REKLAMI GEÇ

Ayhan: Sızan kimlik bilgileriyle ilgili ne tedbir alındı?

Ayhan: Sızan kimlik bilgileriyle ilgili ne tedbir alındı?

MHP Denizli Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Emin Haluk Ayhan, 50 milyon kişinin kimlik bilgilerinin sızdırılmasıyla ilgili olarak iktidara, “2010 yılında olduğu kabul edilen bu sızıntıyla ilgili nasıl bir önlem alındı?” diye sordu.

Haber Merkezi / DENİZLİHABER / 7 Nisan 2016 Perşembe, 14:07

MHP Genel Başkan Yardımcısı Emin Haluk Ayhan, düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi. Terörle mücadele konusunda son günlerde AK Parti içinde derin bir kafa karışıklığı emarelerinin ortaya çıktığını söyleyen Ayhan, “Geçen günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu’ndan, sözde çözüm sürecine geri dönülmesi konusunda birbirine taban tabana zıt iki yaklaşım duyduk. Neticede vesayet altındaki Sayın Davutoğlu, Cumhurbaşkanı’nın ikaz niteliğindeki açıklamasından bir gün sonra grup toplantısında çark etti. Başbakan net olmalı. Sözleri sağlam güvenilir olmalıdır. Oysa Sayın Başbakan, ‘acaba ne konuşursam yarın manşet olurum, Cumhurbaşkanı’ndan daha çok reyting alırım’ derdine düşmüştür” ifadesini kullandı.

SORUMLULAR HESAH VERECEK Mİ?
Kimlik bilgilerinin sızdırılmasıyla ilgili iddialara da değinen Ayhan, “50 milyon vatandaşın kimlik bilgileri internete sızdığı yönünde haberler var. Sayın bakan, bu iddiaları5 ‘eski bir haber, 5 yıl önceki hikaye ısıtılıp ısıtılıp gündeme getiriliyor, güncel bir değeri yok’ diyerek geçiştirmeye çalışıyor.Bu bilgilerin internet üzerinden indirilebildiği site, Türkiye’den erişime kapatılarak sorunun çözüldüğü söylenemez. Bu son derece endişe verici bir gelişmedir ” diyerek, şöyle devam etti:

“Ulaştırma Bakanı’nın bu konuda toplumu tatmin edici bir açıklama yapması gerekir. Nitekim Ankara Cumhuriyet Savcısı ise konu ile ilgili dün soruşturma başlatıyor. Adalet Bakanı, ‘yeni Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra bu tür gelişmeler olmaz’ diyor. Yani 2010’da olduğu iddia edilen bu sızıntıyı kabul ediyor. Peki acaba o tarihten itibaren ne tedbir alınmıştır? Cumhuriyet savcıları neden o gün değil de bugün soruşturma başlatmıştır? Sorumluları tespit için beş yıldır bir çalışma yapılmış mıdır? O tarihte konu niçin ört bas edilmiştir? Sorumlular niçin tespit edilememiştir? Yoksa sayın bakan, bu sızıntı da o dönemde beraber yürüdüğünüz, ‘ne istediler de vermedik’ dediğiniz ama sonradan terör örgütü olduklarını fark ettiğiniz paralel yapı tarafından mı yapılmıştır? O dönemin ve bugünün sorumluları hesap vermeyecekler midir ? Yoksa yine kandırılmışlar mıdır?”

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı