REKLAMI GEÇ

BEYCE SULTAN, BANAZ ÇAYI’NI NASIL GEÇTİ?

27 Haziran 2016 Pazartesi

denizli-ibrahim-afatoglu-beyce-sultan-h

Rivayetlere göre Beyce Sultan ve Çivril Mezarlığı’nda türbesinde metfun bulunan Habib-i Acemî 13. asrın ikinci yarısı ile 14. asrın ilk çeyreği arasında Çivril ve havalisinde yaşamış iki yakın arkadaştır. Yörenin fethine bizzat katılmışlar ve Bizans’a karşı ön saflarda savaşmışlardır. Fetihten sonra da bölgenin iskânına önemli katkıları olmuştur. Batı Anadolu Alevi – Bektaşi dervişlerinden olan Hacim Sultan Vilayetnamesi’nde“Pakce Sultan” olarak bahsedilmektedir. Kaynaklarda, Beyce Sultan’ın bir Selçuklu Beyi olduğu hususunda kayıtlara da rastlanmıştır. Türbesi, Çivril Beyce Sultan Höyüğü’nün üzerindedir.

denizli-ibrahim-afatoglu-beyce-sultan-1

Hacı Bektaş-ı Velî’nin öğrencilerinden ve halifelerinden olan Koluaçık Hacım Sultan, 1305 yılında Uşak’a gelmiş ve Hacım Köyü’nün olduğu yere yerleşerek, Hacı Bektaş-ı Velî’nin izinde tarikatı temsil etmeye başlamıştır. Koluaçık Hacım Sultan, bölgeyi kısa süre içerisinde mamur ve bayındır bir hale getirmiş, kerametleri ve başarıları ile ününün kısa sürede çevrede duyulmasını sağlamış, bundan dolayı da etrafında pek çok mürit toplanmıştır. O çağda dervişler, her yıl muharrem ayının onuncu günü, ünlü İslam mücahidi ve kahramanı Seyid Battal Gazi’nin Eskişehir’in Seyidgazi İlçesi’nde bulunan türbesini ziyaret edip, kurbanlar keserlermiş. Çivril’in gönül sultanları Beyce Sultan ile Habib-i Acemî’de her yıl Seyit Battal Gazi’nin Türbesi’ni ziyaret etmekteymişler. İşte o ziyaretlerin birini daha eda etmeye giderlerken, yolda Koluaçık Hacım Sultan’la karşılaşmışlar.

denizli-ibrahim-afatoglu-beyce-sultan-2

Hacı Bektaş-ı Velî Vilayetname’sine göre; Beyce Sultan ve Habib-i Acemî, hazırlıklarını görüp Çivril’den yola koyulmuşlar. Banaz’a vardıkları zaman buradan geçen suyun şiddetinden dolayı geçememişler. Bu durum karşısında suyun akış şiddeti azalıncaya kadar beklemeye karar vermişler ve gece kalacak bir yer araştırmışlar. Tam bu sırada onların bu hali Koluaçık Hacım Sultan’a malum olmuş. Yanına en yakın müridi Burhan Abdal’ı alarak yola çıkmış. Banaz suyu geçidine vardığında, Germiyanİli’nin diğer erenleri ve dervişleri ile beraber Beyce Sultan ve Habib-i Acemî suyun başında bulmuşlar. Onlara niçin beklediklerini sormuş. Sel gelmesinden dolayı beklediklerini öğrenince, Beyce Sultan ile Habib-i Acemî’ye dönerek: ” Germiyan İl’inin olgun şeyhleri geçinmedesiniz, ulu seccadelerde oturmadasınız, yağlı kuyruklar yemedesiniz, el vermedesiniz, talipleri irşat etmedesiniz, ama bu sudan geçemiyorsunuz. Bu böyleyken yarın kıyamet günü bunca müridi, muhibbi Sırat köprüsünden nasıl geçireceksiniz?” demiştir. Bu sözlerden sonra başındaki elifi tacı çıkarmış ve suya tutmuş. Su işaret ettiği yerden yarılmış ve erenler de geçmişlerdir. Beyce Sultan ve Habib-i Acemî onun büyüklüğünü anlamışlar ve saygı göstermişler. Birlikte Seyit Gazi’nin Türbesi’ne ziyarete gitmişlerdir.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı