“DENİZLİ’NİN DEPREM ANINDA B PLANI YOK”

Jeofizik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Jeofizik Yüksek Mühendisi Metin Altay, Denizli Gazeteciler Cemiyeti Basın Merkezi’nde, Jeofizik Mühendisleri Odası Denizli Şubesi Başkanı Ali Aydın ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Denizli’nin birinci derecede deprem bölgesi olduğunun altını çizen Altay, zemin ve yapılar yönünden de kötü bir il olduğunu kaydetti.

Denizli’de bir deprem olma olasılığında B planının olmadığını belirten Altay, “Binayı ne kadar iyi yaparsanız yapın, zemin etüdünün iyi yapılması şart. Bu görsellikle olacak iş de değil. Dinamikleri yüklemezseniz, ya yan yatar ya olduğu yere çöker. Bu konuda ısrarcıyız. Zaten Denizli’nin bina yapısı kötü. Bu olaya karar verecek 3 mühendislik birimi var. Jeofizik, jeoloji ve inşaat mühendisliği. Bir bina yapmadan buralara mutlaka danışmak, onay almak gerekir. Denizli’de Valilik ve Belediye ile görüştük. Buna uymuyorlar. Görsel olarak etüt olmaz. Bunu bir kez daha söylüyorum. Eğer bize danışıp onay alınsa, yani bu sisteme geçilse belki de hiçbir depremden zarar görmeyeceğiz. Depremin yıkacağı bina kalmayacak. Bu sisteme mutlaka geçilmelidir. Bu da yasal çerçevede olmalıdır” diye konuştu.

Altay, Kahramanmaraş’ta meydana gelen göçüğün tedbirsizlikten dolayı meydana geldiğini söyledi. Altay, “Burada yaşanan olay şevlerin güvenli olmamasına bağlıydı. Şevlerde aynanın boyu yüksek kalmış. Bu doğal bir olay değil. Burası göçmeyebilirdi. Şevler güvensiz ve denetimsiz olduğu için bu göçük meydana geldi. Ben yerinde incelemedim ama maden mühendisleri odası başkanı ile görüştüm. Burada tedbirsizlik var” dedi.

Jeofizik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Jeofizik Yüksek Mühendisi Metin Altay, artık gözlemsel etüdün bırakılması gerektiğini belirterek, şunları söyledi: “21. yüzyıla girdiğimiz bu çağda gözlemsel etütle statik projeyi esas fiziksel parametrenin nasıl verildiğini bunu anlamadığımızı, bunun yerine 2008 yılında yayınlanan planlı analitik imar yönetmeliği doğrultusunda çalışma yapılması gerektiğini ilgililere aktardık. Ama 2009 yılından beri hiçbir gelişme olmadı. Hem zemin hem de yapı yönünden Denizli kötü bir yer. Deprem anında bir B planının olmadığını da gördük. Güvenli yapı ve depreme dayanıklı yapı tasarımı olması gerekir. Bir binayı istediğiniz kadar güvenli yapabilirsiniz. Bu yapı deprem olmadığı zaman yerinde durabilir ama bir deprem anında bu yapıya etki yapacak dinamik yükleri bilmediğiniz zaman, istediği kadar güvenli olsun bu depreme dayanamaz. Düzce ve İzmit’te olduğu gibi binaların yan yattığını ya da olduğuyere çöktüğünü gördük. Mutlaka parsel bazındaki etütlerin yerinde fiziksel parametrelerin ölçülmesi gerekir.”