Protokol ve siyasilerden 1 Mayıs mesajları

Türkiye genelinde milyonların alanlara çıkarak kutladığı 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı dolayısıyla Denizli protokolü ve siyasiler de yaptıkları açıklamalarla tüm çalışanların bu özel gününü kutladı.

Denizli Valisi Dr. Ahmet Altıparmak, ‘Birlik ve Dayanışma Günü’ olarak nitelendirdiği 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı’nı yazılı bir mesajla kutladı. 1 Mayıs’ın bir bayram ve şölen havası içinde geçmesini temenni eden Vali Altıparmak, “1 Mayıs, dünya çapında “Birlik ve Dayanışma Günü” olarak tüm işçiler tarafından kutlanmaktadır. Türkiye’de ilk kez 1923 yılında resmî olarak kutlanan bu gün 2008 yılı Nisan ayından itibaren “Emek ve Dayanışma Günü” olarak kutlanmaya başlanmıştır. 22 Nisan 2009 tarihinde TBMM’de kabul edilen yasa ile 1 Mayıs resmi tatil ilan edilmiştir. 1 Mayıs’ın bir bayram bir şölen havası içinde geçmesi, kardeşlik ve barış içinde kutlanması ve kutlamaların birlik ve berberlik içinde yapılması ümit ve arzumuzdur. Bu birlik ve dayanışma ruhu hem Denizli, hem de ülkemizin birlik ve beraberliğine büyük katkı sağlayacaktır. Emekleri ve alın terleriyle, ülkemizin ilerlemesinde ve refah düzeyinin yükselmesinde önemli pay sahibi olan tüm çalışanların bu mutlu gününü kutlar, bu güne kadar yaptıkları çalışmalardan dolayı teşekkür eder, kendilerine ve ailelerine sağlıklı bir yaşam dilerim” dedi.

TİN: “ 1 MAYIS ÖZGÜRLÜĞÜNE KAVUŞTU”
AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle mesaj yayımladı. Şahin Tin, “AK Parti 1 Mayıs’ı yasaklardan kurtarıp özgürlüğüne kavuşturdu. Kolektif akıl ile çalışma hayatındaki sorunlara çözümler üretti” dedi.
AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü münasebetiyle mesaj yayımladı. Yayımladığı mesajında, 1 Mayıs’ın barışın, kardeşliğin, emeğin ve emekçinin sesinin yükseldiği bir gün olarak kutlanmasının önemine işaret eden Milletvekili Şahin Tin, “Türkiye’de 1 Mayıs denince gerilimler, kavgalar, ölümler akla geliyor. Oysa 1 Mayıs yasakların değil, emekçilerimiz, sendikalarımız, işverenlerimiz ve sivil toplum örgütlerimiz arasında karşılıklı diyalog ve uzlaşma neticesinde çalışma hayatıyla ilgili sorunların çözüldüğü ve özgürlüklerin hüküm sürdüğü bir dayanış günüdür” dedi.
Dünyada işçi hareketinin 1800’lü yıllarda başladığını söyleyen Milletvekili Şahin Tin, “1 Mayıs, 1889 yılında tüm dünyada birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak kutlanmasına karar verildi. Dünya’da ilk 1 Mayıs kutlaması 1890 yılında gerçekleştirildi. Türk işçisi ise 1 Mayıs ile Osmanlı döneminde 1909 yılında tanıştı. İşçi haklarının korunmasına ilişkin ülkemizde ilk karar 1923 yılında İzmir İktisat kongresinde çalışma süresinin kısaltılmasıyla ilgili alındı” dedi.

“İNÖNÜ YASAKLADI”
Cumhuriyetin ilanından sonra kurulan İsmet İnönü hükümetinin 1 Mayıs işçi bayramını yasakladığını belirten Milletvekili Şahin Tin, “1924 yılında vilayetlere gönderilen yazıyla işçilerin 1 Mayıs’ı kutlamaları sekteye uğratıldı. Buna rağmen kutlama yapan işçiler tutuklandı. Hatta 1925 yılında çıkarılan Takdiri Sükûn kanunuyla 1 Mayıs kutlamaları iyice zorlaştırıldı. Hatta o dönemde 1 Mayıs broşürleri yayınlayan Amele Teali cemiyeti yöneticileri de tutuklandı. Atatürk’ün emriyle bahar bayramı olarak kutlanmaya başlansa da Atatürk’ün vefatının ardından 1 Mayıs kutlamaları diğer adıyla bahar bayramı tekrar yasaklandı” dedi.

“MENDERES SERBEST BIRAKTI”
1 Mayıs kutlamalarını Türkiye’de Menderes’in tekrar serbest bırakarak kutlanmasına müsaade ettiğini dile getiren Milletvekili Şahin Tin, “1951 yılında çıkarılan yasa ile işçilere 1 Mayıs’ta yarım ücret ödenmesine ve 1956 yılında ise yapılan düzenlemeyle işçilere 1 Mayıs tarihinde tam gün ücret ödenmesine karar verildi. Sendikalara ve emeğe mesafeli durduğu ifade edilen merhum Menderes emeğe ve işçilere verdiği değeri attığı bu kararlı adımlarla ortaya koydu ve aynı zamanda işçilerin bayramını kutlayan ilk başbakan olarak da merhum Menderes tarihe geçti” dedi.

“HEDEF ÜLKEMİZİN BİRLİĞİYDİ”
12 Eylül Cuntasının da 1 Mayıs’ı yasakladığına dikkati çeken Milletvekili Şahin Tin, “Siyasi tarih açısından 1977 yılında yaşanan kanlı 1 Mayıs olaylarına bakıldığında 12 Eylül darbesine giden sürecin de tetikleyicisi olarak görülüyor. Gizli eller ülkemize yaşattığı tarifi imkânsız acıların üzerine bir yenisini daha ekleyerek yine kaos üretme derdine düştüler. Aslında orada gizli eller tarafından işçilerin üzerine sıkılan kurşunlar ülkemizin birliğine ve kardeşliğine sıkılmıştı. Yakın tarihe bakıldığında da durum farklı değildi. Yine geçmişte olduğu gibi kızıl maskeli marjinal gruplar 1 Mayıs’ta olaylar çıkartarak işçi bayramına gölge düşürmenin derdinde oldular” dedi.

ARSLAN: “1 MAYIS YENİDEN ÜRETENİN BAYRAMI OLMALI”
Türkiye’nin şaibeli bir sandık sonucuyla 1 Mayıs’a girdiğini belirten CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan’da yaptığı yazılı açıklama ile buruk bir kutlama yaşadıklarını söyledi. Arslan, “Ülkemiz, şaibeli bir sandık sonucuyla 1 Mayıs’a giriyor. Üreten ve alın teriyle geçinen vatandaşın oyuna gölge düşürüldüğü bir mühürsüz seçimle 1 Mayıs’ı buruk karşılıyoruz. Çalışanların kıdem haklarının, kadrolarının, iş güvencelerinin, anayasal kazanımlarının tehlike altına girdiği yeni bir döneme bu mühürsüz seçim damgasını vurmuştur. Hiçbir emekçinin, alın teriyle geçinen hiçbir vatandaşın yarınına güvenceyle bakamadığı, iş ve aş kaygısıyla sendikasından, kamu görevinden edilme endişesiyle sabaha uyandığı bugünlerde 1 Mayıs, üreten tüm kesimlerin yeniden birleşme ve dayanışma zamanıdır. Yeniden üretebilen, ürettikçe bölüşebilen, kavgayla, ayrışmayla değil, adaletle paylaşabilen bir Türkiye kazançlı olacaktır. Siyaset, bu ayrışmayı körüklediği ve sınırlı sayıda yandaşı beslediği zaman değil; işçinin, memurun, esnafın haklarını eksiksiz sağladığı zaman kazanacak” dedi.

BASMACI: “EMEK VE EMEKÇİNİN ÜZERİNDEKİ BASKILAR ARTIYOR”
CHP Denizli Milletvekili Melike Basmacı, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü” nü kutladığı mesajında, temel hak ve özgürlüklerin kısıtlandığı bir dönem yaşadığımıza dikkat çekti. Emek ve emekçinin üzerindeki baskıların giderek arttığına işaret eden Basmacı mesajında, “İnsanlarımız, çok sesli bir hayattan tek düze bir yaşantıya sürülmeye çalışılıyor. Kiralık işçilik olarak nitelendirdiğimiz taşeronlaşma iş yaşamının her alanında yaygınlaştırılıyor. Bunun yanında yoksul insanlarımızın sayısı her geçen gün artıyor. Dolayısı ile de insanlarımız arasındaki gelir adaletsizliği uçurumu daha da büyüyor. Üreten kesimimizin içler acısı hali ortada. Kısıtlı imkanlarla yaşam mücadelesi veriyor. Ürettikleri para etmiyor. Bu düşünceler ışığında 1 Mayıs’ı haksızlığa, eşitsizliğe, adaletsizliğe ve baskılara karşı 16 Nisan’da yurt genelinde gösterdiğimiz dayanışmayla bütünleşmesi olarak görüyorum. Emeğimizin, dayanışmamızın, demokrasimizin bayrağını hep birlikte meydanlarda sonsuza kadar dalgalandıracağız” dedi.

ZOLAN: “ÇALIŞANLARIN YANINDAYIZ”
Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlayan Başkan Zolan, “Biz ki, ‘İşçinin ücretini alın teri kurumadan önce ödeyiniz’ diyen bir Nebinin ümmetiyiz” dedi.
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, helal kazancı ve emeği kutsal sayan milletin bir ferdi olarak, tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutladığını söyledi. Başkan Zolan, “Tüm dünyada, işçi ve emekçiler tarafından, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü olarak kutlanan 1 Mayıs, çalışanların sorunlarının dile getirilmesine, çözüm yollarına ilişkin görüşlerin tartışılmasına olanak sağlamıştır. Devletimizin, çalışanlarımız, sendikalarımız ve sivil toplum örgütlerimizle işbirliği içinde yürüttüğü çalışmalar, ülkemizin daha parlak bir geleceğe yürüyüşünde büyük önem taşımaktadır” dedi.
OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi de dahil olmak üzere Türkiye’de 6 sistem belgesine birden sahip ilk belediye olduklarını kaydeden Başkan Zolan, şunları kaydetti:
“Biz ki, ‘İşçinin ücretini alın teri kurumadan önce ödeyiniz’ diyen bir Nebinin ümmetiyiz. Bugüne kadar kurum olarak çalışanlarımızın her zaman yanında olduk. İşçilerin hak arayışlarına, iş güvenliği konusundaki gereksinimlerine ve sendikal faaliyetlerine her zaman destek verdik. Bundan sonra da aynı anlayışla çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”

KEÇECİ: “İŞÇİ VE İŞVEREN AYRI DÜŞÜNÜLEMEZ”
Denizli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Keçeci ise özel sektörün ülkenin gelişmesi açısından önemli bir unsur olduğunu belirterek, “İşçi ve işveren birbirinden ayrı düşünülemez, çünkü işverenin azmi ve cesareti; işçinin ise özveri ve çalışması ülke olarak hedeflediğimiz yere ulaşabilmek için en önemli unsurlardır. Özel sektörün ülkemizin kalkınması ve yüksek refah düzeyine ulaşabilmesi için önemli bir etken olduğunu özellikle belirtmek isterim. Dünya genelinde ülkemizi iyi yerlerde görebilmemizin yolu; işçisi, emekçisi ve girişimci ruhuyla birlik ve beraberlikten geçmektedir. Çalışanlarımızın hakları ve emekleri, üzerinde titizlikle durduğumuz ve her zaman saygı göstermek zorunda olduğumuz değerlerdir” dedi.

FİLİZ: KAVGANIN DEĞİL, BİRLİĞİN GÜNÜ”
Türkiye’nin gelişme ve kalkınma mücadelesinde hayati rol ve önemi olan işçilerin ‘1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlayan AK Parti Denizli İl Başkanı Necip Filiz, “1 Mayıs şiddetin, kavganın günü değil, birliğin, beraberliğin, dayanışmanın, barışın, kardeşliğin, demokrasinin ve baharın günüdür” dedi.
Emek ve Dayanışma Günü’nün, toplumsal barışa, insanlar arasındaki işbirliği ve iş bölümüne dayalı sosyal dayanışmanın geliştirilmesine fırsat ve vesile olmasını temenni ettiğini söyleyen Başkan Filiz, yaptığı yazılı açıklamada devamla şunları söyledi:
“Emeğiyle hayatını kazanan, alın teriyle geçimini temin eden milyonlarca çalışanın gururla idrak ettikleri anlamlı bir günün içindeyiz.Ülkenin büyümesine, gelişmesine, kalkınmasına en büyük katkıyı sağlayanlar, çalışan, üreten, işçi vatandaşlarımızdır. AK Parti olarak çalışma hayatında emek ve alın terinin ehemmiyetini bilerek, hükümet olduğumuzdan bu yana kadın-erkek tüm işçi, memur, emekçi vatandaşlarımızın sorunlarını çözme gayretindeyiz ve bundan sonra da bu konuda gerekli adımları atmaya devam edeceğiz. Her alanda güçlü bir Türkiye, Emekçisi, üreteni, çiftçisi, sanayicisi ve iş adamları ile hep beraber el ele vererek çalışması ile mümkün olmaktadır. Her zaman söylediğimiz gibi bizler için alın teri ve emek en yüce değerdir. Çünkü bizler insana değer veren, emeğe saygı duyan ve alın terini kutsal gören bir anlayışa sahibiz. Her türlü şartta emek veren işçi kardeşlerimizin sadece yılın belli bir gününde değil, her zaman yanlarında olduğumuzu belirtmek isterim” dedi.