REKLAMI GEÇ

GEÇMİŞ YA GEÇMEMİŞSE

24 Haziran 2019 Pazartesi

Günlerden bir ertesi
Zaman; akşamın üzeri, gündüzün berisi
Saat; güneşi çok geçe, aya az var
Mevsim; yağmur altı, ceket içi askılı
Kafa; hastane tozu, ilaç kokusu, yoğun bakım yeşili
Beden; üç beş parça halinde yorgun 38
Elde, ikisi aileden şairden az satılmış, biri milli şairden çok satılmış 3 şiir kitabı

Nereye davet edildiğimi, kimlerin geleceğini bilmeden Buldan yollarındayım.
Sadece gidiyorum, zihin nadasta, bellekten bir buzuki, sirtaki oynatmakta kulaklarıma. Ezelden çok sevdiğim ilçeye gidiyor olmak yeterince keyifli.
Çarşının içinden, iyi bildiğim dükkânları koklaya koklaya, elimle koymuş gibi buluyorum tarif edilen adresi.
Buldan’ın sevimli yokuşlarından birinin tepesinde, 250 yıllık tarihi yeniden yazıp elime vermiş taş ve ahşap bir Buldan evi ile göz göze geliyorum ve kalıyorum öyle. Reanimasyon ünitesinden hayata dönmüş bir hastanın yaşama sevinciyle karşılıyor ev beni elinde bayrakla.
Gıcırdamasını beklediğim tokmaklı büyük kapı, sessiz davetiyle şaşırtıyor beni.
İçeri adım atmamla taş zemin, ahşap tavan, çinkolar, bakırlar, sirke küpleri ellerimden tutup , yaşanmışlıkların kokusunu burnuma sürüyorlar, yıllanmış bir parfüm gibi.
Köşedeki çıkrık, önündeki iğ geçmişi bugüne dokuyorlar, yüreğime dokunuyorlar sıcacık.
Kuzineden taze ekmek kokusu geliyor da , duvar içlerindeki ocaklardan yufka kokusu sanıyorum, o kadar içime işliyorlar.
Duvara açılmış siperden nişan alıyorum, gözümle bir el ateş ediyorum ve ahşabı ürkütmekten korkarak yukarı çıkıyorum.
Kestane Deresi’nin esintisi okşuyor saçlarımı sofada, gözüm bir yeşilden kamaşıyor, bir kıtık divanın üstündeki sakız beyazı örtünün ışıltısından.
Ellerim kâh ipek kırmızı perdelerin yumuşaklığında geziniyor uçar gibi, kâh kilimden minderlerin sert hikâyelerinde.
Dokunduğum her şey beni sırtına atıp başka bir zamana yolculuyor.
Dönmeye hiç niyetim yok, kalayım diyorum o başka zamanlarda.
Bak işte babaannemin sandığı şurada duruyor, anneannemin kanaviçeleri, dedemin bakracı, eleyeceğini eleyip, duvara asmış da gitmişlerimin eleği, halamın tel dolabı, haminnemin bakır cezvesi.
Nenemin evindeki cumbalı dolap, hala sığar mıyım oradaki divana?
Aklımı divanda bırakıp, mekânsız adımlarla aşağı iniyorum.
Bahçeye çıkarken, yasemin mi, çimen mi, nar ağacı mı, babamın kokusu mu bilmiyorum, içimi yıkayan bir kokuya bulanıyorum.
Fındık ağacı boyuna bakmadan , sabırsızca serpiyor tepemden yeşil yeşil fındıklarını.
Kedi yavruları paçama sokuluyor üçü beşi birden.
Kocaman bir çimdik atıyorum koluma, “haa tamam rüyada değilim” diyorum.
Yine de tedbir olarak uyanma riskini yok etmek için, yeni açılmış kırmızı şarabı damağımda ezerek yudumluyorum.
Köy kahvesinden buraya kaçmış bir tahta sandalyeye çuval gibi yığılıyorum.
Gözlerimi kapatıyorum, elimde kırmızı, ayaklarımda yeşil, ruhumda mavi.
Kendimden istifa ediyorum.
Sadece bu zamansız ev kalıyor hafızamda.
Geçmişi ölümden kurtaran güzel yürekli iki insana teşekkür ediyor kalbim, kendimin istifasını kabul ederken.
Eskiye kan verip, ruhlarını üfleyip, bit pazarına nur yağdıran Nihal ve Aytekin Kılınç, Buldan’ı geçmişten, geleceğe yüreklerinin üzerinde taşıyorlar.
Bu güzel köy gelinini mahzun mahzun izleyen, duvak takmayı bekleyen o kadar çok ev var ki burada.
Hep beraber topluca düğün yapsak, bu şirin ilçe, hak ettiği takıları takınsa ne çok isterim.
İmkânı olanlar, bir el atın derim.
Bu gizemli yolculuğu hiçbir yeni villa, bilmemkaç metrekare apartman yaptıramaz. Bunu bilir, bunu söylerim.
Yaşamak, hikâyesi olanlar içindir.

ÖYLE OLMALI

Nerde bir gül görsem,
dikeni gözümün içinde..
Ardında bıraktığın bütün gülleri
budamadan gitmiş olmalısın.

Nerde bir kül değse elime
koca bir köz, avucumun içinde.
Anıları söndürmeden
gitmiş olmalısın.
Ne zaman uykuya niyetlensem
ayaz içimde, kış içimde.
Nisanı yanında
götürmüş olmalısın….

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Tuncer Aygün   -  Bağlantı 25 Haziran 2019, 08:37

Oldukça güzel bir yazı olmuş. Okurken çok hoşuma gitti. Teşkkürler.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı