REKLAMI GEÇ

Osmanlı’dan bu yana süren miras sorunu çözüldü

Osmanlı’dan bu yana süren miras sorunu çözüldü

Denizli’nin Beyağaç ilçesinde Mihraşah Sultan’a ait olduğu ileri sürülen ve hazine arazisi olarak kayıt edilen yüzlerce dönüm arazi, hazine ile vatandaşı karşı karşıya getirmişti. AK Partili milletvekilleri önerdi, yasal düzenleme ile sorun ortadan giderildi.

/ DENİZLİHABER / 20 Nisan 2012 Cuma, 17:21

Ak Parti Denizli milletvekilleri Nihat Zeybekci, Mehmet Yüksel, Bilal Uçar ve Nurcan Dalbudak tarafından yapılan ortak basın açıklamasında, Beyağaç ilçesinin Osmanlı döneminden bu yana devam eden, Cumhuriyet ve Çamlık mahalleleri, Sazak, Pınarönü, Kızılağaç ile Kale ilçesine bağlı Kayabaşı Köyü’nü kapsayan tapu sorununun, yasal düzenlemeyle çözüme kavuştuğu bildirildi. Dört milletvekili tarafından yapılan ortak yazılı açıklamada, Beyağaç ilçesinde asırlardır süregelen ve bir türlü çözüme kavuşturulamayan tapu probleminin kısaca halk arasında 2B yasası olarak bilinen, Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanunun 12. Maddesi kapsamında çözüme kavuşturulduğunu kaydedildi.

Açıklamada, Beyağaç ilçe nüfusunun yaklaşık yüzde 40’nı yakından ilgilendiren ve ortalama 4 bin 500 hak sahibini ilgilendiren problemin, TBMM’de yapılan genel kuruldaki görüşmeler sonucunda çözüme kavuşturulduğu belirtilerek, “Beyağaç ilçesi, Cumhuriyet ve Çamlık mahalleleri, Kızılcaağaç, Pınarönü ve Sazak köyleri ile Kale İlçesi Kayabaşı Köyünün sınırları içinde kalan binalar, evler, arsa ve arazilerin Mihrişah Valide Sultan’a ait tapu kaydının içerisinde kaldığından, buralarda yaşayan vatandaşlarımız arazilerinin tapularını alamamaktadır. Kadastro Tutanaklarının Beyanlar hanesine, bu taşınmazları zilyet eden vatandaşlarımızın isimleri yazılmak suretiyle, kullanıcıları tespit edilmiştir. Fakat bu bölge mahkeme kararlarına göre de hazine arazisi sıfatını kazanmıştır. Burada yaşayan vatandaşlarımızın atalarından miras olarak kalan ve satın alma yöntemiyle elde ettikleri bu yerler, yine vatandaşlarımıza 2886 Sayılı Kanuna göre gerçek değerinin çok çok üstünde bir bedelle satmak ve ecri misilleri tahsil etme yoluna gidilmiştir. Kısacası yaşanan bu süreç sonunda o bölgede yaşayan vatandaşlarımız her açıdan haksız bir mağduriyetle karşı karşıya kalmışlardır” denildi.

Beyağaç ilçesinin tapu problemi ile ilgili olarak uzun yıllardan bu yana yaşanan mağduriyetin çözümüne ilişkin çalışmalar yaptıklarını ifade eden milletvekilleri ortak açıklamada, “Beyağaç ilçemizde yıllara sari olan bu problemin çözümü için Beyağaç halkı, ilçe teşkilatımız, il teşkilatımız, İlçe Belediye Başkanımız Mustafa Akçay ve Ak Parti Milletvekilleri olarak bizler hep yakından takip edip, ilgili makamlarla sürekli görüşmeler yapıp ve bugün çözüme kavuşturduk. TBMM yapılan görüşmelerde ilimizin sesini Ak Parti Denizli Milletvekilleri olarak hep birlikte savunup bu konuyla ilgili yasal düzenleme yapılmasını sağladık. Çıkarttığımız bu yasanın ilgili maddesiyle o bölgede yaşayan vatandaşlarımızın mağduriyetine köklü bir çözüm getirdik. Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanunun 12. Maddesinin 10. Fıkrasına eklenen Denizli İli, Beyağaç ve Kale İlçeleri sınırları içerisinde bulunan ve 3 Mart 1340 (1924) tarihli ve 431 sayılı Hilafetin İlgasına ve Hanedanı Osmaninin Türkiye Cumhuriyeti Memaliki Haricine Çıkarılmasına Dair Kanun hükümleri gereğince millete (Hazineye) intikal eden taşınmazlardan olmamasına ve 16/2/1995 tarihli ve 4071 sayılı 3 Mart 1340 (1924) tarihli ve 431 sayılı Kanunla Hazineye Kalan Taşınmaz Mallardan Bazılarının Zilyetlerine Devri Hakkında Kanun kapsamına girmemesine rağmen, yapılan kadastro çalışmalarında 431 sayılı Kanuna göre Hazineye intikal eden taşınmazlardan olduğu zannedilerek sehven 4071 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin (b) bendi gereğince, 3402 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen zilyetlik şartlarını taşıdıkları gerekçesiyle zilyet olarak isimleri kadastro tutanağında belirtilerek Hazine adına tespit ve tescil edilen ve tapu kütüklerine zilyetlik veya 4071 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin (b) bendi kapsamında olduğu yönünde şerhler veya belirtmeler konulan taşınmazların tapu kütüklerindeki şerhler veya belirtmeler tapu idaresince resen terkin edilir. Bu taşınmazların tapu kütüklerinde yer alan şerhlerin veya belirtmelerin terkini amacıyla Hazinece açılan davalardan vazgeçilir, dava açılması gerekenler hakkında dava açılmaz. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki yıl içerisinde bu taşınmazların tapu kütüklerinde lehine şerh veya belirtme konulmuş olan kişiler veya kanuni mirasçıları tarafından bu taşınmazların satın alınması için idareye müracaat edilmesi halinde, bu taşınmazlar emlak vergi değeri üzerinden ve bu kanunda belirtilen ödeme ve taksit koşullarıyla kendilerine doğrudan satılır’ bölümü eklenerek Beyağaç halkımızın sorununa neşter vurduk, Osmanlı döneminden kalan mirası çözüme kavuşturduk” ifadelerine yer verildi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı