REKLAMI GEÇ

Kale-i Tavas Mezarlığı tarihe ışık tutacak

Kale-i Tavas Mezarlığı tarihe ışık tutacak

Denizli Müze Müdürlüğü’nün başkanlığında ve Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Beyazıt’ın bilimsel danışmanlığında Kale-i Tavas Mezarlığı’nda yapılan çalışmalar devam ediyor. Çalışmaların Türk-İslam dönemine ışık tutacağı belirtiliyor.

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 10 Eylül 2019 Salı, 08:55

Kale-i Tavas’ın geçmişi, yıllardır açılıp okunmamış bir kitabın sayfaları gibi şimdiki ve gelecek nesiller için okunuyor. Kale ilçe merkezinin güneydoğusunda, Kavaklıpınar mevkiinde yer alan Kale-i Tavas Mezarlığı Türk-İslam dönemine ışık tutuyor. 2015 yılında Denizli-Muğla karayolu genişletme çalışmaları esnasında şahidelerin kaybolma tehlikesinin önüne geçebilmek adına Tabae Antik Kent kazı programına dâhil edilen Kale-i Tavas Yukarı Mezarlığı’nda çalışmalar sürüyor.
Denizli Müze Müdürlüğü’nün başkanlığında gerçekleştirilen kazı, Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Beyazıt’ın bilimsel danışmanlığında yürütülüyor.

Doç. Dr. Mustafa Beyazıt alanın kazı çalışmalarına dâhil edilmesiyle ilgili, “Biz Tabae Antik Kenti kazı çalışmalarını gerçekleştirdiğimiz 2015 yılında bu mezarlık alanında bazı ölçümlerin yapıldığını gördük. Araştırdığımızda Denizli-Muğla karayolunda genişletme çalışmalarının olduğunu öğrendik. Yetkililere buranın sit alanı olduğunu ve böyle bir çalışmanın olmaması gerektiğini bildirdik. Böylece Denizli Müzesi ile diyaloğa girerek kurulan yeni bir ekip ile mezarlık alanında çalışmaya başladık” dedi.

13. yüzyıldan beri kullanıldığı düşünülen Türk İslam Mezarlığı’nın yukarı ve aşağı mezarlık olmak üzere iki kısımdan oluştuğunu dile getiren Beyazıt, “7200 metrekare alanda yer alan yukarı mezarlıkta 3.000’den fazla mezar taşının Osmanlı Dönemine ait olduğu tespit edildi. Çalışmalarda elde edilen veriler; Bazı mezar taşlarının İslam öncesi Orta Asya geleneğinden izler taşıdığını gösteriyor dedi.

Her bir mezar taşı kitabesinin, İslâm dönemi inanç ve kültürüne şahitlik ettiğini de vurgulayan Doç. Dr. Mustafa Beyazıt yaşanan dönemlere dair tespit edilen bulguları şöyle anlattı:

“Buradaki her mezar taşı; Kale’nin şeceresinin çıkartılması ve şehrin ne zamandan beri Türk İslam yerleşimi olduğunun gösteren önemli de bir kanıttır. O yüzden mezarlıklara biz birer tapu senedi gözüyle de bakıyoruz. Mezar taşlarında yazan ifadeler yaşanılan dönemin ekonomisi, kültürü ve dini inançlarını da gösteriyor. Rahatlıkla şunu söyleyebiliyoruz her mezarlık bir kütüphanedir, okumayı bilirseniz size çok şey anlatacaktır.

Şahidelerdeki ifadeler yüzyıllara göre farklılıklar da gösterir. İlk başta ölümün kaçınılmaz bir son olduğunu Allah’ın kalıcı olduğunu rahatlıkla söylerken son dönemlerdeki mezar taşlarında ölümün acı verdiğini, acı bir ayrılık olduğunu anlatmaya başlıyorlar. Ayrıca yöresel ifadelerle de karşılaştık. Örneğin, bir kadın mezar taşında yöresel olarak kullanılan “bılla” ifadesi bulunmaktadır. Bu bizim kullandığımız yaygın bir ifade değildir ama sözlü tarih çalışmalarında “bılla kız” “bılla abla” şeklinde ifadelerin kullanıldığına şahit olduk. Bunları araştırdığımızda o bölgenin sözü geçen hanım ağa ya da büyüğü manasına gelebilecek ifadeleri biz mezar taşlarındaki yazılı ifadelerden çıkartabiliyoruz”.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı