REKLAMI GEÇ

KAZIM KARABEKİR PAŞA…  

23 Haziran 2014 Pazartesi

Gazeteciler seçim öncesinde belediye başkan adaylarına genellikle şöyle bir soru sorarlar: “Seçildiğiniz takdirde ilk icraat olarak ne yapacaksınız ?” Bu soruyu hiçbir başkan adayı; “Cadde isimlerini değiştireceğim.” diye cevaplamaz herhalde. Ama Sırrı Sakık Ağrı Belediye Başkanı seçilir seçilmez, ayağının tozuyla, Kazım Karabekir ismini caddelerden sileceğini açıklayınca, ardı sıra tepkiler aldı.

Orijinal isimleri köylerden kasabalardan silen zihniyet ile kahramanların isimlerini caddelerden silen zihniyet arasında çok fazla bir fark yok.

Herkes tarafından bilinen bir vecize var. Ben bunu biraz değiştirerek yazacağım: “Bazı insanlar fikirlerle, bazıları olaylarla, bazıları da kişilerle uğraşır.’’…

Kütüphanemde rahmetli babamdan kalan 1136 (yanlış okumadınız binyüzotuzaltı ) sayfalık bir kitap var. Kazım Karabekir yazmış. Kitabın ismi: “İstiklal Harbimiz”… Büyük Türk ordusuna ithaf edilmiş. Resmi yazışmalar ve belgelerle dolu, geniş hacimli bu kitabın ilk baskısı 18 Temmuz 1960 tarihinde yapılmış. 27 Mayıs 1960 ihtilalinden sonra neşredilen bu kitap aleyhine 6 Şubat 1961’de açılan dava,6 Kasım 1968’de beraatle sonuçlanmış.

İstiklal Harbi’nin bendeki ikinci baskısı ise 1969 yılına ait.İstiklal harbinin başından sonuna kadar birçok cephede mücadele veren Kazım Karabekir 1924 yılı sonlarında Cumhuriyet devrinin ilk muhalefet partisi olan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nı  kurarak,liderliğini yapmış…

Fakat çok geçmeden, Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya İzmir’de suikast tertipleyenlerle ilgi ve irtibatı bulunduğu iddiası ile İzmir İstiklal Mahkemesi’ne verilmiş. Mahkeme, suikast ile Kazım Karabekir’in en küçük bir alakasını göremeyip beraatine karar vermiş.

Zaten, daha önce,15.kolordu komutanı ve doğunun tek hakimi konumunda olduğu bir dönemde, Mustafa Kemal Paşa’yı tevkif edip derhal İstanbul’a göndermesi emrini veren hükümete karşı da direnmiş ve hayatı pahasına bu tevkif emrini uygulamamış ve Mustafa Kemal Paşa’ya; “Bütün kolordumla yine emrinizdeyim. Bütün emirleriniz yine eskisi gibi harfiyen ve derhal yerine getirilecektir” diyen bir paşa.

Muzaffer ve başarılı komutan iken, henüz 45 yaşında emekliye sevk edilen ve hayatının en cevval, en verimli çağında 12 senelik bir inziva hayatına çekilmek zorunda bırakılan Kazım Karabekir, milli bütünlük, vatanın selameti ve milli menfaat uğruna kendi şahsi ikbal ve istikbalini bir kenara bırakmış,1938 yılında ise milletin itibarını iade etmesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olmuştur. 1948 yılında ani bir kalp krizi sonucunda vefat eden ve kabri Ankara’daki şehitlikte olan Kazım Karabekir’in ismi Ağrı’daki caddelerden silinse de, milletin kalbindeki yerini muhafaza edecektir.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Sadık Emre Çaputçu   -  Bağlantı 23 Haziran 2014, 15:22

AKP’lilerin ve başbakanın yerlere göklere sığdıramadığı İsmet İnönü’nün, Karabekir Paşa’nın İstiklal Mahkemeleri’nden beraat etmesinde payı çok büyüktür.

Neyse ki tarihi politikacılar değil, tarihi yapanlar yazıyor

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı