Bayramda şekere ve hijyene dikkat

Özellikle diyabetik hastaların el hijyenine özen göstermesi, dışarı çıkması gerektiğinde maske kullanmasının önemli olduğunu belirten Yaylalı, “El hijyeni için ellerin sabun ve su ile en az 20 saniye ovarak yıkanması gereklidir. Sık kullanılan ve ortak kullanılan yüzeylerin düzenli olarak temizlenmesi de önemlidir. Tokalaşma, sarılma ve öpüşme gibi sosyal aktivitelerden uzak durulmalı ve sosyal mesafe korunmalıdır. Dengeli beslenme, egzersiz ve iyi bir uyku düzeni bağışıklık sisteminin dengeli olması için gereklidir” dedi.

Ramazan Bayramı’nda da değişen beslenme düzeninin kan şekeri oynamalarına neden olabildiğini belirten Yaylalı, “Ramazan’da uzun süren açlıklar, hareketsizlik ve yeterli miktarda su tüketememe gibi durumların ardından bayramda normal yeme düzenine geçilmesiyle maalesef fazla yeme eğiliminde olunabilir. Yüksek miktarda şeker, yağ ve tuz içeren besinlerin tüketimi kan şekerinde ani dalgalanmalara sebep olurken, ani kilo artışına ve sindirim sistemi rahatsızlıkları başta olmak üzere birçok hastalığa davetiye çıkarabilir. Özellikle kan şekerinin hızlı yükselmesi diyabet hastaları için ciddi bir tehlike oluştururken, sağlıklı bireyler için de risk oluşturmaktadır” dedi.

SABAH KAHVALTISI HER ZAMAN ÖNEMLİ
Sabah sağlıklı bir kahvaltıyla güne başlamanın, gün içinde daha rahat hissettireceğini dile getiren Yaylalı, “Bayramda öğün atlamak yerine kendinize göre ana ve ara öğünlerin olduğu dengeli bir beslenme tarzı oluşturulmalıdır. Öğün atlamak kan şekerini düşürerek daha fazla açlık hissetmenize neden olur. Ramazan boyunca susuz kalan vücudun kaybettiği sıvı miktarını yerine koymak gerekir. Bayram ve sonrasında günde en az 2 litre su içmeniz sıvı ihtiyacınızı giderir. Bayram şerbetli tatlı tüketiminin arttığı bir dönemdir. Çikolata, baklava veya şekerlemeler gibi basit şekerlerin tüketimi yerine meyveli veya sütlü tatlılardan küçük porsiyonlar halinde tüketilebilir. Bunlar kan şekerinin daha yavaş yükselmesine neden olur” dedi.

Prof. Dr. Yaylalı sadece diyabetli hastalarının değil herkesin dengeli beslenmesi gerektiğini kaydetti.