REKLAMI GEÇ

Denizli’de aile dramı

Denizli’de aile dramı

Geçirdiği rahatsızlık sonucu iki böbreğini kaybeden Denizlili gencin hayatı, böbrek vermek için gönüllü olan babasının da lösemi hastası olduğunu öğrenince karardı.

/ DENİZLİHABER / 17 Mayıs 2009 Pazar, 16:18

Henüz 4 yaşındayken, idrar yollarındaki darlık nedeniyle böbreklerinden rahatsızlanan ve aynı yıl içerisinde, annesinin de evi terk etmesiyle başlayan Abdullah Çoban’ın hüzünlü hikayesi, babasının da lösemi hastası olduğunu öğrenmesi ile birlikte daha da kötüleşti. İşte Abdullah Çoban’ın hüzün dolu hikayesi: Abdullah Çoban, 4 yaşında, idrar yollarındaki darlık nedeniyle, ilk önce sağ, daha sonra sol böbreğini kaybetti. Abdullah, 4 yaşında iki böbreğini kaybettiğinde, annesi Emine Türk’ün evi terk etmesiyle, babası Ramazan Çoban (53) ile yalnız kaldı. Anne, evi terk etmekle de kalmayıp, o dönemde eve icra gönderdi. İcra ile bomboş kalan evden, ev sahibi de baba-oğul Abdullah-Ramazan Çoban’ı sokağa attı. Kendilerine, bir göz ev bulmak isteyen baba oğul, akrabalarının yanında biraz kaldıktan sonra, Denizli’de merkeze bağlı Kocadere Köyü’nde, Ramazan Çoban’ın annesi Fatma Çoban’ın (73) yanına yerleşti. İnşaat işçisi baba Ramazan Çoban, günde 20 TL’lik yevmiye ile hem geçimini sağladı hem de oğluna böbrek bulmaya çalıştı. Ancak hastane hastane dolaşsa da bir neticeye varamadı. SSK’lı olan Abdullah Çoban, çalışamadığı gibi, aynı zamanda haftada 3 kez diyaliz makinesine bağlanıyordu. Baba Çoban buna dayanamadı ve oğluna böbreğini vermeye karar verdi. Ancak baba Çoban, geçen sene kalp ameliyatı geçirince, böbrek verme işlemi askıya alındı. Ardından baba Ramazan Çoban’ın, 3 ay sonra safra kesesi de alındı. Yine de oğluna böbreğini vermek için mücadele eden Ramazan Çoban, oğlunu da yanına alarak Pamukkale Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne (PAÜ) geldi. Tam çile bitiyor sanılırken, bundan 1 ay önce PAÜ Hematoloji Bölümü Polikliniği’ndeki Doktor Murat Yiğit, baba Ramazan Çoban’ın lösemi hastası olduğunu ve böbreğini veremeyeceğini söyleyince, oğlu Abdullah Çoban’ın tüm hayalleri yıkıldı.

Ramazan Çoban, babasının rahatsızlandığını ve artık inşaatta çalışamadığını söyleyerek, “O benim için her şeyi yaptı ancak olmadı. Ondan böbreğimi alacağım gün, lösemi olduğunu öğrendik. SSK’lıyım. Haftada 3 gün diyaliz makinesine bağlanıyorum. Yani haftada 3 gün, her gittiğimde 4 saat makineye bağlı kalıyorum. Ben de çok ameliyat geçirdim. Sağlık sorunları bir türlü yakamızı bırakmadı. İdrar yollarımda darlık var, babamın dokusu bana uyuyordu, ancak onun da rahatsızlığı ortaya çıktı. Ben çalışamıyorum. Babam da artık çalışamıyor. Biz babannemin (Fatma Çoban) evine sığındığımızda evde bir şey yoktu. Bütün eşyaların hepsini komşular verdi, kirayı bile çoğu zaman onlar, kendi aralarında toplayıp veriyorlar” dedi. Çoban, babasının da rahatsızlığına üzüldüğünü belirterek, “Benim için çok şey yaptı. Çok hastane gezdik. Dokusu uyan böbrek bulamadık. Kendisi vermek istedi ancak rahatsızlığı ortaya çıktı. Biz organ bağışlarının fazlalaşmasını istiyoruz. İnsanlar ölüyor ve böbrekleri toprağın altında çürüyor. Dokusu uyan bir böbrek bulamadık ancak azimle bulmaya çalışıyoruz” dedi.

 Doktor Kılıç, “Tek şansı ortadan kalktı’

ERPA Özel Denizli Sağlık Hastanesi Hemodiyaliz Ünitesi Sorumlu Hekimi Dr. Fatih Kılıç ise, “Doğuştan meydana gelen idrar yollarındaki daralma nedeniyle başlayan rahatsızlık, ilk zamanlarda fark edilemediği için zamanla böbreklere de zarar verip, böbreklerin de çalışmamasına sebep olmuş. İdrar torbası, idrar toplama işlevini yerine getiremiyor. Daha sonra da böbrek yetmezliğinden dolayı, diyalize girmeye başladı. Babasının değerleri Abdullah’ın değerleriyle örtüşünce, Antalya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, babasından böbrek nakli yapılmasına karar verildi. Ancak, Abdullah’ın idrar yollarındaki daralma, yeni takılacak böbreği de bir süre sonra bozacağı için nakilden vazgeçildi. Abdullah, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, idrar yollarındaki daralmanın tedavisi için bir dizi operasyon geçirmiş olsa da, bu konuda bir ilerleme sağlanamadı. Spastik msn diyoruz buna tıpta. İdrar kesesinin genişletilmesi için Hacettepe de bir dizi operasyon geçirmiş. Mesanesin idrar toplayacak düzeyde olmadığı için böbreklere de zarar veriyor. Böbrek nakli de imkansız hale geliyor. Çünkü takılacak böbreği de bozuyor. 3–4 yıldır ilgileniyoruz. Antalya Üniveritesi Tıp Fakültesi’nde böbrek nakli yapılacaktı. 2004 yılında. Öncelikle, idrar yolları ve idrar kesesi aktif hale getirilmelidir. Babası böbrek verecekti. Ancak, Abdullah’ın idrar yollarındaki rahatsızlığı tedavi edilemediği için olmadı. Babası sonraki yılda by-pass oldu. Şimdi de lösemi olmuş. Tek şansı da ortadan kalktı” dedi.

 < ?xml:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" />

 

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı