Denizlililer Ankara’daki iftarda buluştu

Ankara Denizlim Kültür ve Dayanışma Derneği’nin her yıl geleneksel hale getirdiği iftar yemeğinin 5.’si Gazi Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Canlı müzik eşliğinde gerçekleştirilen iftar yemeğine Denizli Valisi Abdülkadir Demir, Belediye Başkanı Osman Zolan, Ak Parti Denizli Milletvekilleri Nihat Zeybekci, Mehmet Yüksel, Pamukkale Üniversitesi Rektörü Hüseyin Bağcı, Denizlili İşadamlarından Mehmet Yamer, Metin Tunçtürk, Mustafa atlaş, Hasan Karaçan, Ankara Denizlim Derneği Başkanı Hasan Oymak, Eşi Pervin Oymak, Özgür Karaağaç, Eşi Serap Karaağaç, Abdullah Tok ve bir çok kalabalık davetli katıldı.

MUTLULUK YAŞIYORUZ
Üç yüz kişinin katıldığı iftar yemeğinde söz alan Ankara Denizlim Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Hasan Oymak “Yaklaşık üç yüz hemşerimiz ile birlikte iftar açmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Davetimize icabet ettiğiniz ve bize bu mutluluğu yaşattığınız için şahsım ve derneğimiz adına hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Öncelikle son dönemde teröre şehit verdiğimiz Mehmetçiklerimize rahmet diliyorum. Her zaman söylediğimiz gibi beyanat veren çok olacaktır, bizler dualarımızı eksik etmeyelim” diye konuştu.

BİZLERİ GURURLANDIRIYOR
Denizli lobisi olarak çıktıkları yolda 4. yıla girdiklerini belirten Oymak; “Dernek olarak Denizli lobisi diye çıktığımız yürüyüşümüzde 4. yılımıza girdik. Hemşerilerimizle kaynaşmayı, sevinçlerini, hüzünlerini paylaşmayı, onların başarılarıyla gurur duymayı ve gurur duyacağımız hemşeri sayısının artmasına katkıda bulunmayı murat ettiğimizi daha önceki konuşmalarımızda defaatle dile getirmiştik. Pek çok hemşehrimizle tanıştık, tanışmaya devam ediyoruz. Tanıdıkça bürokratik, siyasi, ekonomik, sosyal, her anlamda ne kadar başarılı olduklarını görüyoruz. Hemşehrilerimizin ünvanlarına, makamlarına sonsuz saygımız var ve başarıları, liyakatleri elbette bizleri gururlandırıyor. Zaten bu sevincimizi hemşerilerimizle de paylaşıyoruz. Fakat biz başka bir şey yapmak istiyoruz. Biz, bütün hemşehrilerimizi Denizli ortak paydası altında toplamayı istiyoruz. Bulundukları konum gereği kendi aralarında ne kadar kıran kırana mücadele olursa olsun, söz konusu denizli olunca milli takım havasına bürünelim istiyoruz. Makamlarınıza olan saygımız, şahsınıza olan sevgimize dönüşsün ve bizler, sizin makamınızla gelip, onunla giden dostlarınızdan olmayalım istiyoruz. Asla suistimal etmeden, ama samimiyetle ortak paydamız için birlik olabilmeyi murat ediyoruz” diye konuştu.

MESERRET BULUŞMALARI
Her ay ya da 15 günde bir yapmayı planladıkları sohbet toplantılarının adını da “Meserret Buluşmaları” olarak düşündüklerini belirten Oymak; “Geçtiğimiz yıllarda zaman zaman yaptığımız sohbetleri, Ekim ayından itibaren periyodik hale getiriyoruz. İnşallah her ay ya da 15 günde bir yapmayı planladığımız bu sohbet toplantılarımıza isim ararken Şerif Kutludağ hocamın “Şiirlerle Denizli” kitabındaki meserret başlıklı mısralarına ilişti gözüm. Şöyle anlatıyor meserreti Şerif Hoca:
Meserret;
Coşkuyla atan nabzıydı Denizli’nin,
Gelen, geçen, yerli, yabancı, asker, sivil,
“İşte Meserret burası” derdi de;
Selam vermeden geçmezdi önünden meserretin.
Masalar dolusu çaylar demlenirdi,
Demli çaylar eşliğinde;
Gün boyu biriktirilen haberler paylaşılır,
Kimi zaman hükümetler yıkılır, hükümetler kurulurdu;
Sohbetlerle heykelleri dikilirdi
Hasan Güngör’ün, Bayram Şit’in, kendilerinden habersiz.

Coşkuyla atan kalbiydi Denizli’nin;
Neşesi de buradan dağılırdı şehre,
Hüznü de öfkesi de;
Meserretti bu…. “
İşte bu mısralardan hareketle, “Meserret Buluşmaları” demeyi öneriyorum adına, belki benzer etkiyi yeniden yaşatabilmek ümidiyle” dedi.