REKLAMI GEÇ

Ramazan Bayramı

Ramazan Bayramı

Evveli rahmet ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluş olan mübarek Ramazan ayını kendine özel Orucuyla, teravih namazıyla, okuduğumuz, dinlediğimiz mukabeleleriyle günlük olarak dinlediğimiz vaaz-u nasihatlarıyla dolu dolu yaşadığımız bu kutlu aya veda ettik. Bu ayda indirildiğini kendisinin beyanlarından öğrendiğimiz Kur’an’la hemhal olarak, özellikle hayatımıza rehber edinelim diye gayretimizi arttırmaya çalıştık. Bu mübarek ay vesilesiyle nefis muhasebesi yapma imkanı bulduk. Dindarlığımızı gözden geçirme ve içimizi…

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 27 Temmuz 2014 Pazar, 12:09

haber

Evveli rahmet ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluş olan mübarek Ramazan ayını kendine özel Orucuyla, teravih namazıyla, okuduğumuz, dinlediğimiz mukabeleleriyle günlük olarak dinlediğimiz vaaz-u nasihatlarıyla dolu dolu yaşadığımız bu kutlu aya veda ettik.

Bu ayda indirildiğini kendisinin beyanlarından öğrendiğimiz Kur’an’la hemhal olarak, özellikle hayatımıza rehber edinelim diye gayretimizi arttırmaya çalıştık. Bu mübarek ay vesilesiyle nefis muhasebesi yapma imkanı bulduk.

Dindarlığımızı gözden geçirme ve içimizi kemiren bazı hata, kusur ve günahlarımıza tevbe etme imkanı bulduk.

Bu sene Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından tesbit edilen HİÇ KİMSE KİMSESİZ KALMASIN BU RAMAZAN VE HER ZAMAN ana teması ile sosyal yaralarımızın birini anlama ve bu yaraya merhem olma adına bir şeyler yapma imkanını zorlamaya çalıştık.. “Kim Müslümanlar arasından bir yetim alarak yiyecek ve içeceğine dâhil ederse, affedilmez bir günah (şirk) işlememişse, Allah onu mutlaka cennete koyacaktır.” Hadisi şerifinin müjdesine nail olabilmek için muhtaç olan insanlara elimizi, soframızı ve gönlümüzü açmaya çalıştık.

Öbür taraftan en büyük iki düşmanımızla baş edebilme imkanını elde ettik Allahın ikram ve inayeti ile. Bu düşmanların ilki ve en tehlikelisi nefsimiz ki oruçla nefsimizi terbiye etme imkanı bulduk. Şımarıklığını, kibirlenmesini kırdık. KUL olduğunu hatırlayacak şekilde açlığa ve acizliğe geçici bir süre de olsa mahkum ederek hakimiyet ve muhtariyet hissini kırdık.

Diğer düşmanımız olan şeytan ise bir ay boyunca etrafımıza bile sokulamadı çünkü Ramazanın gelmesi ile şeytan Allah tarafında zincire vurulur. Bir de şeytanın en bariz karakteri kibirdir. Bir ay boyunca oruç tutarak şeytanî haslet olan kibrimizi kırdık, karşılığında tevazu ve teslimiyet ile ilahi emre riayet ettik.

Bin aydan daha hayırlı olan, Cebrail başlarında olmak üzere meleklerin yeryüzünü ziyaret ettikleri, mü’minlere dua ve istiğfardan bulundukları ve taa tanyeri ağarana kadar esenliğin hakim olduğu KADİR GECESİ’ni idrak ve ihya etme imkanı bulduk. Kadir gecesi hakkında peygamber Efendimizin şu hadisi şerifi bizim için muazzam bir motivasyon sağladı ve inanarak ve sevabını Allah’tan umarak geceyi yaşamaya çalıştık. Kim inanarak, sevabını ancak Allah’tan bekleyerek Kadir Gecesinde kıyam üzere olursa (uyanık kalıp ihya ederse) geçmiş günahları affedilir.(buhari)
Duanın, istiğfarın farklı anlam kazandığı, yapabildiğimiz kadarıyla dualarımızın ve istiğfarlarımızın mutlaka diğer günlerden farklı bir biçimde RAHMETve MAĞFİRET kapılarını araladığına inandık ve rahmeti ve mağfireti farklı bir şekilde hissetmeye çalıştık.

Hissettiğimiz bu ilahi rahmet ve mağfireti bizde bizden zayıf ve fakir olanlara, yetimlere yoksullara KİMSESİZLERE yansıtmaya kimsesizlere kimse olmaya, hiç kimseyi kimsesiz bırakmamaya gayret sarfettik.

Bayramı yalnız ve yalnız eğlence olarak anlamadık ve bayramla da eğlenmedik, alay etmedik. Ramazan bayramına şeker bayramı diyerek eğlenenler alay edenler gibi. Uzun ve zor bir ibadet olan ramazan orucu ve teravihlerini takip eden, yine ibadet yönü ile mücerret eğlenceden ibaret olmayan bir bayramı idrak etmeye, ihya etmeye özen göstereceğiz inşallah. İbadet boyutlu bir bayram olduğunu Bayram namazlarına koşarak, Camileri doldurarak, tekbirler getirerek, camiye gelen herkesle bayramlaşarak, ibadet neşvesi ile yeni bir güne BAYRAMA başlayacağız inşallah.

Uzun ve yakıcı sıcaklarda tabi tutulduğumuz KULLUK imtihanını kazanmanın keyfi ile sevinecek, eğleneceğiz de aynı zamanda, ‘‘O ki, hanginizin daha güzel(amel işleyeceğini)davranacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır. O, mutlak galiptir, çok bağışlayıcıdır.’’(mülk-2) ayetinde ifade olunan imtihanı kazanmanın sevincini yaşayacağız.
Sevinmeyi, eğlenmeyi hak ettik ama biz eğlenmenin de bir edebi olduğunu biliriz asla bir karnaval, bir faşing gibi bayramı eğlenmeyi de rezil etmeyiz. Yani eğleniyoruz diye ibadetle başladığımız bir bayramı Allahın razı olmayacağı bir noktaya getirmeyiz.Bir ay boyunca katlandığımız ibadet içerikli zorlukları nefsimize ve hevamıza uyarak buharlaştırmayız inşallah.
‘‘Ramazan Ayı tüm feyiz ve bereketiyle bizi sıkıca kucakladı, bilerek ya da bilmeyerek içine düştüğümüz günah ve yanlışlara tevbe ederek Rahman ve rahim olan Allah’ın rahmet ve mağfiret dergâhına sığınmaya çalıştık.

İçimizdeki ibadet aşkı, insan sevgisi, fakire ve yardıma muhtaç olana el uzatma isteği her zamankinden daha coşkulu şekilde davranışlarımıza yansıdı. Şimdi de aynı his ve heyecanla Ramazan Bayramını idrak etmenin mutluluğunu yaşıyoruz.

Ramazan Bayramı, milletçe birlik ve kardeşlik içinde bayramın coşkusunu yaşamak, sevinci ve kederi paylaşmak demektir. Öyleyse bu bayramda büyüklerimizi, annemizi, babamızı, yakınlarımızı, komşularımız ve dostlarımızı ziyaret edelim. Bencilliği, kin ve nefreti içimizden söküp atalım, dargınlıklara son verelim. Kendimiz için ne istiyorsak aynısını yanı başımızdaki kardeşimiz için de istemedikçe olgun mü’min olamayacağımızı bir kez daha hatırlayalım.’’ Ramazan ayı boyunca kazandığımız güzel alışkanlıkları sürdürme, vazgeçtiğimiz kötü huy ve davranışlara bir daha asla dönmeme kararımızı yineleyelim.’’ (A.Bardakoğlu 207 bayram mesajından)

Ramazan bayramının evvela şahsımız için, eşimiz evlatlarımız için, başta anne babamız olmak üzere tüm akrabalarımız için, komşularımız için, ilimiz ve ülkemiz için, alem-i İslam için hatta tüm İNSANLIK için hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum.

Bir aylık birlikteliğimiz boyunca kah kendi kaleme aldığım, kah derleme yazılarla bir şeyler paylaşmaya çalıştım. Takip edip istifade edenler oldu ise Kıyamet gününde hüsn-ü şehadetlerini diliyorum. Onların sayesine bu yazıların amel defterimizi kapatmayacak ecirler kazandırmasını da rabbimden niyaz ediyorum.

Allah’a emanet olunuz. BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı