REKLAMI GEÇ

BİZ KOLUNUZU KESTİK; SİZ SAKALIMIZI…

6 Eylül 2016 Salı

PKK hendek siyaseti ve sokak savaşlarıyla kaos ortamı oluşturup, Suriye modelini ülkemize transfer etmek istiyordu. Zira silahın siyasetten daha tesirli olduğu düşüncesine sahipti.

Üstüne üstlük; DAEŞ’e karşı ABD-PYD ve Rusya-İran işbirliği söz konusuydu.
Bu yakınlaşmalar PKK-PYD’ye Fırat’ın batısında geniş bir alan açtı ve adeta dokunulmazlık kazandırdı. Türkiye’nin YPG’den arınmış güvenli bölge talebi rağbet görmemeye başladı.
Uçak düşürülmesinden sonraki Rusya krizi, Türkiye’nin sınırda yapmayı düşündüğü askeri harekatı kısıtladı.

Bütün bunlar adı ister PKK, ister PYD, ister YPG olsun; terör örgütünün elini güçlendirdi.
Ama şimdi durum çok farklı. PKK hem askeri açıdan hem de yerel halk desteği açısından hendek siyasetinde başarısızlığa uğramıştır.
Cerablus’a girmemizle PKK-PYD’nin DAEŞ’e karşı mücadele eden tek örgüt olduğu intibaı sona ermiştir.
Ve yine Rusya ile yakınlaşma ve Suriye konusundaki esnemeyle birlikte Türkiye’nin sınır ötesi harekata girişmesi dış güçlerin PYD’ye olan ihtiyacını ortadan kaldırmıştır.
“En iyi savunma saldırıdır” tezi, doğruluğunu yine ispat etmiş ve Fırat’ın batısındaki güvenli bölge talebi reel olarak gerçekleşmeye başlamıştır.

Şer eksenini oluşturan bilumum terör örgütleri, dahili işgalciler, küresel güçler topyekun taarruza geçseler de Türkiye’yi yıkamamışlardır.
Türkiye küllerinden yeniden doğmuş, düştüğü yerden kalkmış, kesilen sakalı daha gür çıkmış, direne direne daha da güçlenmiş, ortadan kaldırılmaya çalışıldıkça daha da kuvvetlenmiştir.
Dost görünen düşmanlar ve vatan hainleri Türkiye’nin büyümesine, yükselişine engel olamamışlardır ve olamayacaklardır.

Bu böyle biline…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı