REKLAMI GEÇ

KUR’AN BİZE YETER Mİ ? ( 1 )

17 Haziran 2016 Cuma

Kıymetli okurlar, inanç dünyamızla ilgili konular her şey ama her şeyden önemli, yaradanımızı anlamak, dünyada bulunma nedenimizi anlamak tabiki temel taşımız.

Mübarek Ramazan ayında hepimiz konuya yakınlaşır, irdelemelerimizi artırırız. Bizim gibi çeyrek hoca bile olmayanlar için yazmak çok riskli,bunun farkındayım.

Ama özenli olduğunuzda sorun ihtimali pek azdır. Bu ümit ile yazacağım. Pratik, önemli dokunuş olacak inşallah.

Yüce kitabımız Kur’an MEALİ’ni (Tercümesi) okuyarak ve aklımızla inanç dünyamızın kavranabileceğini düşünmek birçok Müslüman’ın ciddi yanılgısıdır.

Kıymetli okurlar, kardeşler. Gerçekten bu düşünce çok yanıltır. Lütfen gerekçelerimi dikkatle irdeleyiniz.

Din esaslarını, ilkeler, kurallar ve benzerlerini toplum yaşamını düzenleyen Anayasa ve yasalar gibi ele alabiliriz.

Biliyoruz ki Anayasamız toplum yaşamına ilişkin temel kuralları öz, özet olarak belirler.

Anayasanın yalnızca metnini önümüze alarak, ilkelerini tüm derinliğiyle detaylarıyla anlayamayacağımızı hepimiz kabul ederiz.

Onu hukukçuların açıklamalarıyla, yazdıkları eserlerle, akademisyenlerin katkılarıyla daha iyi anlama kavrama çabası içine gireriz. Öyle de olmalıdır.

Ben okuyunca anlarım, aklım da var denemez ve demeyiz de.

Yüce kitabımız Kur-an’ı Kerim. Yaradanımızın emir, buyruk, bildirimleri.

Arapça’dan Türkçe’ye tam çeviri yapılabildiğini umsak bile kutsal kitabımızın bize vermek istediklerini salt sözleriyle kendimizce, aklımızla (!) hiçbir uzman yardımı almadan yeterince kavrayabileceğimizi söyleyemeyiz.

İhtiyacımız olan katkılar şunlar. Yüce kitabımız Kur-an’ı daha açık, daha detaylı bize bildiren Peygamberimiz Muhammed’in (S.A.V) anlatım ve uygulamaları olan hadisler.

Zat-ı Ali’lerinin zamanında yaşamış ve sonrasındaki nesillerden din alimlerinin yorumları, vardıkları detay sonuçlar.

Tam bu noktada bir hususa dikkatinizi çekmek isterim.

Anayasa, yasa, tüzükler, hükümet talimatları sıralamasında hiçbir kural en tepedeki Anayasa’ya aykırı olamaz.

Tıpkı bunun gibi hadisler ve sonraki kaynaklar yüce kitabımıza aykırı kurallar ve yorumlar, talimatlar bildirimler içermez. İçerdiğinde onların gerçek kaynaklar olmayabileceği irdelenir.

Ancak gerçek bir hadisle önümüzde duran detaylı emir ve buyruklar için, “Kuran’da yazmıyor ki” diyerek karşı duruş büyük bir yanılgı olur.

Bir yasa maddesini Anayasa’da yazmıyor diye yok sayamadığımız gibi. Tekrar edersek önemle üzerinde durulacak olan Anayasa’yla çelişkili olmamak zorunluluğudur.

Çok basit bir örnekleme ile Kur-an’da haram olduğu bildirilen bir husus önümüze hadis diye konularak helal olarak bildirilmez.

Değerli okurlarımız haftaya buradan devam edelim. Eminim sağlıklı sonuçlara yakınlaşacağız.

Mübarek ay bize yol aldırsın, hayata ve insana dair gerçeklere daha berrak ulaşmada akıl ve gönül açıklığına vesile olsun. (Amin)

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Taner Bilgiç   -  Bağlantı 17 Haziran 2016, 14:23

Yazınızda Kur’anın ne olduğunu ve ne olmadığını anlatmaya çalışmışsınız.Ama keşke Bari Kur’anı anlatırken Kur’anın 1 tane ayetini 1 sayfalık yorumlarınıza delil getirseydiniz. Bu sözlerinizin Kur’anda bir karşılığı olmadığını görecektiniz.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı