CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Lideri Akşener ortak miting yaptı

Miting alanına önce İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener geldi. Vatandaşlar arasında adeta sevgi selinden geçen Akşener, mitinge katılanlar ile selamlaştı, birçok kişinin elini sıktı, fotoğraf çektirdi.

Akşener halkla kucaklaşırken, alana CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu giriş yaptı. Kılıçdaroğlu’nu CHP milletvekilleri ve belediye başkan adayları karşıladı. Daha sonra Akşener ile selamlaşan Kılıçdaroğlu’a da ilgi yoğun oldu.

Tüm kalabalığın coşkulu bir şekilde İstiklal Marşı’nı söylemesinin ardından iki lider birlikte sahneye çıktı, toplanan

BAHTİYAR: “HEDEFİMİZ DAHA MÜREFFEH BİR DENİZLİ”
Miting alanında toplanan kalabalığa önce Denizli Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Bahtiyar seslendi. Mutfakta yangını söndürecek projeleri öne çıkardıklarını belirten Bahtiyar, bu nedenle “üreten Denizli” dediklerini söyledi.

Bahtiyar, “Denizli üretkendir, bu projelerle Denizli mutfağındaki yangını söndürecek. Denizli sanayi önemli bir katma değer yaratıyor, tarım ve turizmde geri kaldık. Bu alanlarda üretim seferberliği yaratacağız. 19 belediye başkan adayımız ile birlikte üretim patlaması yaratıp, Denizli’nin önünü açacağız. Sayın Genel Başkanlarıma Millet İttifakı’nı kurdukları için çok teşekkür ediyoruz. Daha müreffeh bir Denizli için hep birlikte yürüyelim arkadaşlar” dedi.

ÖNCE KILIÇDAROĞLU SESLENDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, halka ilk hitap eden lider oldu. Sloganlar eşliğinde kürsüye çıkan Kılıçdaroğlu halkı bir kez daha selamladı.

“Hakkı, hukuku ve demokrasiyi getirinceye kadar bu mücadelemiz sürecek” diyen Kılıçdaroğlu, Denizli’nin bir sanat, kültür ve sanayi kenti olduğun söyledi, “Sizin oylarınızla Denizli’nin kaderini değiştireceğiz. Bu yetkiyi bize verin” dedi.

“20 yıldır Denizli’yi yönetiyorlar, hangi sorununuzu çözdüler” diye soran Kılıçdaroğlu, “Her alanda sorun var. Hangi sorunu çözdüler. Büyükşehir adayımız sorunları üreterek çözeceklerini söyledi. Denizli’nin üretme kabiliyeti var. İyi idare edildiğinde sorunlar tamamen ortadan kalkacak. Yetki verin, güç verin Türkiye’nin sorunlarını çözelim. Bu sorunları çözmek için huzura, mutluğa, üretime ihtiyacımız var. Biz bunu sağlamaya söz veriyoruz. Nasıl birlikte oluyorsak, nasıl demokratik standartları büyütebiliyorsak, üretimi de büyüteceğiz” dedi.

Çiftçilerin sorunlarının dağ gibi arttığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Her şeye zam yaptılar, sonra da ‘eski fiyattan satacaksın, ben zam yapacağım, sen yapmayacaksın’ dediler. Hal esnafını, manavı, vatandaşı terörist ilan ettiler. Emeklilikte yaşa takılanlara türedi dediler. Kendi vatandaşına türedi diyen bir Cumhurbaşkanı var. Nasıl çiftçi sandığa giderken bir ders vermek istiyorsa, emeklilikte yaşa takılanlar da bir ders verecekler. Bu genel seçim değil, yerel seçim. Ders vereceğiz” dedi.

Milli gelirin yüzde 1’i oranında çiftçiye destek verilmesi gerektiğin anlatan Kılıçdaroğlu, “Nerede bu destek. 14 milyar liramı nereye verdin. Çiftçi bunu sandıkta sormalı. Para yok diyecekler, siz de Suriyelilere var ama diye cevap verin. Çok şükür varlık kuyruklarımız da var. Ama kimseye söylemeyin en büyük varlık kuyruğu işsizlik kuyrukları. 1 kişinin alınacağı yere 40 bin kişi başvuruyor. Sizinle alay eden kişiye sandıkta ders verin. Ben başka bir şey istemiyorum. Bu kuyruğa girenler varlıklıysa Türkiye’nin en varlıklısı sensin, sen de gir kuyruğa. Bu varlık kuyruğu olsa önce kendisi kuyruğa girerdi. Malı götürmek için” diye konuştu.

Londra’daki bir avuç tefeciye 16 yılda 149 milyar lira faiz ödediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Saray’da oturup kilosu 4 bin liralık çayı yudumlayacaksın, sonra vatandaşa ‘geçineceksin’ diyeceksin. Kefen bezi alırken, çocuğa mama alırken, dolmuşa binerken vergi ödüyorsun, kürk alırken vergi yok. Neden, Saray sosyetesinin kürke ihtiyacı var. Ejder meyvelerini, 76 bin liralık aylığı unutmayın. Emeklilikte yaşa takılanlara türedi diyecek, ayda 76 bin lira maaş alacak. Denizli’nin deyimidir ‘Yetti gari’ deyin. Şu soruyu sorun, 17 yıldır tek başına ülke yönetiyorlar, istedikleri kanunu çıkardılar, istedikleri valiyi, diyanet işleri başkanını tayin ettiler. Türkiye’yi daha iyi yönetin diye oy verdiniz. Nasıl oldu da ülke bu hale geldi, bunu sorun. Denizli’ye bakıyorum, Türkiye’ye bakıyorum, cennet gibi bir ülkede yaşıyoruz. Ama bize cennet gibi ülkede cehennemi yaşatıyorlar. Bu memleket bunu hak ediyor mu? Sandığa bayrağımız, çocuklarımız, geleceğimiz, güzel Türkiye için gideceğiz. Vicdanımıza soracağız, Türkiye’yi bu hale getirenlere bir ders vereceğiz” dedi.

İYİ Parti ile bir işbirliği yaptıklarını anlatan Kılıçdaroğlu, “Bizim işbirliğimiz özel bir çıkara ait değil, şanlı bayrağımızı koruma işbirliği. Ne benim, ne Meral Hanım’ın cebine giren para var. Bizim tek derdimiz var. Herkesin işi, aşı olsun, hiçbir çocuk yatağa aç girmesin, her evde tencere kaynasın. Bizim tek derdimiz var, Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaş Türkiye mücadelesidir. Hepinizi seviyorum, inanıyorum. Büyükşehir’de inşallah İYİ Parti’nin başkanını seçeceksiniz, yüzümüzü güldüreceksiniz” dedi.

“CUMHURBAŞKANININ TERÖRİST DEDİĞİ DENİZLİLİLER NASILSINIZ?”
Kılıçdaroğlu’nun ardından İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener alkışlar eşliğinde kürsüye çıktı.

Sözlerine, “Cumhurbaşkanı’nın terörist dediği Denizlililer nasılsınız?” diye başlayan Akşener, “Eve ekmek götürmekten başka bir derdi olmayan Denizlililer size terörist dediler. Şakası bile ne kadar kötü. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı çıktı 11 milyon seçmeni olan CHP, 5 milyon oyu olan İYİ Parti, 1 milyon oyu olan Saadet Partisi ve Demokrat Parti seçmenine terörist dedi. 18 milyona yakın seçmene terörist diyen cumhurbaşkanı var. Bunun ne kadar kötü bir tanımlama olduğun biliyorsunuz. Bu arkadaş birbirimizle kutuplaştırarak, anayla kızını, babayla oğlunu, komşuları düşman ederek iktidarını sürdürüyor. Bu kez pabuç pahalı. Cumhur ittifakına oy veren seçmene, MHP seçmenine, AK Parti seçmenine sesleniyorum. Sizler bu ülkenin vatansever, ülkenin asli unsuru kardeşlerimizsiniz. Sakın ola ki bu arkadaşın sözlerine aldanıp bir kalp kırmayın. Birbirinizin yüzüne bakacaksınız, komşu komşuyla hemhal olacak, kadınlarımız cuma dualarına birlikte gidecek, ezan saatini kahvede birlikte bekleyeceksiniz” dedi.

Bu seçimde biz tartıya liderlerin çıkmadığını anlatan Akşener, “Siz muhtar seçeceksiniz, siz meclis üyesi, belediye başkanı seçeceksiniz. Türkiye’yi yerel seçime savaşa götürüyormuş gibi davranan bu dili cezalandıracaksınız. Şımardı, kibirlendi. sizin içinizden çıktığını iddia etmişti, 300 korumayla geziyor, hangi arabaya bindiği belli olmasın diye 20 aynı arabayla geziyor. Kibirlenme padişahım senden büyük Allah var. İstanbul’u aldık, Ankara zaten bizim, Bursa alındı, Denizli’yi, Balıkesir’i, Samsun’u, Antalya’yı alacağız. Daha sayarım, elimi korkak alıştırmam. Üzgünüm ama Mersin’i de alıyoruz” dedi.

“SANDIKTA KULAK ÇEKİN”
Seçmenlerden 31 Mart günü sandığa gidildiğinde kulak çekmesini isteyen Akşener, “Öyle çekeceksiniz ki kulak yerine gelecek, kıpkırmızı olacak. 1 Nisan’dan sonra elektrik, mazot, doğalgaz zammı geri gidecek. EYT’lilere türedi dediğine pişman olacak. O kulağı çekerseniz, kadınlarımız anne terliğini atarsa, 1 Nisan’dan itibaren seçmen veli nimet olacak. Terörist olan çiftçiye ‘ne yapayım abi’ denecek. 2023’te kendisi tartıya çıkacak. 4 yıl rahat etmek, çocuğunuzun iş bulmasını, Denizli gibi bir sanayi kentinin fabrikalarının kapanmamasını istiyorsanız, bu kulağı kızartacaksınız. Her türlü iddiaya varım. Eğer bu kulak çekilir de dediklerim olmazsa benden hesap sorun. Eğer tersine davranırsanız o zaman zam furyasının altında inim inim inleyeceksiniz” diye konuştu.

“Damat 2.5 milyona iş bulacaklarını söylüyor, kapanan fabrikaların yerine yenileri yapılmazsa nasıl iş bulunacak. Cumhuriyet tarihinin tüm varlıklarını sattılar. Son olarak tank palet fabrikasını Katarlılara sattılar” diyen Akşener,
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir teklifinin olduğun söyledi.

Akşener, “Tank palet fabrikasını geri almak için 500 milyon dolarlık uçağını bi satsın. Millet olarak biz o fabrikanın en iyi şekilde çalışması için her türlü katkıya hazırız. Ben emekliyim, 3 aylık maşımı hemen bağışlayacağım. Sarayı satsın diyorlar, yapmaz. Yapmayacağı şeyi niye söyleyeyim” diye konuştu.

Cumhur İttifakı’nın kurulması için başka seçenekleri kalmadığı için beka sorununu ortaya attıklarını ifade eden Akşener, “Birbirlerine söylemedikleri söz bırakmadılar, iki taban bunu kabul etmedi, ittifak için de beka meselesini ortaya attılar. Ülkede bir beka meselesi varsa o da sensin. 793 şehit var, bunun hesabını verdin mi? Habur’u, Oslo’yu, Dolmabahçe’yi hep birlikte hatırlarız. Hendekler kazılırken valilere, askere, polise kafasını çevirttiren kim. Sonuç itibariyle 793 şehit. Bir kadının kocası, bir çocuğun babası, bir ananın evladıydı. Bir hayatları vardı, insandı onlar. Eğer sıfır terörle aldığın bu ülkede beka sorunu vardıysa bunun sebebi sensin. Bunları ekonomiyi konuşmayalım diye yapıyorlar, inadına konuşun. Herkes kötü bir sen iyisin. Tüm bu azarlamanın ortadan kalkması için kulağı öyle bir çekin ki, karşınızda hazır ola geçsin. Eğer bu söylediklerimi yaparsanız işsiz işe kavuşur, tencere kaynamaya başlar, 82 puanla atanamayan öğretmenin yerine 55 puanla atananların şapkası öne düşer, kelleri görünür. 5 müteahhide kurban oldunuz, bu cezayı kesmelisiniz. Bize güç verin size bereket gelsin, Bağ-Kurluya zam gelsin, esnaf rahat etsin, atanamayan öğretmen atansın, işsizler iş bulsun, eğitime çeki düzen verilsin.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de seslenen Akşener, “Küçük ortağa sesleniyorum, Sayın Erdoğan’ın ipiyle kuyuya inmeyin dibinde kalırsınız. Sabah söylediğini öğleden sonra inkar eder” dedi.

Son olarak Ümit Bahtiyar’a talimat veren Akşener, “Türkiye’de yaşayan 81 milyon azizdir. Tek bir ölçümüz var. Bu nüfus cüzdanı, ağada bu, paşa da bu. Ümit Bahtiyar asla bu nüfus cüzdanının dışında kayırdığın adam olmayacak, asla bu nüfus cüzdanını yere düşürmeyeceksin, düşürtmeyeceksin. Yezit gibi kazanmaktansa, Hüseyin gibi kaybedelim” dedi.

TÜM ADAYLAR KÜRSÜDE
Konuşmaların ardından iki lider ve belediye başkan adaylarını tek tek kürsüye davet edildi. Birlik ve beraberlik portresi çizildi, güç birliği mesajı verildi.