Baro ve STK’lardan sert tepki

AK Partili milletvekilleri tarafından TBMM Genel Kuruluna sunulan “mağduruyla evlenen cinsel istismar suçlusunun cezasının ertelenmesine” yönelik önergeye Denizli’de bir tepkide Denizli Barosu ve sivil toplum kuruluşlardan geldi.

Denizli Barosu önünde düzenlenen eyleme Denizli Barosu üyeleri, Türk Kadınlar Birliği, Kadın Haklarını Koruma Derneği, Denizli Kadın Platformu, Denizli Soroptimist Kulübü, Denizli Koruyucu Aile Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, TOSYÖV, GİKAD, TEV, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri, Çınar Lions Kulübü ve Cumhuriyet Kadınları Derneği temsilcileri katıldı.

“İSTİSMARLARINI DEVLET ELİYLE MEŞRULAŞTIRAN VAHİM BİR YASA”
Denizli Barosu ve 12 sivil toplum kuruluşu adına açıklamayı Denizli Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Özge Abakay yaptı. Tecavüzcüyle evlendirme yasa önergesinin, insan hakları kazanımlarını, kadın ve çocuk haklarını bütünüyle ihlal eden, çocuk istismarlarını devlet eliyle meşrulaştıran vahim bir yasa olduğunu belirten Abakay, Türkiye’de kadına ve çocuğa yönelik aile içi şiddet, cinsel istismar ve cinayet suçlarının her geçen gün arttığını belirtti.

Abakay, “Cinsel istismara uğrayan çocuğun evliliğe zorlanmasına ve evlilik kurumsallığı içinde her türlü şiddete maruz kalmasına, faillerin serbest kalmasına neden olacak bu düzenleme kabul edilemez. Bu düzenleme toplum yararına değildir. Kamuoyuna tecavüzün, istismarın suç olmadığına ikna atma çabasının sürmekte olduğu açıktır” dedi.

“TÜRLÜ BAHANELERLE FAİLLERİ KORUMAYA ÇALIŞANLARDA BU SUÇA ORTAKTIR”
Çocuğa istismar olduğunda her şeyin yerinden oynamasını gerektiğini ifade eden Abakay, “Çocukları korumak toplumun görevi, sorumluluğudur. Tecavüz ve çocuk istismarı bir ilişki biçimi değildir. Rıza inşası, çocuğun kandırılması, zorlanması vardır. Bu suçu meşrulaştırmaya çalışanlar, suçu-suçluyu övenler, teşvik edenler, suçu doğru göstermeye and içmiş olanlar, yani türlü bahanelerle failleri korumaya çalışanlar da bu suça ortaktır” diyerek tepki gösterdi.

“ÇAĞ DIŞI HÜKÜM”
Denizli Baro Başkanı Müjdat İlhan ise, Anayasa’nın 41. maddesinin bu durumu net bir biçimde tanımladığını belirterek, “Devlet çocukların tamamını istismardan ve şiddetten korumak için gerekli tüm önlemleri alır” amir hükmünü hatırlattı.

İlhan, “Anayasamızın 41. maddesine göre devlet tüm kurum ve kuruluşları bunu sağlamak zorundadır. 2011 Eylül ayında imzalamış olduğumuz Avrupa Konseyi’nin çocuk istismarı, çocuğa yönelik şiddetin önlenmesine yönelik sözleşmenin tarafıyız. Bu da 21 Eylül 2011 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi gazetesinde yayınlanmıştır ve hala yürürlüktedir. İstismarın ve şiddetin önlenmesi için her türlü önlemin alınacağı yönünde TBMM’de bu irade tasdiklenmiştir. 2015 yılında yapılan değişiklikle bu yıl konuştuğumuz istismarın faaliyle mağdurun evlendirilmesine yönelik o çağ dışı hüküm ortadan kaldırılmıştır. Bugün tekrar 11 yıl öncesine dönme konusunda verilen önergenin, TBMM’de milletin vekilleri tarafından kabul edilmeyeceğine karşı inancımızı hala koruyoruz. Biz de bütün sivil toplum kuruluşları gibi Barolar olarak elimizden geldiğini yapacağız” dedi.