DENİZLİ’NİN PLATFORMU MU AKP’NİN YANDAŞI MI?

Bu ilk değil.
Sözcü olarak kaldıkça muhtemelen son da olmayacak.
Kimden mi söz ediyoruz?
Denizli Ticaret Borsası’nın (DTB) Başkanı, Denizli Sanayii Tüccar ve İşadamları Platformu’nun Dönem Sözcüsü İbrahim Tefenlili’den.
Neden mi söz ediyoruz?
Geçen yıl birbiri ardına şehit cenazeleri gelirken susup, söz konusu AKP’li bakanlar Nihat Zeybekci ve Sema Ramazanoğlu olunca açıklama için acele etmesinden.

2015’in Ağustos ayına gidiyoruz.
Ekonomi eski Bakanı Nihat Zeybekci’nin İstanbul’daki yalısı manşetlere taşınmıştı.
Hakkındaki haberle ilgili soruya Zeybekci, “Kapsamlı açıklamayı hafta içinde yapacağım” yanıtını verirken…
Denizli Sanayii Tüccar ve İşadamları Platformu’nun Dönem Sözcüsü İbrahim Tefenlili, Zeybekci’den hızlı davranıp, “Şirket adına alınmış bir gayrimenkul üzerinden koparılan yaygarayı maksatlı buluyoruz” açıklamasını yapmıştı.

Diğer yandan, o dönem bölücü terör yeniden hortlamış…
Denizli’ye art arda şehit cenazeleri gelmeye başlamıştı.
Tepkiler sel gibi.
Hemen her kesimden açıklamalar yapıldı.
Fakat nedense İbrahim Bey’in sesi soluğu çıkmadı.

Geldik bu yıla.
Karaman’daki malum vakıftaki çirkin olay daha fazla gizlenemedi.
Pislikler ortaya saçıldı.
Kamuoyu tepkisi çığ gibi büyüdü.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Karaman’a gitmek zorunda kaldı.
O gidişte bugün yaşananların fitilini ateşledi.

Ensar Vakfı’nda meydana gelen cinsel istismar iddialarıyla ilgili gittiği o ilde, “Kötü niyetli insanlar, her zaman bazı işleri su istimal edebilen insanlar olabiliyor. Bu bir kere rastlanmış olması hizmetleriyle ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz” açıklamasındaki dil sürçmesi Ramazanoğlu’nu zorda bıraktı.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu o açıklamayı eleştirdi.
Eleştirmekle kalmadı, dozajı giderek artırdı.
Grup toplantısında da “Aileden Sorumlu Bakan da zaten birilerinin önüne yatmış vaziyette” ifadesini kullanınca, taraflar arasındaki siyasi üslup şirazesinden çıktı.

Şehit cenazelerinde susan Platform Sözcüsü de, Zeybekci’nin yalı haberlerinde olduğu gibi, Ramazanoğlu konusunda da ok gibi öne fırlaladı.
“Çirkin ve edep dışı” nitelemesi, dozajı hayli sert bir açıklamayla Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi.

Peki, eleştiremez mi?
Elbette eleştirir.
Bunu kişisel yaparsa kimsenin gıkı çıkmaz.
Ama başkanı olduğu DTB adına yapıyorsa, yönetimin onayını…
Platform adına yapıyorsa; oraya üye 21 STK’nın başkanını toplayıp, görüşünü alması, açıklamanın ortak kaleme alınması gerekmez mi?
Gerekir tabi ki.
Kimse İbrahim Bey’in emir kulu değil ki.
Peki bunu yapmış mı?
Konuştuğum bazı STK başkanları ya “bilgim yok” dedi.
Ya da “sadece açıklama yapıyorum” bilgisini verdiğini ama içeriğiyle ilgili bir paylaşımda bulunmadığını söyledi.

Bu da gösteriyor ki, Tefenlili, siyasi tercihine uygun bir açıklamada bulundu.
Yaptığıyla “Platform’un kamuoyunda tarafsızlığını yitirdiği” izlenimini giderek pekiştirirken, “Siyasi gelecek beklentisindekiler nedeniyle bu oluşum son dönemde AKP’nin yandaşı gibi görünüyor” yorumlarına da neden oluyor.

Ha bir şey daha…
Tefenlili’nin bu tavrı Platform’un dağılmaya giden sürecini hızlandırıyor.
Daha önce rahmetli Raşit Güntaş, İhracatçılar Birliği Başkanı iken ”Demokratik yönetilmiyor. Özelliğini yitirdi” restiyle Platform’dan çekildiklerini açıklamıştı.
Böyle giderse benzer açıklamaların gelmesi yakındır.
Bizden söylemesi.