REKLAMI GEÇ

İNTİHAR MEKTUBU

17 Şubat 2019 Pazar

Son zamanlarda intihar ve cinayet haberleri aldı başını gidiyor.

Kimisi aşkına karşılık bulamadığı için, kimisi eşinden ayrılmanın verdiği hüzünle, kimisi ekonomik sıkıntılardan dolayı intihara yönelmiş durumda.

2019’a girdiğimiz günden bu yana artış göstermesini ne ile açıklarız bilmiyorum ama ben ekonomik sıkıntılar ve insanların artık hiçbir şeyden mutlu olamamasının intihar oranını artırdığını düşünüyorum.

Her ne olursa olsun hem dini açıdan hem de insani açıdan intiharı hoş görmek, onaylamak mümkün değil ama insanların neden buna meylettiğini de düşünmek, bulmak ve insanları bundan vazgeçirmemiz lazım.

İnsanların biraz kalbine dokunmayı öğrenmeliyiz mesela. Biliyorum hiçbirimizin hiçbir şeye yetişecek vakti yok! Çok ama çok önemli işlerimiz var!

Sosyal medyaya 4-5 saat ayırmamız gerekiyor gün içinde. Hikayesiz günümüz geçemez ya da. Ama hasta olan dayıyı ziyaret etmeye gelince ‘çok işimiz var!’ Borcu olan amcayı ziyaret etmek tabi sakıncalı biraz. Senden borç isteyebilir çünkü. Yok desen küsecek, var desen için cız edecek! Çocuğumuzun, genç kardeşimizin derdiyle dertlenmek de eski düşüncelerden sayılıyor. Bir sıkıntısı varsa insanın, atsın bir ‘story’ anlayalım değil mi ama!

İnsan dediğimiz kemik ve deriden oluşmaz sadece. Duyguları vardır, düşünceleri vardır. Altından, gümüşten ev dahi yapsan oğluna, eğer bir gün başını okşayamadıysan boşunadır her şey. Anlamamışsındır oğlunu hiç. Derdiyle dertlenmemişsindir. ‘Nasıl girsin cennete bir kalbe giremeyen’ diyor Said Yavuz.

Kalplere girmeden, insanların derdiyle dertlenmeden çözülmeyecek sorunlar. Komşunun derdiyle dertlenmek gerek, dayın hasta olduğu zaman ilk sen gitmelisin moral vermeye. Ya da eşinden ayrıldığından bir yakının sen deva olmalısın derdine.

Kendi düşen ağlamaz, hatta bir de ben vurayım, bu toprakların kültürü değil. Bu topraklar yere düşeni kaldırmak için elini uzatanların yaşadığı topraklar.

İntihar mektubunu yazmadan en yakınımızdaki, kalbine dokunalım, kalbine girelim, sorununu çözelim. Çözemiyorsak bile sahici bir yardım, dipsiz bir kuyuda olan yakınımızı kurtaracak inanın. Yeter ki kalbe girmeyi bilelim…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı