REKLAMI GEÇ

2. Lale Devri ve Sona Doğru

29 Mart 2010 Pazartesi

Bir çok ekonomistin tanımlaması ile 2001 – 2008 arası dünya ekonomisi için “Lale Devri “ dir.

Disiplinli ülkeler için, doğru yönetilen ülkeler için bolluktur. Büyümedir. Yatırımdır. Daha fazla iş, daha fazla aş, daha fazla refahtır. Zenginleşmedir.

Disiplinsiz, plansız, programsız, ne yapacağını bilmeyen ülkeler için ise hovardalıktır. Hesapsız harcamadır. Üretmeden tüketmektir. Borçlanmadır. Devrin sonu mutsuzluktur, umutsuzluktur, kaostur.

2001 – 2008 arasını doğru görmek ve anlamak için bazı rakamlar vermek istiyorum.

1923 – 1929 arası büyüme % 10
1950 – 1957 arası büyüme % 7,1
1965 – 1971 arası büyüme % 6,2
1983 – 1989 arası büyüme % 5,5
2002 – 2009 arası büyüme % 3,8

Yukarıdaki dönemler tek parti hükümetlerinin kıyaslamasıdır.

1923 – 2002 arası büyüme % 4,5

1923 – 2002 arası toplam kamu borcu 148 milyar $ “ 79 yılda 148 milyar $ “
2002 – 2009 arası toplam kamu borcu 295 milyar $ “ 7 yılda 147 milyar $ “

1923 – 2002 arası toplam özel sektör borcu tahmini 50 milyar $
2002 – 2009 arası toplam özel sektör borcu tahmini 200 milyar $

2002 – 2009 arası ödenen faiz 261 milyar $. Günlük 120 milyon $
Dünya Bankasından alınan ilk borç 50 milyon $. Bu borcun 25 milyon $ ile Seyhan Barajı yapılmış. Her gün 5 Seyhan Barajı. Yılda 1800 Seyhan Barajı. 7 yılda 12500 Seyhan Barajı kadar faiz ödüyoruz.

Son 50 yılda işsizlik ortalama % 6 – 8. 2010 Mart ayı % 14. “ kayıtlı işsiz “ “ Bir bu kadar da kayıt dışı çalışan ve işsiz olduğu tahmin edilmektedir. “

KRİZ de dünya ;
Dünya nın küçülmesi – 1,1
Krizin merkezi ABD de küçülme – 2,7
Hindistan + 5,4 “ 2009 yılında yani krizde “
Çin + 9 “ 2009 yılı yani kriz de “
Türkiye – 4,7 “ Dünya da daha fazla küçülen başka bir ülke yok.

Ekonomi ile ilgili olmayan ama aslında sonuçların en acı reçetesi olarak ortaya çıkan durum.

2002 yılında mahkemelerdeki dosya sayısı 5.000.000
2009 yılında mahkemelerdeki dosya sayısı 6.000.000
2009 yılında Cezaevi kapasitesi 75.000 – içerideki insan sayısı 118.000 “ Sadece 56.000 i hükümlü “
Japonya da hakkında dava açılan insanların mahkeme sonucu beraat etme oranı % 1
Avrupa da % 5
Türkiye de % 54

2009 yılında geleceğinden karamsar olan Türk insanın oranı % 70

2009 yılında her 10 kişiden 9 u borçlu.

Eğer ülke büyüyorsa, insanlar üretiyor, yatırım yapılıyor ise borcun bir anlamı olabilir.

Eğer ülke yeterince büyümüyor hatta küçülüyor ise borç bir tek şey için alınır. Türkiye nin bugün yaptığı gibi. Ya borç ödemek için ya da sondan bir önceki zamanı idare etmek için.

Not : 1950 – 2002 arası darbeler hariç hükümetlerin değişim nedeni ” halkın geçim derdi ” olmuş.

Kaynak : Yazıdaki veriler Milletvekili Sn. İlhan KESİCİ nin TBBM de 2010 yılı bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmadan alınmıştır.

Sevgilerimle

Çetin APA
gapa67@mynet.com

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı