REKLAMI GEÇ

Karaca, “Tutuklu gazeteciler ülkesi Türkiye”

Karaca, “Tutuklu gazeteciler ülkesi Türkiye”

CHP Genel başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı. Karaca mesajında, iktidar tarafından tek tip bir dili kullanan medya oluşturulduğunu söyledi.

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 3 Mayıs 2019 Cuma, 11:57

Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle bir mesaj yayımlayan CHP Genel başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, AKP döneminde gelinen durumun sadece basın değil ifade özgürlüğü ve yurttaşların bilgi edinme hakkının ihlali açısından da kritik boyuta ulaştığına dikkat çekti. Karaca, uluslararası istatistik ve verilere atıfta bulunarak Türkiye tablosunu ortaya koydu ve “Özgürlüğün basından başlayarak toplumun en küçük hücrelerine dek yayılmasını umut ediyorum” dedi.

ÜRKÜTÜCÜ TABLO
Mesajında iktidar partisinin uyguladığı baskı ve hukuksuzluklara da değinen Milletvekili Karaca, bunun en fazla gözlendiği alanların başında ise medyanın geldiğine değindi ve demokrasinin vazgeçilmezi ifade ve basın özgürlüğü konusunda AKP iktidarının ülkeyi otoriterleşme, keyfileşme, yandaşlık, baskı, hukuksuzluk ve otokontrol ile itibarsızlaştırdığını kaydetti.

TUTUKLU GAZETECİLER ÜLKESİ TÜRKİYE
AKP’nin cumhuriyeti, özgürlükleri ve demokrasiyi hedef alan uygulamalarıyla Türkiye’yi ne yazık ki tutuklu gazeteciler ülkesine dönüştürdüğünü, medyayı tek sesli ve tek tip hale getirdiğini ve halkın haber alma özgürlüğünün önünün tıkandığını söyleyen CHP Genel başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, “Yarattığı korku ikliminde muhalif medya ve gazetecileri cezalandırma yöntemini hukuksuzca kullanan AKP, yandaş ve havuz medyası adı altında habercilik ilke ve etiğini çiğneyen, propaganda aracına dönüştürülen yayınların önünü açmış, toplumsal eşitlik ve özgürlük ortamının yok olmasına, gerçeğin gizlenmesine aracılık etmiştir” dedi.

ÖTEKİLEŞTİRİLEN BİR MEDYA
CHP Genel başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle yayımladığı mesajına şu şekilde devam etti:

Düşmanlaştıran, nefret söylemine sarılan ve ötekileştirilen bir medya dili iktidar tarafından görmezden gelinmekte, onurlu ve kamu yararı için habercilik yapan gazeteciler ise haksız yere yargılanmakta iken, kamu imkanlarıyla yandaş basın kuruluşları teşvik edilmekte, devlet eliyle zenginleştirilmektedir. Pek çoğu tutuklu yargılanan gazeteci ve yazarlar, uzun dava süreçlerinde haklarında kesinleşmiş hüküm olmaksızın cezalandırılmaktadır. Adı Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından verilen Cumhuriyet Gazetesi’nin yazar, çizer, muhabir ve yöneticileri uzun ve hukuksuz uygulamalarla yargılamaya maruz bırakılmış, haksız cezalara çarptırılmıştır. Adı gazetecilikle özdeşleşmiş kalemlerin uzun süren tutukluluk sürelerinin ardından haksız cezalara çarptırılmış olması, bir bölümüne temyiz hakları dahi tanınmaması sadece basın tarihi açısından değil ülkemiz demokrasi tarihi açısından da utanç vericidir. 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde utanca ortak olmayacağımızı bir kez daha hatırlatıyor, tutuklu gazetecilerin olmadığı bir Türkiye özlemiyle özgürlüklerin ülkesi oluncaya dek mücadeleye devam diyorum.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı