REKLAMI GEÇ

CHP Denizli’yi neden kazanamadı?

2 Ekim 2013 Çarşamba

chp-denizli-yi-neden-kazanamadi-h

Seval UYSAL
Mimar Hüsamettin Ataman’ın politik kişiliğini DSP meclis üyesi iken tanıdım. O sıralar araştırmacı kişiliği de ip uçlarını veriyordu. Gazeteleri çok titiz taraması, arşivleşmesi ve yeri geldiğinde muhatabının karşısına çıkarmasıyla meşhur olmuştu. Sonradan televizyon programın da çok sevildiği biliyorum. Ataman 2009 yerel seçimlerinde CHP’den belediye başkan adayı oldu ancak seçilemedi. Şimdi bir yandan mimarlık mesleğini sürdürürken, diğer yandan da 12 ciltlik bir kitaba imza atıyor. Denizli’nin 800 yıllık tarihini yazıyor. Biz bu röportajda adaylara yol göstereceğini düşünerek onunla 2009 yerel seçimlerindeki adaylık serüvenini konuştuk. Ben sordum o açık açık anlattı. Sahici bir röportaj oldu.

ic-7
“BU ADAM, BU İŞİ YAPAR” DEDİRTEN ADAY SEÇİMİ ALIR

Seval UYSAL: 2009 belediye seçimlerinde başkanı adayı olduğunu nasıl öğrendin?

Hüsamettin ATAMAN: Belediye seçimleri için yarış başladı, bazı arkadaşlarımızın müracaatları oldu, dilekçeleri alındı. Benim, belediye başkan adayı olmam gibi bir düşüncem vardı ama ben böyle bir konuda aday olmak isteyen arkadaşlarla bir yarışa girmeyi pek uygun bulmadım. Ön seçim de olmadığı için, dilekçe verip “ben aday olmak istiyorum” demenin bir anlamı da yoktu. Karar verici makam zaten araştıracaktı. Sen dilekçe versen de vermesen de seni uygun bulmuyorsa kabul etmeyecek, uygun bulduğu birini getirecekti. Genel merkezde tanıdığım, konuşabileceğim kimse yoktu onun için geri planda kaldım.
Oğlum terhis olmuştu, onu almak için Amasya’ya gittim. Birlikte Ankara’ya doğru yola çıktık, bir gece kalacak ve sonra Denizli’ye devam edecektik. Ankara’ya yaklaştığımız sırada Adnan Keskin aradı: “Biraz önce Deniz Bey’le konuştuk, benden Denizli adaylığı konusunda görüşlerimi istedi, kendi görüşlerini iletti. Senin adını söyledi, benim fikrimi sordu. Hayırlı olsun. Denizli Belediye Başkan adayısın” dedi. Ankara’ya girerken Ali Marım aradı, Adnan abinin söylediklerine benzer şeyler söyledi ve “Hayırlı olsun” dedi. Sanırım onu da aramışlar. Daha sonra Ali Rıza Ertemur aradı: “Hayırlı olsun abi, adayımız sensin” dedi.

ic-2

ADNAN KESKİN ARADI “HAYIRLI OLSUN” DEDİ

Seval UYSAL: Kimler aday?

Hüsamettin ATAMAN: Süleyman Boz ve Çetin Apa ikisinin başvuru dilekçesi vardı.

Seval UYSAL: Adnan Keskin arayana kadar aday olmak için hiçbir şey yapmadın, hiçbir girişimde bulunmadın mı?

Hüsamettin ATAMAN: Ali Rıza Ertemur’la konuştuk.

Seval UYSAL: Aday olmak istiyorum mu dedin?

Hüsamettin ATAMAN: Yok! Teoman Sancar geldi. Teoman’la Ali Rıza Bey’in arası çok iyi. “Böyle böyle bir şeyler duydum” dedi.

Seval UYSAL: Ne duymuş?

Hüsamettin ATAMAN: Benim belediye başkan adayı olmak istediğimi. O konuda görüşmek istediğini söyledi.

Seval UYSAL: Aday olmak istediğini kimlere söylüyordun?

Hüsamettin ATAMAN: Arkadaş gruplarında konuşuyordum. “Projelerim var, Denizli’nin kalkınmasına yardımcı olacağıma inanıyorum” diyordum.

Seval UYSAL: Teoman Sancar konuyu Ertemur’a iletti. Ertemur genel merkeze götürdü ve uygun aday olarak sen düşünüldün, süreç böyle mi işledi?

Hüsamettin ATAMAN: Sanıyorum böyle oldu.

Seval UYSAL: Adnan Keskin “Hayırlı olsun” deyince ne hissettin?

Hüsamettin ATAMAN: Sevindim, gurur duydum.

ic-3

ÖNDER SAV “PARAYI DÜŞÜNME, SADECE KAZANMAYI DÜŞÜN” DEDİ

Seval UYSAL: Baykal’la mı görüştün?

Hüsamettin ATAMAN: Yok. Ali Rıza Bey’le buluştuk, Önder Sav’la görüştük. Önder Sav “hayırlı olsun” dedi, ben maddi durumu sordum.”işin parasal yanı nasıl olacak?” “Sen sadece seçimi, kazanmayı düşüneceksin, öbür tarafını düşünme, sadece kazanmayı düşün” dedi. Ben ondan parasal tarafın genel merkez tarafından halledileceğini düşündüm.

Seval UYSAL: Bu iş parayla yapılıyor, bunun için bir fon ayırmamış mıydın?

Hüsamettin ATAMAN: Örgütün bu masrafı karşılaması gerektiğini düşünüyordum. 50 -100 bin liralık kişisel harcamalar yapabilirdim.

Seval UYSAL: Bu işin raconu bu değil. Aday çıkıyorsa cebindeki parayı da hesaplıyor diye duyuyorum.

Hüsamettin ATAMAN: O zaman aday olmazdım.Bana Önder Sav “Sadece seçimi kazanmayı düşüneceksin, parasal kısmını düşünmeyeceksin” dediği için bunu bir garanti olarak gördüm.

Seval UYSAL: 2009’un bütçesi olarak ne çıkarmıştın?

Hüsamettin ATAMAN: 650 bin lira civarında bir paranın lazım olduğunu hesaplamıştım. Daha sonra genel merkezden 350-400 bin lira civarında bir paranın geleceğini gördük. Biraz kısıtlamalara gittik. Mesela 10 gazete yerine 8 gazete ilanı gibi..

ic-5

Seval UYSAL: Para adayın eline mi veriliyor?

Hüsamettin ATAMAN: Hayır. Ben paranın benim adıma gönderilmesini istedim.”Madem ben adayım, kampanyayı ben götüreceğim, bu parayı da ben harcayacağım” dedi. Ama onlar bunu yapamayacaklarını söyleyip parayı il başkanlığı emrine verdiler “İl örgütüyle birlikte paranın dağıtımını yapacaksınız” dediler. Bu yanlış oldu. Ne kadar işbirliği içinde olursanız olun, sizin tasarladığınız harcama planı ile örgütün farklı olabilir. Sonuçta adayın sırtına kalıyor bu kampanya ben onu yaşadım.”Öyle olmaması lazım” diye düşündüğüm konu öyle oldu. Bana göre para adayda olmalı ama hesabı da sorulmalı.

_________________________________________________

Flash Player Kurmak İçin Tıklayınız

________________________________________________

Seval UYSAL: Peki dışarıdan bağışlar gelmiyor mu?

Hüsamettin ATAMAN: Muhalefet partisi adayına biraz zayıf kalıyor.

İL VE İLÇE ÖRGÜTÜ BANA SAHİP ÇIKTI

 

Seval UYSAL: Teşkilat senin aday olduğunu duyduğunda ne oldu? İip nerede koptu?

Hüsamettin ATAMAN: Ben Önder Sav’dan aday olduğumu öğrenip Denizli’ye döndükten bir gün sonra sabah büroma gittim. Telefonlar, gelenler gidenler. İl başkanının beni aramasını bekledim.

Seval UYSAL: İl Başkanı kim?

Hüsamettin ATAMAN: Ali Kavak. Ben sanıyorum ki, il örgütü gelecek tebrik edecek, beni alacak partiye götürecek. İşin bir de kamuoyuna yansıtılması çok önemli. Benim aday olduğumun parti örgütü tarafından tam desteklendiğinin gösterilmesi gerekirdi. Böyle düşünülmese bile bu şekilde davranılmalı ki, seçim sırasında başarılı adımlar atılsın. İkinci gün ben il başkanını, Ali Bey’i aradım. “Aday oldum, görüşelim” dedim. “Tamam, partide görüşelim” dedi. Partiye gittim. Ben böyle tasarlamamıştım.

Seval UYSAL: Anlaşılan il başkanının kafasında başka bir aday varmış?

Hüsamettin ATAMAN: Kazım Aslan. Ankara’ya gittiğimde söylediler. Ali Bey Kazım Aslan’ı genel merkeze lanse etmiş.

ic-1

VATANDAŞ “YAPACAK” DİYE BAKARSA İŞ TAMAMDIR

Seval UYSAL: Böylesi gergin bir ortamda kampanyaya başladınız, bundan sonra neler oldu?

Hüsamettin ATAMAN: Başladıktan sonra “seni istemiyorum” gibi bir şey olmadı. Kırgınlık küslük bir yana bırakıldı ve ister istemez sahiplenildi. Çünkü benim kazanmam, il başkanının da kazanması demektir. Ben il ve merkez ilçe örgütünden destek gördüm. Özellikle kadın kollarından çok büyük destek gördüm. Bayan arkadaşlar çok fedakarlık yaptılar, çok çalıştılar. Aldığımız oyların önemli bir bölümü bayan arkadaşlarımızındır.

Seval UYSAL: Daha önce DSP’de politika yaptın. CHP’ye ne zaman üye olmuştun?

Hüsamettin ATAMAN: Bülent Ecevit’in ölümünden sonra, 2006’da üye oldum. Ama benim CHP içinde oluşum 45 yıllıktır, gençlik yıllarımdan itibaren CHP’de politika yaptım

Seval UYSAL: Teşkilat seni kabullenmekte zorlanmadı o zaman?

Hüsamettin ATAMAN: Belki birkaç kişi hariç, örgütün tabanında bilakis çok olumlu yansıması oldu.

ic-6

HEYECAN YARATAN ADAY SEÇİLİR

Seval UYSAL: Ya dışarıda? “Heyecan yaratma” diye bir deyim var. Aday, bakkala manava, pazardaki adama, evdeki kadına nasıl bir heyecan yaratıyor?

Hüsamettin ATAMAN: Vatandaş aday olan kişinin Denizli’ye bir şeyler verip veremeyeceğine bakıyor. Eğer kafasında “bu adam bir şeyler verir, yapacak” gibi bir imaj oluşursa o heyecan yaratıyor.

Seval UYSAL: Örgütte karşılığını bulması değil galiba?

Hüsamettin ATAMAN: Bunun örgütle hiç ilişkisi yok. Denizlilerde karşılığını bulmasından söz ediyorum. Sokaktaki kahvedeki adamın “bu adam bu işi götürür” hissini yaratması lazım.

Seval UYSAL: Sen bu hissi yarattığına inanıyor musun?

Hüsamettin ATAMAN: Tam yaratamamışız demek ki seçilemedik. Yaratan insan seçilir.

Seval UYSAL: Neden yaratılmadı? Projelerinin olduğunu söylüyorsun. Sen de eksik olan neydi?

Hüsamettin ATAMAN: Belki tam olarak anlatamadı. Benim adaylığımla seçime iki ay vardı.

Seval UYSAL: Ne kadar zaman olmalı?

Hüsamettin ATAMAN: Bence 6 aydan az olmamalı. 6 aydan aşağıya doğru ittiğiniz zaman negatife doğru gidiyor. Çünkü mevcut bir belediye var. Onların her türlü olanakları var sizin bu olanaklarınız yok.

ic-4

TOPLUM GÜÇLÜ ADAY İSTER

Seval UYSAL: Şu heyecan meselesini biraz açalım. İsim ortaya atıldıktan sonra neler oluyor?

Hüsamettin ATAMAN: Seni aramaya, sana ulaşmaya çalışıyorlar. Basın mensuplarının sizinle röportaj yapmak için sıraya girmesi lazım.

Seval UYSAL: Sen bunu kendinde hissettin mi?

Hüsamettin ATAMAN: Hissettim. Beni arayanlardan, telefon edenlerden, mahallesine, evine çağıranlardan, büroma gelenlerden, gazeteci arkadaşların beni aramalarından. Mahalle kahvelerinde halkın nabzını tutanlar vardır. Onlardan aldığım ilk izlenim biraz gaza basarsak bu iş olacak gibiydi.

Seval UYSAL: Ne kadar gaza basacaktın. Ne yapılması gerekiyordu?

Hüsamettin ATAMAN: Biraz çalışmamız gerekiyordu. Biraz para toplanması lazımdı. Etrafa dev afişler asılması gerekiyordu. Topluma güçlü olduğun mesajının verilmesi gerekiyordu.

DEVAM EDECEK…

Yorumlar

Engin Ünal   -  Bağlantı 2 Ekim 2013, 18:17

Röportajların Sultanı, internet medyasına hoşgeldin. Kolay gelsin

Abdi BAKLAN   -  Bağlantı 2 Ekim 2013, 16:54

2009 Yılı Mahalli İdareler seçimlerinde Denizli Belediye Başkan adayı olan Sayın Hüsamettin ATAMAN’ın Denizli’nin geleceğine damga vuracak ve Denizli’yi 2100’lü yıllara taşıyacak dev proelerin hayata geçirilmesi için keşke seçimi kazanabilseydi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı