyor, hem ne olası bir genel seçimde MHP’ye oy vermeyeceğini dolaylı olarak dile getiriyor.

MHP’nin Feridun Ünal başkanlığındaki eski yönetimi, bu konuda titiz davranmıştı. Onlar odalara siyaset karıştırmak için değil, AKP’nin ilimize verdiği zararları ve esnaf üzerinde oynadığı oyunları halka anlatabilmek, esnaflarımızı uyarabilmek için odalara girmişlerdi. Yani mücadele Denizli için yapılıyordu.
Oysa yeni yönetim, “Çürük olsun, bizim olsun” gibilerinden, aday olan insanların konumlarına bile bakmadan, tam manasıyla araştırmadan destek veriyor veya vermeye çalışıyor. Ancak bu tutum esnaf ve sanatkarlarımız tarafından antipati ile karşılanıyor.

Artık bu tür çıkışlara “dur” demenin zamanı gelmiştir.
MHP’nin genel seçimlerde Denizli’de başarılı olmasını isteyenler, bu tür olaylara pirim vermemelidir.
Benden uyarması….

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı