REKLAMI GEÇ

Eğitim-Bir-Sen’den “Eğitimciye Şiddete Dur De” eylemi

Eğitim-Bir-Sen’den “Eğitimciye Şiddete Dur De” eylemi

Eğitim-Bir-Sen tarafından tüm Türkiye’de eşzamanlı olarak “Eğitimciye Şiddete Dur De” eyleminin Denizli ayağı Delikliçınar Meydanı’nda yapıldı. Yapılan basın açıklamasında öğretmenlik mesleğinin daha fazla örselenmemesi ve şiddete çözümün ötelenmemesi istendi.

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 25 Kasım 2019 Pazartesi, 14:20

Eğitim-Bir-Sen “Eğitimciye Şiddete Dur De” eylemi yaptı. Tüm Türkiye’de eş zamanlı başlatılan eylemlerde ortak bir basın açıklaması okundu. Eylemlerin Denizli ayağındaki bölüm ise Delikliçınar Meydanı’nda gerçekleşti. Okunan basın açıklamasında “Gündemimiz net, hedefimiz tektir. Eğitimciler olarak sesimizin duyulmasını, mesajlarımızın alınmasını, şiddete çözümün artık ertelenmemesini, mesleğimizin daha fazla örselenmemesini istiyoruz” denildi.

“Şiddet, her geçen gün sayı olarak da yoğunluk olarak da artıyor, farklı faillerle yeni kulvarlar buluyor, en uzağında olması gereken yerlere bile giriyor; toplumsal bağlarımızı çözüyor, geleceğimizi karartıyor” denilen açıklamada toplumsal değerlerimiz erozyona uğradığı, insana saygının azaldığı, hürmetin yerini şiddete bıraktığı belirtildi.

Diğer taraftan yapılan açıklamanın devamında ise şu konulara değinildi:

Eğitim-Bir-Sen olarak yaptığımız araştırmada, son iki yılın fotoğrafı bile şiddet olaylarının nasıl giderek tırmandığını ve yaşananların ne kadar vahim olduğunu göstermektedir. Eylül 2017’den bugüne resmî eğitim kurumlarında 94 öğretmen ve eğitim çalışanı değişen tür ve düzeyde şiddet içerikli eyleme maruz kalmıştır. Şiddet eylemlerinin yüzde 78’i adli soruşturmaya konu edilmiştir. Bu eylemlerin yüzde 58’inin adli soruşturma ve kovuşturma süreci devam etmektedir. Sadece üç vakada tutuklama kararı verilerek sanık/sanıklar tutuklu yargılanmıştır. Sonuçlanan kamu davalarında sadece 5 vakada mahkûmiyet kararı verilmiş, tamamında adli para cezasına hükmedilmiştir. Araştırma bulguları, eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin, bireysel eylemler olmaktan çıkıp yaygın bir sorun hâline geldiğini ortaya koymaktadır. Eğitim çalışanlarına yönelen şiddetin genel ve yaygın bir görünüm arz etmesi, psikolojik ve sosyolojik kökenleri olan toplumsal bir sorun hâline geldiğini göstermektedir.

Sendika olarak, şiddet sorununun kaynaklarını kurutacak çözümlerin mutlaka üretilmesi gerekliliğini her fırsatta dile getirdik, getiriyoruz. 2018 Mart ayında şiddete karşı etkili caydırıcılık sağlayacak yasal bir düzenleme yapılması talebiyle Türkiye genelinde eğitim çalışanlarıyla birlikte imza kampanyası başlattık ve 520 bin imza topladık. Toplu sözleşme masasına, Kamu Personeli Danışma Kurulu ve Kurum İdari Kurulu gündemine de taşıdığımız talebimizin özü; eğitim ve öğretim hizmeti sunumu esnasında veya verilen eğitim ve öğretim hizmetinden kaynaklanan nedenlerle eğitim çalışanlarına karşı cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilere hapis cezası verilmesi; eğitim kurumlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçunun tutuklama nedeni varsayılan suçlardan sayılması ve şiddet mağduru personele karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemlerde ve davalarda personelin talebi üzerine bakanlığın hukukî yardımda bulunması noktasında düzenleme yapılmasıdır.

Yaptığımız açıklamalar ve çağrılar neticesinde Millî Eğitim Bakanlığı’nın ‘Şiddet Sıfır, Öğretmenler Pekiyi’ sloganıyla atmış olduğu adımı başlangıç açısından yerinde; eğitim çalışanlarına karşı, her türlü şiddete veya tehdide başvuran kişilere yönelik Türk Ceza Kanunu’nda ve ilgili mevzuatta yeni yasal düzenleme yapılması için bakanlıklar arasında iş birliği başlatmasını önemli ve gerekli buluyoruz. Buradan hükûmete, TBMM’ye, siyasi partilere çağrıda bulunuyorum. Eğitimin, eğitim çalışanlarının sorunları çözüme kavuşturulmadan geleceğe umutla bakmamız, başarıyı yakalamamız mümkün değildir. Onun için diyoruz ki 2023 Eğitim Vizyonu lafta da rafta da kalmamalı, icraat için bir an önce adım atılmalıdır.

Öğretmen istihdamında farklı modellerden vazgeçilmeli, atamalar kadrolu yapılmalıdır.
Sözleşmeli öğretmenlerimizin acil çözüm bekleyen parçalanmış aile görüntüsüne son verilmeli, aileler kavuşturulmalıdır. İstihdamda güçlük çekilen yerlerde teşvik sistemi hayata geçirilmelidir. Mülakatla atama yönteminden vazgeçilmelidir.

Devlet, kaşıkla verdiğini vergi dilimi kepçesiyle geri almaktan vazgeçmelidir. Finans ve sermaye kesimine bol keseden destek, kamu görevlilerine ise gelir vergisiyle köstek olan yaklaşım terk edilmeli, memurun maaşını küçülten, yükünü büyüten düşük matrah oyununa son verilmeli, vergi dilimi en fazla yüzde 15’te sabitlenmelidir.

24 Haziran seçimleri öncesinde vadedilen, Cumhurbaşkanlığı ikinci 100 Günlük Eylem Planı’nda ve 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi’nde yer verilen 3600 ek gösterge, tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde bir an önce hayata geçirilmelidir.

Eğitim kurumu yöneticilerinin hizmetlerine rağbet edilmesi gereken yerde onların töhmet altında bırakılmasını kabul etmiyoruz. Okulların temizlik, güvenlik, kırtasiye, bakım-onarım, hizmetli gibi en temel ihtiyaçlarını karşılayacak, eğitimcileri velilerle karşı karşıya gelmekten kurtaracak, yöneticilerin okulun esas işlerine yoğunlaşmalarına imkân sağlayacak okul bütçesi uygulamasına bir an önce geçilmelidir.

Atama ve yer değiştirme takviminin ürettiği sorunlara çözüm bulunmalıdır. Bakanlık, eğitimin esas meselelerine odaklanmalı; eğitim çalışanlarının taleplerini azami ölçüde karşılayan, mağduriyetleri önleyen, adil ve sürdürülebilir bir atama ve yer değiştirme politikası izlemelidir.

Başta hizmetli, memur, şefler olmak üzere, genel idare hizmetleri ve yardımcı hizmetler sınıfı personelinin mali ve özlük haklarında iyileştirmeler yapılmalıdır.

Öğretmene haftada birden fazla nöbet görevi verme ve mesai dışı zorunlu mesleki çalışmalara katılma gibi angaryalara son verilmelidir.

Darbe ürünü, antidemokratik kılık ve kıyafet yönetmeliğinin kaldırılması talebiyle 6 yıl önce serbest kıyafet eylem kararı aldık. Eğitim çalışanlarının serbest kıyafet konusundaki taleplerine duyarsız kalınmamalı, gereği yapılmalıdır.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı